Kısır erkeklere baba olma şansı

Tüp bebek tedavisinde yeni bir uygulama olan Mikro-Tese yöntemi sayesinde menisinde hiç spermi olmayan erkekler de baba olma şansını yakalayabiliyor...

Dünyada son birkaç yıldır, ülkemizde ise henüz yeni uygulanmaya başlanan Mikro-Tese yöntemi ile özellikle kanallarda tıkanıklık olmayan azosperm vakaları da artık çocuk sahibi olabiliyor! Klasik Tese uygulamasının bir üst tedavi aşaması olan Mikro-Tese yöntemi çocuk sahibi olması imkansız görünen ağır erkek infertilitesi (kısırlığı) vakalarına baba olabilme şansı tanıyor. Başarı oranı oldukça yüksek olan bu yöntemin erkek cinsel sağlığına da hiçbir olumsuz etkisi yok. Klasik Tese yönteminin işe yaramadığı durumlarda uygulanan Mikro-Tese yöntemi ile canlı sperm bulunuyor ve elde edilen spermler ile mikroenjeksiyon tipi tüp bebek uygulaması yapılarak başarılı sonuçlar alınıyor.

Reklam
Reklam

Mikro-Tese hakkında merak edilen soruları ise şöyle sıralayabiliriz...

Kanallarında tıkanıklık olmayan azosperm nedir? Menisinde hiç canlı sperm bulunmayan ağır erkek infertilitesi vakasına azosperm denilir. Azosperm vakasının bir türü olan Non-Obstructive Azospermia ise üreme kanallarında tıkanıklık olmayan tipine denir.

Mikro-Tese nedir? Mikro-Tese; ağır erkek kısırlığı tedavisinde uygulanan yeni bir cerrahi yöntemdir. Özellikle üreme kanallarında tıkanıklık olmayan azosperm durumunda sperm elde etmek için uygulanan bir cerrahi yöntemdir. Mikro-Tese yöntemi mikroskop altında yapılmaktadır. Erkek kısırlığı tedavisinde üreme kanallarında tıkanıklık olmayan azosperm vakaları için uygulanan bu yeni yöntem, çocuk sahibi olmak isteyen çiftlere yeni bir kapı açıyor.

Mikro-Tese işlemi nasıl yapılıyor?
Mikro-Tese ayakta tedavisi mümkün olan lokal ya da genel anestezi ile mikroskop altında yapılan cerrahi bir işlemdir. Operasyonun mikroskop altında yapılması, testislerde sperm içeren bölgelerin tanımlanmasını, sperm kanallarının belirlenmesini ve bu bölgelerden direkt olarak sperm çıkarılmasını sağlamaktadır. Bu hastalardan mikro cerrahi ile sperm elde ediliyor. Bu yöntemle elde edilen spermler, eşlerinden alınan yumurtalara enjekte edilerek (mikroenjeksiyon tipi tüp bebek) bu çiftlerin sağlıklı çocuk sahibi olabilmeleri sağlanıyor.

Reklam
Reklam

Mikro-Tese'nin klasik Tese'den farkı nedir?
Klasik Tese yöntemi üreme kanallarında herhangi bir tıkanıklık bulunmayan azosperm vakalarında her zaman başarılı sonuçlar vermemektedir. Tese uygulamasından daha ileri bir yöntem olan Mikro-Tese işlemi ise üreme kanallarında tıkanıklık olmayan azosperm vakalarında sperm bulma oranını yükseltmektedir. Mikro-Tese işlemi, erkeğe bağlı infertilite alanında özellikle mikroenjeksiyon tipi tüp bebek tedavisinde gelinen en son gelişmedir.

Mikro-Tese yönteminin başarı oranı nedir?
Yapılan araştırmalar göstermiştir ki; özellikle üreme kanallarında tıkanıklık olmayan azosperm vakalar (non-obstructive azospermia), genel azosperm vakaların %40-60'ını oluşturuyor. Bu grup özellikle Mikro-Tese işlemi için uygun olan gruptur. Bu grubun da Mikro-Tese işlemi ile %58'inden sperm elde edilmektedir.

Yapılan bir diğer araştırmaya göre de özellikle üreme kanallarında tıkanıklık olmayan azosperm vakalarında Mikro-Tese işlemi, klasik Tese işleminden daha başarılı sonuçlar vermiştir. Üreme kanallarında tıkanıklık olmayanların, klasik testis biyopsisi (TESE) işlemi ile yaklaşık olarak %20'sinden sperm elde edilirken Mikro-Tese işlemi ile %45'inden sperm elde edilmiştir. C

Reklam
Reklam

Cerrahi işlem sonrasında hasta ne zaman günlük yaşantısına dönmektedir?
Bu işlem, vakanın zorluğuna göre 1-4 saat içerisinde gerçekleşmektedir. Lokal anestezi ile işlem olduysa kısa bir süre sonra, genel anestezi altında yapıldıysa 1-2 saat sonra hasta ayağa kalkabilir ve birkaç gün içerisinde de normal günlük yaşantısına döner.

Seval Taşdemir