SONER KILINÇ - Uşak Ticaret Borsası (UTB) Başkanı Mustafa Sezer, Türkiye'nin et ihtiyacını karşılamak için küçükbaş hayvancılığın ve çobanlık mesleğinin özendirilmesi gerektiğini belirterek, "Yaptığımız araştırmada yıllık tüm masrafları çıkardığımızda 100 koyunlu bir sürüden net 59 bin lira gelir elde ediliyor. Bir ailenin bu işi yaptığını düşünürsek rakam 2 asgari ücrete karşılık geliyor." dedi.
Sezer, AA muhabirine yaptığı açıklamada, UTB olarak akademisyenler ve sektör temsilcilerinin katılımıyla gerçekleştirdikleri "Kırmızı ette çözüm" başlıklı çalışmayı rapor haline getirdiklerini söyledi.
Özellikle büyükbaş ve küçükbaş hayvancılık arasındaki ekonomik göstergeleri incelediklerini belirten Sezer, et fiyatlarının yükselmesinde küçükbaş hayvancılığın azalması ve talebin etkili olduğunu gözlemlediklerini ifade etti.
Azalan hayvan sayısı ve talep artışının doğal olarak et fiyatlarında yükselmeye neden olduğunun altını çizen Sezer, küçükbaş hayvancılığın yeniden cazip hale getirilmesi ve hayvan sayısının artırılması ile sorunun çözüleceğini vurguladı.
Sezer, büyükbaş hayvancılıkta yem maliyetinin çok yüksek, getirisinin ise düşük olduğunu aktararak, raporda şu önerilerde bulunduklarını kaydetti:
"Türkiye'de kırmızı et küçükbaş hayvancılığın gelişmesiyle çözülür. Küçükbaş hayvancılığa başlamak için daha az maddi güce ihtiyaç var. Bir aile için 100 küçükbaş ideal rakam. Bu hayvanlardan yılda ortalama 230 yavru alınır. 1 kilogram et başına yem maliyeti yaklaşık 21 lira, bir kuzu da ortalama 16 kilogram geliyor. Yaptığımız araştırmada yıllık tüm masrafları çıkardığımızda 100 koyunlu bir sürüden net 59 bin lira gelir elde ediliyor. Bir ailenin bu işi yaptığını düşünürsek rakam 2 asgari ücrete karşılık geliyor. Büyükbaş hayvancılık için küçük işletmeler karlı değil. 100 hayvanlı bir çiftlikten yola çıkarsak kilogram başına maliyet 26 lirayı buluyor, etin satış fiyatı ise 29 lira. Bir büyükbaş hayvandan yılda bin lira gibi bir gelir elde ediliyor. Büyükbaş hayvancılık için 100 sürülük bir çiftlik hem çok büyük maliyetli hem de yem fiyatı yüksek."
- Küçükbaş hayvancılığın avantajları
Küçükbaş üretimin pek çok avantajının bulunduğunu belirten Sezer, hayvanların tarım dışı arazilerde beslendiğini ayrıca hasat sonrası zayi olan tarımsal ürünleri yiyerek israfı önlediğini ayrıca ekonomik değeri olmayan orman meyvelerini tükettiğini dile getirdi.
Sezer, küçükbaşın artırılması için belirli sayıda hayvana bakan çobanların sosyal güvenlik primlerinin devlet tarafından karşılanmasını önererek, "Türkiye'nin et ihtiyacını karşılamak için küçükbaş hayvancılığın ve çobanlık mesleğinin özendirilmesi gerekiyor. Zor ve sosyal güvencesi olmadığı için kimse bu işi yapmak istemiyor. Sosyal güvenlik primini devlet karşılarsa küçükbaş hayvan sayısı hızla artacaktır. Doğal olarak bu durum et fiyatlarını düşürecektir. Bunun yanında şehre göç azalacak ve 5 yıl gibi bir sürede 100 milyon hayvan sayısına ulaşılacaktır. Böylece ülkemiz et ihraç eden ülkeler arasına gireceği gibi yem için yurt dışına ödediğimiz yıllık 3,5 milyar dolar ekonomiye kazandırılacak." diye konuştu.
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın açıkladığı "Yeni Ekonomi Programı Yapısal Dönüşüm Adımları 2019" paketinde küçükbaş hayvan sayısının 100 milyona çıkarılması ile ilgili hedeflerin yer aldığını hatırlatan Sezer, söz konusu reform paketinin et sorunu çözeceğine inandığını vurguladı.
Sezer, Türkiye'de yaklaşık 47 milyon küçükbaş hayvan bulunduğunu belirterek, "Kırmızı et sorunu küçükbaş hayvan sayısının 80 ila 100 milyona çıkarılması halinde çözülür. Yani kişi başına bir küçükbaş hayvan sayısı ile et sorunu çözüleceğine inanıyorum." ifadelerini kullandı.