Kılıçdaroğlu'nun iddialarıyla ilgili CHP'den flaş açıklama: Belgeler sahteyse biz bittik

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yakınlarına ilişkin iddialara yönelik belgelerin, yarın ya da hafta sonu açıklanacağını belirterek, "Araştırma komisyonu kuralım. Kumpas varsa o da çıksın. Kumpas varsa bize kumpas. Bu belgeler sahteyse biz bittik. Bu belgelerin hava, su, deniz gibi gerçek olduğunu biliyoruz." dedi.

CHP'li Özgür Özel, Kılıçdaroğlu'nun iddialarına ilişkin belgelerin aleniyet kazanacağını söyledi. Özel, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, kritik, önemli bir haftada olduklarını, Türkiye'nin gözünün Meclis'te, herkesin kulağının ABD'deki yargılamada olduğunu söyledi.

AK Parti'nin, bugün Meclisi kapatmak için her şeyi yaptığını savunan Özel, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yakınlarına ilişkin Kılıçdaroğlu'nun iddialarının Meclis tarafından araştırılmasına yönelik önergesini Genel Kurul'a bugün getireceklerini belirtti.

Reklam
Reklam

Özel, bu öneri oylanıp kabul edilmesi halinde ellerindeki bütün bilgi ve belgelerin birer örneğini gün bitmeden gruplara ulaştıracaklarını, komisyona vereceklerini bildirdi. AK Parti'nin tutumu ne olursa olsun bunların kamuoyuyla paylaşılacağından kimsenin şüphesi olmamasını isteyen Özel, "AK Parti araştırılmasını istemedi. Belgeler bizde durmaya devam edecek." şeklinde bir durumun da olmadığını ifade etti.

"GRUP TOPLANTISINDA PAYLAŞILMAMASI ÇOK İYİ OLDU"

Belgelerle ilgili üç tez bulunduğunu belirten Özel, Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ'ın, "Bu belgeler sahte.", AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal'ın, "Bu belgeleri elde bulundurmak suçtur." dediğini anımsattı. Özel, Ünal'ın Bozdağ'ı, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ise "Bunlar bir ticari faaliyettir. Giden para yok, gelen para var." diyerek ikisini de tekzip ettiğini öne sürdü.

Bu belgelerin CHP'nin salı günkü grup toplantısında paylaşılmamasının çok iyi olduğunu, AK Parti'nin belgeye göre pozisyon tutamadığını savunan Özel, sözlerini şöyle sürdürdü:

Reklam
Reklam

"Bir vergi cennetinde, bir cumhurbaşkanının eniştesinin, kardeşinin, dünürünün, eski özel kalem müdürünün, (resmi değil, özel işlerin özel kalem müdürü) Man Adası'nda ne işi var? Bunlar, Burak'ın Bu'su, Mustafa'nın M'si, Erdoğan'ın R'si, Ziya'nın Z'si olan BUMERZ diye bir şirket kurmuşlar. Kısaltma bile yapmışlar.

Kendisi, 'Bunlar 30-40 yıldır ticaret yapan adamlar' diyor. Burak Erdoğan 1970 doğumlu. Ahmet Burak Erdoğan, 8 yaşında ilkokul öğrencisi, Ziya İlgen öğretmen. Malvarlığında öğretmen maaşından başka bir şey yok o tarihte. Mustafa Erdoğan, gariban bir tornacı. Osman Ketenci İstanbul'da taksici. Mustafa Gündoğan, onurlandırmak için özel kalem müdürü demiştik, aslında çaycı, bilmem neydi. Adeta bunlar bir gezegen gibi dönüyor gücün ve paranın etrafında. Ortadaki güneş Recep Tayyip Erdoğan ismidir. Öyle bir varlık var ki gidişi de gelişi de olay. Gelen paraysa güzel. Bu para sana niye geldi, faturayı göreyim. Noterden satış sözleşmesini koy ne sattın? Satılan bir şey yoksa, gelen varsa satılan ulusal menfaatlerdir."

Reklam
Reklam

MAN ADASI İLE YAPILAN ANLAŞMA

Özel, 21 Temmuz 2017 tarihli Resmi Gazete'de Türkiye ile Man Adası arasında vergi konularında imzalanan bilgi değişim anlaşmasına yönelik yasanın yayımlandığını anımsattı. Özel, bu anlaşmanın 2012'de imzalandığını, 5 yıl Meclis'in tozlu raflarında bekletildiğini, 5 yıl sonra bütün partilerin bu anlaşmaya destek verdiğini söyledi. Özel, "Bu anlaşma 5 yıl beklemeseydi 2011'de yapılan hareketler 2016'nın sonunda vergi açısından zamanaşımına uğrayacaktı. 2011'deki işler zamanaşımına uğradı, 2016 bitti, 2017'de de artık zamanaşımı olduğu için bu anlaşmayı getirdiniz. Bu anlaşma 2012'de imzalandığı gibi Meclis'te onaylansaydı bu vergiler zamanaşımından dolayı kurtarılmayacaktı." diye konuştu.

Vergi cennetleri içindeki tüm işlemlerin şüpheli olduğu gerekçesiyle araştırılmasının, MASAK'ın görevleri arasında yer aldığını belirten Özel, "Temmuzdan itibaren artık Man Adası elinin altında, temmuzdan beri bu anlaşmayı hiç kullandın mı? Bir haftadır bunlar konuşuluyor bir soruşturma açtın mı? Bu anlaşmanın verdiği yetkiler kapsamında Man Adası'ndan bilgi alacak mısın?" diye sordu.

Reklam
Reklam

Vergi açısından zamanaşımının, ancak MASAK faaliyeti açısından zamanaşımı olmadığını ifade eden Özel, Alman polis teşkilatının, Malta, Panama, cennet belgeleri ortaya çıktığında Panama belgeleri için 5 milyon avro ödeyerek, bu belgeleri satın aldığını, komisyon kurarak konuyu araştırdığını anlattı.

Özel, "Malta belgeleri çıktı, MASAK bu belgeleri edinmeye çalıştı mı, bunun üzerinde bir çalışma yapıyor mu, ortada yok. Almanlar, Almanya'nın milli menfaati için iş yapıyor. Bizim milli ve yerliler ne yapıyor? Araştırırsan çorap söküğü gibi, sökülmeye başlayacak, ucunun kime gittiği belli." dedi.

"SAVCILAR RESEN SORUŞTURMA AÇABİLİR"

"Belgeleri niye savcıya vermiyor sunuz?" soruları yöneltildiğine işaret eden Özel, Cumhuriyet savcıların resen soruşturma açma görevi bulunduğuna işaret etti. Özel, grup toplantısının savcılar için ihbar niteliğinde olduğuna değinerek, kamuoyuyla belgeleri paylaştıklarında bunları dosyaya katmanın cumhuriyet savcılarının görevi olduğunu belirtti.

Özel, "Dünyada hiçbir hükümetin oturduğu yerde duramayacağı bir rezalet yaşanıyor, cumhuriyet savcıları takip ediyorlar. Savcılar bu kadar durursa illa dürtmek gerekiyorsa, 'görevini yap' diyerek gider dürteriz." diye konuştu.

Reklam
Reklam

BELGELER NE ZAMAN PAYLAŞILACAK?

CHP'nin bu konuyla ilgili verdiği araştırma önergesini, bugün Genel Kurul'a getireceklerini, iktidarın "evet" oyu vermesi halinde belgelerin direkt ellerinde olacağını dile getiren Özel, "CHP, belgeleri belki yarın, belki yarından da yakın; Parti Sözcümüz Bülent Tezcan'ın yarın ya da hafta sonu yapacağı basın toplantısıyla, belgeleri merak eden herkesin merakı tatmin olmuş olacak. AK Parti eğer 4 bakan konusunda yaptığı yanlışı bir kez daha tekrar edecekse, bugün gelsin 'hayır' oyu versin. 'Evet' oyu vermek bu pislikten arınmak için önemli bir adımdır." görüşünü savundu.

"ÇAĞLAYAN VE BAĞIŞ YENİDEN SORGULANMALI"

ABD'de tutuklu bulunan Halk Bankası Genel Müdür Yardımcısı Hakan Atilla'nın, "Ben değil Halk Bankası Genel Müdürü Süleyman Aslan arsızca rüşvet alıyordu ben bile utanıyordum." dediğini ileri süren Özel, bunu söyleyen Atilla'nın avukatını, Türkiye Cumhuriyeti devletinin tuttuğunu, bu avukatın da Aslan'ın aldığı rüşvetin belgesini sunduğunu savundu.

Özel, daha önce kurulan Meclis Soruşturma Komisyonunda kovuşturulmaya gerek olmadığı kararı verildiğini anımsatan Özel, eski bakanlar Zafer Çağlayan ve Egemen Bağış'ın Meclis tarafından kurulacak soruşturma komisyonunda yeni delil durumu değerlendirilerek, hızla sorgulanmasını ve Yüce Divan yolunun açılmasını istedi. Özel, gerekirse 110 milletvekili imzasıyla başvuru yapabileceklerini kaydetti.

Reklam
Reklam

"BELGELER ALENİYET KAZANACAK"

Soruları da yanıtlayan Özel, Tezcan'ın basın toplantısında, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun gösterdiği belgelerin aleniyet kazanacağını dile getirdi. Özel, şu ifadeleri kullandı:

"Belgenin ucu bucağı yok. İktidar partisinin bir sorumluluğu yerine getirmesi, pisliğe bulaşan herkesten kurtulması lazım. İktidar partisinde siyaset yapan namuslu insanların, bu pislikten kurtulmak için irade göstermeleri lazım. İş birliği lazımsa buradayız. Sarraf'ı, bakanları yargılayalım, komisyonu kuralım; eyvallah. Kumpas varsa o da çıksın. Kumpas varsa bize kumpas. Bu belgeler sahteyse biz bittik. Bu belgelerin hava, su, deniz gibi gerçek olduğunu biliyoruz. Kontrol etmeden bakmadık, belgeler gerçek. Adalet ağacında, o yüksek makamlarda eğreti duranların o adalet ağacının dibine düşüp, hesap vermeleri için o ağacı sallamaya bütün gücümüzle devam edeceğiz. Kurtuluşları yok."