Geçtiğimiz yıl kayak yapmak için gittiği Uludağ’da kaybolan ve ihmaller zinciri nedeniyle 12 saat bulunamayan Bilkent Üniversitesi öğrencisi Ümit Özgen, hayatını kaybetmişti. Ümit’in ölümünün ardından ailesi sorumluların cezalandırılmaları için hukuk mücadelesi verirken yapılan soruşturma 1 yıl sonra tamamlandı.
Resmi kurumlara karşı kaymakamlık ve İçişleri Bakanlığı’nın soruşturma izni vermediği olayda hazırlanan bilirkişi raporunda sorumlu Ümit Özgen olarak gösterildi. Bilirkişinin hazırladığı raporda, kurtarma çalışmalarına katılan jandarma, sivil savunma ve AKUT’un olayda ihmalinin olmadığı görüşüne yer verildi. Türkiye Dağcılık Federasyonu Eğitim, Teknik ve Yüksek İrtifa Kurulu’ndan iki üye tarafından hazırlanan rapora göre, olay günü hava çok kötü değildi. Sadece sis vardı. Görüş mesafesi 10 metre, kar kalınlığı 1 metre 75 santim ve sıcaklık eksi 3.5 dereceydi.
Daha ne yapsın!
Raporda, Özgen’in snowboardda yeterli eğitimi olmadığı, usule uygun giyinmediği ve telefonla konuştuğu arama ekiplerinin talimatlarına uymadığı sonucuna varıldı. Buna göre Özgen, önlem almadan, panikle hareket etti. Gördüğü ilk çoban kulübesinde kalsa saat 15.15’te bulunacak ve bu acı olay yaşanmayacaktı. Ümit Özgen’in ailesi ise bilirkişi raporuna itiraz etti. Aile bilirkişi raporunun eksik ve yetersiz olduğunu savunarak yeniden bilirkişi incelemesi istedi. Bilirkişide uzman kişilerin yer almasını ve soruşturmanın daha kapsamlı yapılmasını talep etti. Ancak ailenin bu talebi reddedildi. Ümit Özgen’in babası Haluk Özgen , “Yaşananlar tam bir komedi. Benim oğlum Türkiye’de doğduğu ve kaymak için Uludağ’a gittiği için suçlu. Kaybolduktan sonra yaptığı 52 dakikalık görüşmenin 42 dakikası jandarma ile yapılan görüşmeleri kapsıyor. 11 saat ayakta kalmış bu çocuk, daha ne yapsın?” diyerek olaya karşı tepkisini gösterdi.
AĞLATAN MESAJLAR
Ümit Özgen, kaybolduğu gün arkadaşlarına şu mesajları atmıştı:
* “Acil helikopter hava karamadan be bir saate donarım”
* “Ya fişek yokmu”
* “Sinan helikopteri kendileri. Dedi”
* “Lütfen donuyorum helikopter kendileri dedi ya ölcem Sinan”
* “Ben galiba otel ışıkları görüyorum ama zaman alacak”
(Vatan)