Kılıçdaroğlu'ndan tutuklu vekillere ziyaret

Silivri Cezaevi'ndeki tutuklu vekilleri ziyaret eden Kılıçdaroğlu, AIHM'e sahte belge gönderildiğini iddia etti.

İSTANBUL (A.A) - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, aklın ve mantığın çalışmadığı, demokrasi ve özgürlük kavramının gelişmediği ülkelerde, düşüncelerini özgürce söyleyen insanlardan kaygı duyanların, onları toplama kamplarında toplayacağını belirterek, ''Mehmet Haberal ve Mustafa Balbay'ın içeride kalmasının, bu toplama kampını oluşturma mantığının bir sonucu'' olduğunu ileri sürdü.

Kılıçdaroğlu, Silivri Cezaevine, Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, Grup Başkanvekili Emine Ülker Tarhan ve çok sayıda partili ile CHP'nin seçim otobüsüyle geldi.

Reklam
Reklam

Burada tutuklu milletvekilleri Mustafa Balbay ve Mehmet Haberal'ı ziyaret ederek, bayramlaşan Kılıçdaroğlu'nun ziyareti, yaklaşık 2 saat sürdü.

Ziyaretin ardından Silivri Cezaevinin önünde gazetecilere açıklamalarda bulunan Kılıçdaroğlu, aklın ve mantığın çalışmadığı, demokrasi ve özgürlük kavramının gelişmediği ülkelerde, düşüncelerini özgürce söyleyen insanlardan kaygı duyanların, onları toplama kamplarında toplayacağını ifade etti.

Haberal ve Balbay'ın içeride kalmasının, bu toplama kampını oluşturma mantığının bir sonucu olduğunu öne süren Kılıçdaroğlu, ''Milli iradeden, halkın en büyük güç olduğundan söz edeceksiniz ve halkın oylarıyla seçilmiş milletvekillerinin halka hizmet etmesi için yasalar çıkaracaksınız, 'Demokrasi bunu gerektirecek' diyeceksiniz, ama halkın oylarıyla seçilmiş milletvekillerini toplama kamplarında toplatıp, onları mahkum edeceksiniz'' dedi.

Burada bir yargılama yapılmadığını, adalet dağıtımının söz konusu olmadığını iddia eden Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

''Burada önyargılı, siyasi otoritenin emrinde olan yargıçların, sadece oynadıkları bir tiyatro var. Bunun adına 'Yargılama, demokrasi' diyorlar. Bu, ne demokrasidir ne de adalet dağıtmadır. Bunların kaçma imkanları yok. Zaten kaçamazlar, ülkelerini seviyorlar. Bunlar, 'Biz yargılanmayalım' demiyorlar, zaten yargılanıyorlar. Bunlar, parlamentoya gelip, yeminlerini içerek, anayasanın 90. maddesinde ve diğer maddelerinde öngörülen kurallar içerisinde görevlerini yapmak istiyorlar.

Reklam
Reklam

Ama bu görevler maalesef bazı yargıçlar tarafından engelleniyor. Onlara yargıç demeyi içime sindiremiyorum. ''

-''Gerçi kalem en büyük suç biliyorsunuz ama...''

Kılıçdaroğlu, bir gazetecinin, ''Görüşme nasıl gerçekleşti? Balbay ve Haberal ile neler konuştunuz?'' sorusu üzerine, iki ayrı binada, iki ayrı yönetimin izniyle görüşmenin gerçekleştiğini belirterek, ikisinin de bir an önce özgürlüklerine kavuşmak ve parlamentoda görev yapmak istediğini söyledi.

Kılıçdaroğlu, ''Hapishanede bir insanın morali ne kadar yerindeyse, onların morali de o kadar yerinde. Sayın Haberal, 'Ben neden tutukluyum, şu ana kadar anlamış değilim' diyor. Neden tutuklu olduğunu bilmiyor. Haberal, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine (AİHM) bazı sahte belgelerin gönderilmesinden de şikayetçi. Türkiye Cumhuriyeti'ne bir mahkemeye sahte belge göndermek yakışmaz, doğru değil'' diye konuştu.

Kemal Kılıçdaroğlu, AİHM'e gönderilen belgenin içeriğine ilişkin bir soruyu, ''O konuda Haberal'ın avukatı ile konuşursanız ayrıntıları verir'' diye yanıtladı.

Reklam
Reklam

Bir gazetecinin ''Arama yapıldı mı?'' sorusuna Kılıçdaroğlu ''Hayır. Arama yapılacak bir şey yok. Neyimizi arayacaklar zaten? Üstümüzde bir kalem var, başka bir şey yok. Gerçi kalem en büyük suç biliyorsunuz ama...'' yanıtını verdi.