ANKARA (İHA) - DSP Grup Başkan Vekili Emrehan Halıcı, Başbakan Ecevit'e karşı yürütülen haksız kampanyalara karşı mücadele edeceklerini belirterek, "Kimse heveslenmesin, çünkü başbakan çekilmeyecek" dedi. Halıcı, saldırılar karşısında sessiz kalmakla suçladığı Başbakan Yardımcısı Hüsamettin Özkan'ın bu tavrının DSP kültürüne yakışmadığını söyledi.
Başbakan Ecevit'e yönelik eleştirilerle ilgili bir basın toplantısı düzenleyen DSP Grup Başkan Vekili Emrehan Halıcı, "Genel Başkanımız ve Başbakanımız Ecevit'e ve eşi Rahşan Ecevit'e yönelik mantık dışı iddialar devam etmektedir. Bu kampanyaların figüranları ve baş aktörleri var. Ancak kim olurlarsa olsunlar, şunu bilsinler ki, bu haksız iddialarla sonuna kadar mücadele edeceğiz. Bu dört koldan yapılan kampanyalara izin vermeyeceğiz" dedi.
Başbakan Ecevit'in yalnız olmadığını ifade eden Halıcı, "Bazı kişiler Başbakanımıza yaptıramadıklarını, onu çekilmeye zorlayarak yapmak istiyorlar. Kimse heveslenmesin. Çünkü Ecevit çekilmeyecektir. Ekonomik ve siyasi istikrara yönelik senaryoları Başbakanımız bundan aylar önce görüyordu. Bu planları engellemek için Başbakanımız direnmektedir" diye konuştu.
HAKSIZ KAMPANYA DSP'ye karşı yürütülen haksız kampanya karşısında DSP'ye oy verenler ve milletvekillerinin kendilerini arayarak durumdan duydukları rahatsızlıkları bildirdiklerini söyleyen Halıcı, DSP'nin tek yürek olduğunu ileri sürdü. Ancak Başbakan Yardımcısı Hüsamettin Özkan'ın bu saldırılar karşısında sessiz kalmasının kendilerini kaygılara sevkettiğini belirten Özkan, şöyle dedi:
"Bu DSP kültürüne yakışmamaktadır. DSP ile ilgili bu senaryolar değişmeyecektir. Genel Başkanımız ve Genel Başkan Yardımcımız bu oyunlar karşısında tek bir yürek halinde hareket etmeye devam edecek. Sade vatandaşlarımızdan da başlayarak ortaya konan tepkiler var. Bu tepkiler karşısında sessiz kalınmaması gerekiyor. Şu anda partinin en üst düzey yetkililer bir araya gelerek tepkilerini dile getirmelidir."
Parti genel merkezini, il ve ilçe başkanlıklarını çok sayıda kişinin arayarak Başbakan'a yapılan salıdırılardan rahatsızlık duyduklarını ilettiklerini söyleyen Halıcı, "Hem milletvekillerimizden, hem de bakanlarımızdan bize tepkiler gelmektedir. Genel Başkanımız çok değerli bir siyasetçidir. Benim açıklamam çok net. Böyle bir çağrı yapmaya yetkili değilim. Ama bu acımasız saldırılar bizleri derinden etkiliyor. Bu hükümet büyük bir uzlaşı içinde. Türkiye'nin kolay kolay el atılamayacak konularına hizmet götürüyor" diye konuştu.
HÜKÜMETE DEVAM KARARI Liderler Zirvesi'nden de hükümetin devamı yönünde karar çıktığına dikkat çeken Emrehan Halıcı şunları söyledi: "Önümüzdeki hedef belli. Bunun dışındaki tavırlar bizi hayrete düşürüyor. Bir siyasi belirsizlik olmadığı halde, olduğu ortaya atılıyor. Daha sonra da belirsizliği çözmeye yönelik formüller üretiliyor. Genel Başkanımız ve yardımcısı bu formüllerin dışında bırakılmak isteniyor. DSP'nin başına da kendi uygun gördükleri isimleri telaffuz ediyorlar."
Başbakan'ın sağlığının herkesin kontrolü altında olmasını anlayamadıklarını belirten Halıcı, "Bunu çok doğal bulmuyoruz. Sağlığıyla ilgili açıklamaları kendisi de yapıyor. Ancak bazıları tatmin olmuyor. Başbakanımızın açıklamaları bizim için en üst düzey açıklamalardır" diye konuştu.
DSP'nin bir bölünme değil, birleşmiş olmamanın sıkıntısını yaşadığını ifade eden Halıcı, konuşmasını "DSP'nin durumu benim açıkladığım konulardır. Bazı senaryolara itibar etmeyeceğiz. Bunu bizim ifade etmek gibi bir durumumuz yok. Bence herkes kendi durumunu gözden geçirmeli. Şu an partinin ele alabileceği bir konuyu gündeme getiremem" sözleriyle tamamladı.
"Özkan'ın durumu bir vefasızlık mı?" sorusuna ise Halıcı, "Biz sadece duyduğumuz kaygıyı dile getirdik. Biz bu soruyu ilk defa seslendiriyoruz" şeklinde yanıtladı.
DSP Grup Başkan Vekili Emrehan Halıcı, "Özkan'la yüz yüze görüşme imkanınız oldu mu?" şeklindeki bir başka soruyu ise "Aslında son günlerde yaşanan gelişmeler olumlu gelişmeler değil. Gazetelerde yer alan haberler bazı haksızlıklara kadar ulaşmaktadır. Bütün vatandaşlarımız bizimle aynı düşünceyi paylaşıyor. Sanki bunun tersiymiş gibi kamuoyuna bilgi vermek doğru değildir" diye cevaplandırdı.