Kız Kardeşi Ile Sevgilisini Öldüren Ağabeyler, Hakim Karşısında 

- ADANA'da 10 yıl önce kız kardeşleri Gülşen Yüksel (28) ile erkek arkadaşı Oğuzhan Ekinci'yi (24) öldürdükleri iddiasıyla, 3 ağabeyin de aralarında bulunduğu 10'u tutuklu, 14 şüphelinin yargılanmasına başlandı. Ağabey Cengiz Yüksel, Ekinci'yi öldürdüğü suçlamasını kabul etmezken, kız kardeşinin ise yaşadığını öne sürdü. İddia üzerine mahkemeye heyeti, Gülşen Yüksel'in gelecek duruşmaya getirilmesini istedi.
2007 yılında annesine ait kuaförde çalışan Oğuzhan Ekinci, müşteri olarak gelen Gülşen Yüksel ile tanıştı. Çift arasında duygusal ilişki başlarken, genç kızın ağabeyleri bu ilişkiyi onaylamadı. Baskılara rağmen evlenmek istediklerini söyleyen Ekinci ile Yüksel, ortadan kayboldu. Olayla ilgili soruşturma başlatan polis ekipleri, Oğuzhan Ekinci ile Gülşen Yüksel'e ulaşamadı.
Faili meçhul kalan dosyayı yeniden ele alan polis, ihbar mektuplarını da değerlendirip genç kızın 3 ağabeyinin de aralarında bulunduğu 14 kişiyi gözaltına aldı. Şüphelilerden Bülent Akyüz'ün göstermesi sonucu Oğuzhan Ekinci'nin cesedi Mersin'in Silifke İlçesi'nde dağlık alanda gömülü bulundu. Üzerine beton dökülerek izleri yok edilmeye çalışılan ceset, Cinayet Büro dedektifleri tarafından çıkartıldı. Genç kızın ağabeyleri Cengiz (53), Muhammet Ali (47) ve Bülent Yüksel (49) ile 7 arkadaşı tutuklanırken, 4 şüpheli tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Yapılan araştırmada özel bir üniversitede öğrenci olan Gülşen Yüksel'in derslerine devam etmediği, nüfus kayıt sisteminde adresi olmadığı ve 10 yıldan beri de sağlık hizmetlerinden yararlanmadığı belirlendi. Savcı, Gülşen Yüksel'in de ağabeyleri tarafından öldürülüp cesedinin bir şekilde yok edildiğini vurguladı.
'BEN ÖLDÜRMEDİM'
Cengiz, eşi Emine, kardeşleri Muhammet ve Bülent Yüksel, kardeşi öldürme ve canavarca hisle eziyet çektirerek öldürme suçlarından 2'şer kez ağırlaştırılmış müebbet, diğer 10 şüpheli ise Oğuzhan Ekinci'yi öldürmek suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle Adana 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde hakim karşısına çıktı. Suçlamaları kabul etmeyen Cengiz Yüksel, kız kardeşi ile Oğuzhan Ekinci'yi bir restoranda tesadüfen gördüğünü öne sürerek savunmasında şunları söyledi:
"Yanlarındaki masaya oturdum. Kardeşim beni görünce donup, kaldı. Yanlarına gidip 'Afiyet olsun' dedim. Konuşmak için 'Kalkalım' dedim. Çocuğa da 'Hareket edersen seni vururum' dedim. Oğuzhan'ı birkaç evden sonra Kemal'in evine götürdük. Oğuzhan'a kız kardeşimle neden ilgilendiğini sordum. Doğruları söylemesi için de birkaç kez dövdüm. Oğuzhan'ın yaşamını yitirdiği gün ise Mersin'e gitmiştim. Evden ayrılırken Bülent ve Hüseyin'e çocuğa karışmamalarını söyledim. Hüseyin Yücel telefonla aradı, 'Bu gidici' dedi. 'Dövmeyin geliyorum' dedim. Yoldayken aile doktorumuzu aradım, 'Bir arkadaş kaza yaptı bakar mısın?' dedim. Doktor geldi, 'Bu ölür, acil hastaneye kaldırın' dedi. Ben tekrar arayıp 'Götürün hastane önüne bırakın' dedim. Canlı kalması benim işime yarardı. Adana'ya girmeden, telefonla beni arayıp, 'Dayı bu gitti' dediler. Eve girdiğimde Oğuzhan ölmüştü. Bülent Yücel, 'Gider cezasını yatarım dayı. Sen bu işe karışma dayı hallederiz' dedi. Nereye gömüldüğünü bilmiyorum. Gömüldüğü yeri de cezaevindeyken televizyondan öğrendim. Attığım tokat ve tekmenin cezasına razıyım."
'KARDEŞİM YAŞIYOR'
Mahkeme başkanının Gülşen Yüksel'in nerede olduğunu sorması üzerine ise Cengiz Yüksel, kız kardeşinin yaşadığını belirterek, "Kız kardeşimi niye öldüreyim? Namussuzluk yapmamış benim kardeşim, kardeşime namussuzluk yapılmış. Kız kardeşimin ölmediğini aileden bilen yok. Telefonunu elinden aldım. Başımıza ne geldiyse bu sanal ortam yüzünden geldi. Kendisi geldiğinde her şeyi anlatacak" dedi.
Oğuzhan Ekinci'nin cesedinin gömülü olduğu yeri polise gösteren Bülent Akyüz ise olay tarihinde Cengiz Yüksel'in şoförlüğünü yaptığını anlatarak, "Eve geldiğimde Oğuzhan ölmüştü. Başında Muhammet Ulus ve Muhammet Ali Yüksel vardı. Muhammet Ulus'a ne olduğunu sorduğumda eliyle Muhammet Ali'yi göstererek, 'Eliyle boğup öldürdü' dedi. Sonra Cengiz geldi, 'Bir çocuğa sahip çıkamadınız. Bu iş burada kapanacak, kim konuşursa eşi ve ailesiyle vedalaşsın' diye tehdit etti. Daha sonra cesedi götürüp Silifke'de gömdük" diye savunma yaptı.
Mahkeme heyeti, sanıklardan Bülent Yüksel ile Özkan Ahagündüz'ün tahliyesi, diğer sanıkların ise tutukluk halinin devamına karar verdi. Kayıp olması nedeniyle öldürüldüğünden şüphelenilen Gülşen Yüksel'in yaşadığının iddia edilmesi üzerine, kadının gelecek duruşmaya getirilmesini isteyen mahkeme heyeti, duruşmayı erteledi.