Dökmecibaşı, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı Koruma ve Kontrol Genel Müdürlüğü'nün balık boylarının yeniden gözden geçirilmesine ilişkin talepleri, Haziran 2011 ayı içerisinde yapılacak ''Su Ürünleri İstişare Kurulu'' gündemine alacağını, buradan çıkacak sonuç doğrultusunda da gerekli düzenlemelerin yapılacağını bildirdiğini kaydetti.
Dökmecibaşı, 10 Şubat 2011'de İstanbul-Greenpeace Akdeniz'in devreye soktuğu ''kırmızı telefon'' eylemi kapsamında, 2 binden fazla kişinin Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'nın santralini arayarak, ''yasal avlanma boylarının bilimsel üreme boyları üzerinden yeniden düzenlenmesini'' talep ettiğini söyledi.
Bakanlığın taleplere kayıtsız kalmadığını ifade eden Dökmecibaşı, Koruma ve Kontrol Genel Müdürlüğü'nün resmi internet sitesi olan ''www.kkm.gov.tr''adresinde, ''Balık boyları ile ilgili açıklama'' yapıldığını bildirdi.
Açıklamada, ''Balık boylarının yeniden gözden geçirilmesine ilişkin talepler, Haziran 2011 ayı içerisinde yapılacak olan Su Ürünleri İstişare Kurulu gündemine alınarak, değerlendirilecek ve buradan çıkacak sonuç doğrultusunda gerekli düzenlemeler yapılacaktır'' denildiğini ifade eden Dökmecibaşı, ''Yavru balık avının durdurulması için imza veren 272 bin kişi ve 5 bin SMS ve 2 binden fazla arama sonuç verdi. Greenpeace'in 2007 yılında 'küçük balık yoksa büyük balık da yok' sloganı ile başlattığı ve 2010 yılında da 'seninki kaç santim' sloganı ile yavru balık avlanmasının engellenmesi adına sürdürdüğü kampanyasına inanılmaz destek veren kamuoyunun çabaları sonunda ilk adımın atılmasını sağladı'' dedi.
Balıkçılıktan sorumlu Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'nın sürdürülebilir balıkçılık politikalarını acilen hayata geçirmesinin önemine dikkati çeken Dökmecibaşı, bunun ilk adımı olarak da ticari türlerin yasal avlanma boylarının balığın en az bir kez yumurtlamasına fırsat verecek şekilde yani bilimsel üreme boylarına uygun olarak düzenlenmesinin şart olduğunu savundu.
Düzenleme yapılmaması durumunda, soyu tehlike altında olan veya olmaya aday türlerin devamlılığı ve dolayısıyla balıkçılığın sürdürülebilirliği sağlanamayacağının altını çizen Dökmecibaşı, ''Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'na bağlı Koruma ve Kontrol Genel Müdürlüğü'nün yaptığı açıklama, hem imza kampanyamıza, hem de kırmızı telefon eylemimize katılan kamuoyunun denizlerimizin geleceği ile ilgili endişelerine kayıtsız kalmayacakları umudunu vermektedir. Bunun devamının gelmesi ve haziran toplantısında da aynı yaklaşımla, yalnızca denizlerimizin ve balıkçılığımızın sürdürülebilirliği göz önünde bulundurularak 2012-2016 su ürünleri tebliğine düzeltilmiş olarak girmesini bekliyoruz'' diye konuştu.
Dökmecibaşı, Greenpeace'in bu kampanya çerçevesinde yayınladığı cetvel ve tablo, varolan yasal avlanma boyları listesinde pek çok türün gerçek bilimsel üreme boylarının altında avlandığına bir kanıt olduğuna da dikkati çekti.
Türkiye'de ve Avrupa Birliği'nde balık boylarına ilişkin uygulamanın tablo şeklinde verildiği, Koruma ve Kontrol Genel Müdürlüğü'nün internet sitesindeki açıklama ise şu şekilde:
''Son günlerde kamuoyunda balık boylarının yeniden gözden geçirilmesi konusunda Bakanlığımıza gelen talepler değerlendirilmiştir. Bakanlığımız, su ürünleri avcılığına getirilecek düzenlemeler hakkında ilgili kamu kuruluşlarının, bilimsel kuruluşların, balıkçı örgütlerinin ve sivil toplum kuruluşlarının görüşlerine başvurmakta, alınan bu görüşleri, su ürünleri sektörünü temsil edecek şekilde oluşturulan Su Ürünleri İstişare Kurulu'nun değerlendirmesine sunarak alınan mutabakat doğrultusunda, su ürünleri avcılığına ilişkin düzenlemeleri belirleyerek Tebliğ şeklinde Resmi Gazete'de yayınlamaktadır.
Bu doğrultuda hazırlanan ve halihazırda yürürlükte bulunan 2/1 Numaralı Su Ürünleri Avcılığını Düzenleyen Tebliğ;de, avlanabilir asgari balık boyları ile ilgili düzenlemeler de yer almaktadır. Balık boylarının yeniden gözden geçirilmesine ilişkin talepler, Haziran 2011 ayı içerisinde yapılacak olan Su Ürünleri İstişare Kurulu gündemine alınarak, değerlendirilecek ve buradan çıkacak sonuç doğrultusunda gerekli düzenlemeler yapılacaktır.''
AA