"Kimlik, adres ve diğer bilgilerin paylaşılması sınırlandırıldı"

- Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürü Güner: - "Kimlik paylaşım sisteminde sadece hizmetin gerektirdiği ölçüde paylaşmayı ve kişisel verilerin korunmasını esas aldık. Kimlik, adres ve diğer bilgilerin paylaşılması kademeli olarak kanun koyucu tarafından sınırlandırıldı. Veri Paylaşım Kurulu kendi başına karar veremeyecek, buradaki sınırlamalara uyacak" - "Türk vatandaşlığını kaybetmiş olup da yeniden vatandaşlığa dönmek isteyenler için milli güvenlik açısından engel olup olmama hususu asıl

MUHAMMED BOZTEPE/ORHAN ONUR GEMİCİ - İçişleri Bakanlığı Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürü Sinan Güner, "Kimlik paylaşım sisteminde sadece hizmetin gerektirdiği ölçüde paylaşmayı ve kişisel verilerin korunmasını esas aldık. Kimlik, adres ve diğer bilgilerin paylaşılması yeni düzenlemede kademeli olarak kanun koyucu tarafından sınırlandırıldı. Veri Paylaşım Kurulu kendi başına karar veremeyecek, buradaki sınırlamalara uyacak." dedi.

Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürü Sinan Güner, Nüfus Hizmetleri Kanunu'nda yapılan değişikliklerle ilgili AA muhabirinin sorularını yanıtladı.

Reklam
Reklam

Kanunda yer alan kimlik paylaşım sisteminin yeni bir kavram olduğunu belirten Güner, düzenleme yürürlüğe girmeden önce hem "kimlik paylaşım sistemi" hem de "adres paylaşım sistemi" diye iki ayrı tanım olduğunu söyledi.

Yeni kanunla adres paylaşım sistemi kavramının kaldırıldığını ifade eden Güner, Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğünün merkezi veri tabanında tutulan kişi, adres ve diğer tüm bilgilerin "kimlik paylaşım sistemi"nin içerisinde olacağını dile getirdi.

Sistem içindeki kimlik, adres ve parmak izi bilgilerinin hangisinin kiminle paylaşılabileceği konusunda, yeni kurulan "Veri Paylaşım Kurulu"nun karar vereceğini aktaran Güner, kurulun, Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü bünyesinde oluşturulduğunu anlattı.

Düzenleme kapsamında, kimlik paylaşımında geniş bir alanı düşünmediklerine işaret eden Güner, "Kimlik paylaşım sisteminde sadece hizmetin gerektirdiği ölçüde paylaşmayı ve kişisel verilerin korunmasını esas aldık. Kimlik, adres ve diğer bilgilerin paylaşılması yeni düzenlemede kademeli olarak kanun koyucu tarafından sınırlandırıldı. Veri Paylaşım Kurulu kendi başına karar veremeyecek, buradaki sınırlamalara uyacak." diye konuştu.

Reklam
Reklam

Güner, eski düzenlemede "diğer kişiler" ibaresi olduğunu ve bunun bir tanımının bulunmadığını belirterek, şunları kaydetti:

"Bakanlık kimi isterse bu diğer kişiler kapsamına sokabilir ve bunu istediğiyle paylaşabilirdi. Hükümetimiz bunu bu şekilde uygun görmedi. Özellikle adres verilerinin korunmasında çok hassas olduğumuzdan biz bunu sınırlama ve kademelendirme yöntemine gittik. Burada önemli olan şu, 'kamu hizmeti sunan tüzel kişilikler' ve 'adrese dayalı kamu hizmeti sunan tüzel kişilikler' ifadeleri kanuna yeni girdi. Elektrik, su ve doğalgaz hizmeti sunan kuruluşlara, ihtiyaçlarına göre bilgilere ulaşma imkanını sağladık."

- "Milli güvenlik açısından engel olup olmama hususuna bakılacak"

Güner, yapılan değişiklik çerçevesinde Türk vatandaşlığına dönmek isteyenler için daha pratik bir şekilde karar verileceğini, İçişleri Bakanı veya yetki vereceği mercilerin onayı ile vatandaşlığın yeniden kazanılmasının söz konusu olabileceğini bildirdi.

Kanunun kabul edilmesinden sonra "Türk vatandaşlığından çıkanlar doğrudan doğruya bir imzayla geri alınacak. Bu kadar kolay olmamalı." şeklinde bir tartışma yaşandığını dile getiren Güner, şunları kaydetti:

Reklam
Reklam

"Kanun metnine baktığınız zaman, 'Milli güvenlik bakımından engel teşkil edecek hali bulunmamak kaydıyla' diyor. Biz Emniyet Genel Müdürlüğü ve Milli İstihbarat Teşkilatı ile bütün vatandaşlık işlemleri sürecinde bir protokol çerçevesinde iş birliği halindeyiz. Bu kurumların raporları dahilinde karar veriliyor. Türk vatandaşlığını kaybetmiş olup da yeniden vatandaşlığa dönmek isteyenler için milli güvenlik açısından engel olup olmama hususu asıl belirleyici unsur. Kim karar verirse versin dayanağı bu olacaktır. Tartışmaların ardından ben kaç kişi bu durumdan faydalanacak diye baktım. Sadece 164 kişi bu durumdan faydalanabilecek."

- Saklı nüfusun teşhisinde DNA yöntemi

Güner, 18 yaşını doldurana kadar Türkiye Cumhuriyeti nüfus kütüklerine kaydedilmeyen kişilere "saklı nüfus" dediklerini söyledi.

Saklı nüfus kavramının önceden beri olduğunu belirten Güner, kanunla, saklı nüfusun teşhisindeki yöntemin değiştiğini ifade etti.

Saklı nüfustaki teşhisin tıptaki gelişmelere de bağlı olarak daha güvenilir bir hale getirildiğini dile getiren Güner, şöyle konuştu:

Reklam
Reklam

"Eskiden bu durumda olan bir kimse nüfus müdürlüklerine başvurduğunda 'Ben bu zamana kadar nüfus kütüğüne kaydolmadım, artık beni kaydedin.' dediği zaman bu kişinin müracatı alınıyordu. Köy veya mahalle muhtarının beyanı, ihtiyar heyetindeki azalardan birkaç tanesinin ifadesine başvuruluyordu. Bu kişiyi tanıyan kişilere 'Bu kimdir, tanıyor musunuz, gerçekten burada yaşıyor mu?' gibi sorularla tahkikat yapılıyordu. Tahkikat sonunda söylenenler doğruysa, işlemler bittikten sonra kişi Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak kaydediliyordu."

Yeni düzenlemeyle artık bu yöntemin değiştiğini ve kişilere soru sorulmayacağını belirten Güner, "Artık saklı nüfusu DNA testi ile teşhis edeceğiz. Kişiyi annesi, babası, velisi veya vasisi Türkiye Cumhuriyeti nüfus kütüklerine kaydetmek istiyorsa, tıbbı rapor getirecek. Artık sorarak, araştırarak değil de daha garanti gördüğümüz bu yöntemle saklı nüfusu teşhis edeceğiz." diye konuştu.

- "Yabancıların kişisel hal olaylarındaki değişiklikler kaydedilecek"

Güner, Suriye'deki olaylardan sonra Türkiye'deki yabancıların hem sayısının arttığını hem de niteliğinin değiştiğini dile getirdi.

Reklam
Reklam

Türkiye'ye pasaportla gelen ve usulüne göre oturma izni alıp ikamet eden yabancıların yanı sıra can havliyle kaçan ve coğrafyanın herhangi bir yerinden kapıları kullanmadan giren yabancılar bulunduğunu vurgulayan Güner, Türkiye'ye gelen yabancıların kişisel hal olaylarında bazı değişikliklerin olduğunu aktardı.

Yabancıların evlenmesi, boşanması, doğumu ve ölümünün kişisel hal olaylarına girdiğini anlatan Güner, "Bunların da kayıt altına alınması lazım. Kanun aslında bunu düzenliyor. Bir yabancının Türkiye'deki kişisel hal olaylarında bir değişiklik olursa nüfus müdürlükleri bunlarla alakalı tutanak düzenleyecek ve işlemlerini yapacak. Evlilik, doğum, ölüm ve boşanma için klasörler düzenleyecek ve bunları, Türk vatandaşlarının hal olaylarını nasıl arşivliyorsa o şekilde bunları muhafaza edecek." ifadelerini kullandı.

(AA)