BOLU (CİHAN)- Kuruluğun vücudun her yerinde görülmekle birlikte kendini en çok kol ve bacaklarda hissettirdiğini belirten Gözübüyük, "Yüzümüz soğuk havada kızarabilir. Daha çok tahrişe açık olabilir. Atkı, bere, şapka kullanarak yüzümüzü daha fazla koruyacak vaziyete getirmeliyiz. Aynı zamanda kışın da güneş kuruyucu krem kullanmaya devam etmeliyiz. Çünkü kışın kardan da ultraviyole ışınlarından cildimiz etkilenebilir. Cilt tahrişi, cilt alerjisi, kuruluk olduğu için daha kolay oluşacaktır. O yüzden sık sık nemlendirici kullanmalıyız. Sıcak duş almaktan kaçınmalıyız. Sıcak duş cildimizi kurutuyor, aynı zamanda kireçli olduğu için cildin kuruması artabilir. Sıcak duştan sonra çok kireçli bir su varsa tatlı bir su ile üzerimize bir tas su dökerek kireci üzerimizden atabiliriz. Peşine cildimize nemlendirici sürebiliriz, o da cildimizi uzun süre koruyacaktır.” diye konuştu.
KALORİFER KENARINA SU KOYMAK ÖNEMLİ
Kalorifer kenarına su koymanın cilt kuruluğunu azalttığını belirten Ayşegül Sema Gözübüyük, şöyle devam etti: "Ellerde çatlama çok olabilir. Ellerde çatlama için sürekli nemlendiricimizi kullanmalıyız. Bunun için özel nemlendiriciler de var. Dudaklarımız çok kuruyabilir. Dudaklarımız kuruduğu için nemlendirici dudak kremlerini kullanmak çok önemli. Artı dudağımızı yalamamalıyız, yalamak da cilt tahrişini arttırır. Bol su tüketmeliyiz. Kış ayları ile birlikte çocuklarımıza da dikkat etmeliyiz. Çocuklarımız için özel nemlendiriciler var onların kullanımı uygun olabilir. Çocuklarımızın cildine zeytinyağı ile masaj yapabiliriz ve nemlenmesini sağlayabiliriz. Kışın saç yıkama sayısı azaldığı için çok fazla sorun olmayacaktır. Sıcak fönü çok fazla tercih etmemeliyiz. Saçlarımızı uzaktan kurutmak saçımızın sağlığını korumaya yardımcı olacaktır. Ya da yavaş yavaş kurumaya terk etmeliyiz."