İstanbul'a yaklaşık 200 kilometre mesafede bulunan Kırklareli, özellikle günübirlik tatilciler tarafından tercih edilen bir destinasyon olarak öne çıkmaktadır. Hem tarihi hem de doğal zenginlikleriyle dikkat çeken bu şehir, Türkiye'nin sınır kentleri arasında önemli bir yer tutar. Kırklareli, her döneme ait izler taşıyan tarihi eserleri ve benzersiz doğal güzellikleriyle ziyaretçilerini büyüler. Şehir, geçmişin derinliklerinden günümüze uzanan kültürel mirasıyla ve doğal manzaralarıyla keşfe değer pek çok farklı yön sunar.
Kırklareli, Türkiye'nin Trakya bölgesinde yer alan tarihi ve kültürel zenginliklere sahip bir ildir. Antik çağlardan günümüze kadar pek çok medeniyete ev sahipliği yapmış olan şehir, tarihsel geçmişiyle dikkat çeker. 1071 Malazgirt Meydan Muharebesi sonrasında Anadolu'nun fethedilmesiyle Türk egemenliğine giren Kırklareli, Selçuklu ve Osmanlı İmparatorlukları döneminde önemli bir yerleşim merkezi olmuştur. Osmanlı döneminde ticaretin ve kültürel etkileşimin merkezi olan bölge, Osmanlı İmparatorluğu'nun ardından Türkiye Cumhuriyeti sınırlarında yer almıştır.
Cumhuriyet dönemiyle birlikte Kırklareli, tarım, hayvancılık ve ticaret alanlarındaki gelişmelerle önemli bir ekonomik merkez haline gelmiştir.
Şehir, hem yerli hem de yabancı turistler için doğa ile iç içe bir deneyim sunar. Şehir genelinde uzanan ormanlar, nehirlerin denizlere kavuştuğu sahiller ve tarihî zenginlikleri barındıran mağaralar, Kırklareli'nin doğal mirasını oluşturur. Doğaseverlerin ilgisini çeken bu alanlar, şehri keşfetmek isteyenlerin uğrak noktalarından biridir.
Kırklareli'nin önemli doğal zenginliklerinden biri olan Dupnisa Mağarası, 3100 metreden fazla uzunluğu ve 70 metrelik yüksekliğiyle dikkat çeker. Üç ayrı bölümden oluşan mağara, sarkıtlar, dikitler, sütunlar ve damla taşları gibi ilginç yer altı oluşumlarına ev sahipliği yapar. Ayrıca, mağaranın içindeki yeraltı deresi, burayı daha da özel kılar.
Kırklareli'nin denizle buluşan doğal güzelliklerinden biri de Vize ilçesinde yer alan Kıyıköy Sahili'dir. Pabuçdere ve Kazandere derelerinin denize döküldüğü bu bölge, özellikle su kaynaklarının doğayla uyumlu birleşimiyle eşsiz bir güzellik sunar. Sahil boyunca yapılan yürüyüşler, bölgenin huzur veren atmosferinde keyifli bir deneyim sunar.
Dünyada nadir bulunan subasar orman alanlarından biri olan İğneada Longoz Ormanları, Kırklareli'nin benzersiz doğal zenginliklerinden biridir. Yılda 6-7 kez yaşanan su baskınları, bölgenin doğasına tropikal bir hava katar. Longoz Ormanları, iyi korunmuş ekosistemiyle pek çok hayvan ve kuş türüne güvenli bir yaşam alanı sunmaktadır. Bu bölge, doğaseverler için eşsiz bir keşif alanıdır.
Kırklareli'nin Vize ilçesinde, ilçenin en yüksek noktasında yer alan Vize Kalesi, Roma Dönemi'ne tarihlenen tarihi bir yapıdır. Kalıntıları büyük ölçüde günümüze kadar ulaşan kale, bölgenin stratejik önemini yansıtan önemli bir yapıdır.
Kırklareli Müzesi, şehri daha yakından tanımak isteyenler için önemli bir durak noktasıdır. Müze, bölgenin zengin tarihi ve kültürel mirasını sergileyen pek çok arkeolojik buluntuya ev sahipliği yapmaktadır.
Kırklareli'nin en çok ziyaret edilen noktalarından biri olan Atatürk Evi, Türk milletinin bağımsızlık mücadelesinin simgelerinden biri olan Mustafa Kemal Atatürk'e olan derin sevgi ve saygının bir yansımasıdır. Bu ev, Atatürk'ün doğduğu Selanik'teki evinin birebir kopyası olarak inşa edilmiştir. Her bir detayı özenle tasarlanmış olan ev, ziyaretçilerine hem tarihsel bir yolculuk sunar hem de Atatürk’ün hayatına dair önemli izleri gözler önüne serer.
Kırklareli'nin meşhur yiyecekleri arasında başı çeken ürünlerden biri Kırklareli köftesidir. Özel baharatlarla yoğrulan bu köfte, bölgenin enfes etlerinden yapılır. Ayrıca hardaliye adını taşıyan üzümden yapılan fermente içecek, şehrin kültürel miraslarından biridir. Yerel peynir çeşitleri, özellikle Kırklareli beyaz peyniri, kahvaltı sofralarının vazgeçilmezlerindendir. Bu lezzetler, yerli halk ve turistler tarafından büyük ilgi görür.