"Kış Geldi... Suriye İçin Bir Ekmek, Bir Battaniye"

Türk Kızılayı Genel Başkanı Ahmet Lütfi Akar, "Artık Suriye'de bebekler, kadınlar, muhtaçlar, açlıktan ölmeyecekler, soğuktan titremeyecekler. Çünkü Türk milletinin merhamet eli, devletimiz ve Türk Kızılayı vasıtasıyla Suriye vatandaşlarına ulaşmış olacak" dedi.

Akar, "Kış Geldi... Suriye İçin Bir Ekmek, Bir Battaniye" kampanyası kapsamında Toprak Mahsulleri Ofisi'nin (TMO) temin ettiği 25 tır unun, Türk Kızılayı aracılığıyla Suriye'ye gönderilmesi dolayısıyla düzenlenen törende, yerlerinden, yurtlarından edildikleri, can ve mal emniyetini sağlayamadıkları için 150 bine yakın Suriye vatandaşının yaklaşık 2 yıldan beri Suriye sınırında kurulan kamplarda misafir edildiğini belirtti.

Türk milletinin misafirperverliğini, Türk insanının Allah rızası için tanrı misafiri olarak kabul ettiği insanlara karşı göstermeye gayret ettiklerini ifade eden Akar, "Bu konuda bütün misafirperverliği ve bütün ev sahipliğini Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti yapmaktadır. Bunun yanında biz Türk Kızılayı olarak, devletimizin yanında yardımcı rol oynamaktan ve bu çorbada bizim de tuzumuz bulunmasından dolayı son derece mutluyuz ve memnunuz" dedi.

Meselenin, Türkiye'ye sığınan misafirleri ağırlamakla bitmediğini anlatan Akar, şunları kaydetti:

"Suriye'nin içerisinde savaştan dolayı gıda maddeleri ikmal yolları kesildiğinden, can ve mal emniyeti kalmadığından dolayı Suriye vatandaşlarının hepsi bir açlık tehlikesi altındadır. Her türlü malzeme ve insani yardıma ihtiyaç duymaktadırlar. Bizler Türk insanları olarak yanı başımızda böyle muhtaç bir halk, böyle muhtaç bir millet varken, inancımız gereği rahat olamıyoruz. Dolayısıyla bu aynı hassasiyeti başta Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan ve tüm Bakanlar Kurulu da hissetti.

Türkiye'de ağırlanan ve bütün ihtiyaçları devletimiz tarafından karşılanan misafirler yanında, meydana gelen olaylarda açlık ve yokluk çeken çocuklara, bebeklere, insani yardım malzemesi göndermeye karar verdik. Bu bakımdan sınır dışı ötesinde operasyon yapma kabiliyeti olan ve deneyimi olan Türk Kızılay'ını seçmesinden dolayı Hükümete huzurlarınızda şükranlarımızı sunuyoruz ve afete uğramış insanlara yardım göndermesi açısından yardıma muhtaç insanlar adına Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'ne tekrar teşekkür ediyoruz."

"Bugün burada 38 bin ton unun ilk partisini yola çıkaracağız, 625 ton, 25 tırlık bir konvoyu yola vuracağız" diyen Akar, buradan hareket edecek tırlardaki unların, Akçakale, Hatay, Kilis, Karkamış ve Ceylanpınar sınır kapılarında Türk Kızılayı tarafından Suriye vatandaşlarına teslim edileceğini bildirdi.

-Türk milletinin merhamet eli-

Türkiye Cumhuriyeti'nin bağışladığı buğday, un ve insani yardım malzemelerinin Suriye'nin en ücra köşesine kadar ulaştırıldığını anımsatan Akar, sözlerini şöyle tamamladı:

"Bundan böyle de özellikle en birinci yardım malzemesi olan gıda malzemesi olan unlar ve diğer ilaç, bebek maması, kadın ihtiyaç malzemeleri gibi malzemeler Halep'e hatta Şam'a kadar ulaştırılmaktadır. İnşallah Türk Kızılayı olarak önümüzdeki 1,5 ay içerisinde bu 50 bin ton buğdayı değerlendirerek Suriye'nin en iç noktalarına kadar ulaştırmaya gayret edeceğiz. Artık Suriye'de bebekler, kadınlar, muhtaçlar, açlıktan ölmeyecekler, soğuktan titremeyecekler. Çünkü Türk milletinin merhamet eli, devletimiz ve Türk Kızılayı vasıtasıyla Suriye vatandaşlarına ulaşmış olacak."

-Koordinatör Vali Veysel Dalmaz

Koordinatör Vali Veysel Dalmaz da, Suriye'de çok sıkıntılar yaşandığını belirtti. Suriyeliler'e kucak açan Türk insanına teşekkür eden Dalmaz, Suriye'den gelişi durdurmanın, Suriye insanını kendi köyünde, beldesinde tutmanın bir yolunun da oraya insani yardım götürebilmek olduğunu ifade etti.

"Şimdiye kadar sivil toplum örgütlerimiz, devletimizin eksikliğini hissettirmeden Suriye'nin her köşesine yardım götürdüler" diyen Dalmaz, "Sayın Başbakanımızın talimatıyla bu kısmi karşılanan ihtiyaç, artık külli olarak karşılanacak bir duruma geldi. Bugün tırlarla beraber yurdumuzun değişik kapılarından Suriye içlerine, bizim insanımızın yardımını öbür tarafta, komşu insanımıza ulaştırıyoruz. Bu gerçekten büyük bir mutluluktur. Alan el değil, veren el olmak gerçekten güzel bir şey ifadelerini kullandı.

Bugün yapılacak yardımların ileride çok büyük fırsatlar olarak Türk insanının önüne geleceğini dile getiren Dalmaz, herkesin bunun farkında olması gerektiğini belirtti.

Yardımların, komşu Suriye insanının "kendi vatanında muhtaç olmaması için" yapıldığı aktaran Dalmaz, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Ancak şunu da özellikle belirtmek istiyorum. Bu karda kışta, kıyamette, yalın ayak, sırtında kışlık bir elbise olmadan Hama'dan Humus'tan insanlar, sınırlardan tehlikeleri göze alarak bizim ülkemize sığınma durumunda kalıyorlarsa, bunu da Türk milleti olarak çok iyi düşünmemiz lazım. Yanlış algılarımızı ortadan kaldırmamız gerekiyor. 'Bu kadar, ilimizde, ilçemizde, ülkemizde aç, açıkta varken biz niye yardım ediyoruz' diye yanlış algılama içinde olanlara da özellikle seslenmek istiyorum. O insanlar mecbur olmasalardı, bu kışta kıyamette niye gelsinler. Evet, gelenler Türk insanının yardım severliğiyle karşı karşıyalar. Onların bu şefkat kanatları altındalar ve emin olsunlar inşallah öbür tarafta barış ve sükun olduğu zaman onlar memleketlerine yine başı dik olarak gidecekler. Ama unutmadıkları bir şey olacak, Türk insanının yardım severliği olacak."

-Vali Erdal Ata'nın konuşması

Gaziantep Valisi Erdal Ata ise 2 yıldan beri komşu ülke Suriye'de bir insanlık dramı yaşandığını ve bugüne kadar 60 bin civarında sivilin hayatını kaybettiğini, on binlercesinin yaralandığını ve yüz binlercesinin de gördükleri zulüm nedeniyle ülkelerini terk etmek zorunda kaldıklarını ifade etti.

Türkiye'deki kamplarda 150 binin üzerinde Suriyeli'nin barındığını anımsatan Ata, kamp dışında da en az yüz bine yakın Suriyeli'nin kendi imkanlarıyla hayatlarını idame ettirdiklerini kaydetti.

Kamplarda kalan Suriyelilerin her türlü ihtiyacının devlet tarafından karşılandığını ancak kamp dışında kalanların ihtiyaçlarının ise vatandaşlar ve başta belediyeler olmak üzere sivil toplum kuruluşları tarafından giderildiğini vurgulayan Ata, "Biz, sadece ilimizdeki veya ülkemizdeki Suriyeli kardeşlerimize yardım yapmakla yetinmiyoruz. Suriye'de zulüm altında kalan, bir çok insani ihtiyaçlarını karşılamaktan yoksun olan kardeşlerimizin ihtiyaçlarını da kendi ülkelerinde karşılamanın çaresine bakıyoruz" diye konuştu.

Konuşmaların ardından, Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) tarafından temin edilen ve teslimatı Kızılay tarafından gerçekleştirilecek yaklaşık 625 ton ekmeklik unun yüklendiği 25 tır, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker ve protokol üyelerinin katıldığı törenin ardından Suriye'ye gönderildi.

Ayrıca çoğunluğunu Keçiören Belediyesi'nin temin ettiği battaniye, giysi ve gıdadan oluşan bir tır dolusu yardım da diğer tırlarla birlikte yola çıktı. Yardımlara vatandaşların da destek verdiği belirtildi.

Türk Kızılayı, Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) ve Türkiye Diyanet Vakfı (TDV) tarafından başlatılan, yüzlerce sivil toplum kuruluşu tarafından desteklenen kampanyaya, Türkiye ilk etapta 50 bin ton buğdaydan elde edilen 35 bin ton un yardımı ile destek vermişti.

(Bitti)

Muhabir: Orhan Çiçek / Ahmet Caner Baysal