Kızılırmak'ın suyu 'sağlıksız' çıktı

İnşaat Mühendisleri Odası, Kimya Mühendisleri Odası, Çevre Mühendisleri Odası, tahlil sonuçlarına göre Kızılırmak-Kesikköprü suyunun, sülfat, sodyum ve klorür miktarı açısından Dünya Sağlık Örgütü ve Sağlık Bakanlığı'nın belirlediği sınırların üstünde olduğunu bildirdi.

İnşaat, Kimya ve Çevre Mühendisleri Odası ile Tabip Odası temsilcilerinin katılımıyla yapılan basın açıklamasında, Kızılırmak'tan gelecek suyun Ankara için hem insan sağlığı hem de ekonomik açıdan sıkıntılar yaratacağı belirtildi.

KESİKKÖPRÜ SUYU TAHLİL EDİLDİ
Konuyla ilgili meslek örgütleri, Ankara'nın su sıkıntısını gidermek üzere kente getirilecek Kızılırmak-Kesiköprü suyundan alınan numuneleri ODTÜ Çevre Mühendisliği Bölümü'nde tahlil ettirdi. Tahlil sonucunda, suda bulunan sülfat, sodyum ve klorür miktarının, Dünya Sağlık Örgütü ve Sağlık Bakanlığı'nın belirlediği sınırların üstünde olduğu belirlendi.
Sudaki bu yüksek değerlerin, İvedik arıtma tesislerinde kullanılan teknoloji ile aşağı çekilemeyeceğini ifade eden meslek örgütleri, suyun, başta hamile kadınlar ve bebekler olmak üzere sağlık açısından tehdit oluşturacak düzeyde olduğu uyarısını yaptı.

Reklam
Reklam

Açıklamada, "Ankara'da su sorunu ile ortaya çıkan ph değişimleri, biyolojik ve kimyasal kirlilik sorunları, kriz yönetimi anlayışıyla ele alınmalıdır" denildi.
Ankara Tabip Odası Başkanı Önder Okay da Sağlık Bakanlığı'ndan ishal raporu istediklerini ve istatistiki verileri beklediklerini ifade ederek "Sağlık Bakanlığı, Kızılırmak suyu ile ilgili olumlu ya da olumsuz bir açıklama da yapmalıdır, ayrıca ishal vakaları ile ilgili raporları hem bizimle hem de kamuoyuyla paylaşmalıdır ki bizler de bu veriler hakkında bilimsel yorum yapabilelim" şeklinde konuştu.

"SUYUN MALİYETİ FATURAYA YANSIYACAK"
Meslek odaları, açıklamalarında Kızılırmak'tan gelecek suyun maliyetinin 500 milyon YTL'yi bulacağını ve bu rakamın da su faturalarına yansımasının kaçınılmaz olduğu savundu. Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek'i, Ankara'yı "suyundan altyapısına kadar büyük bir köye" çevirmekle eleştiren odaların temsilcileri, Gökçek'in yöntemlerine, "padişah yönetimi" benzetmesi yaptı.

Reklam
Reklam

Kesikköprü projesinin yasal mevzuata uygun olmadığını savunan odalar, Ankara'da ortaya çıkan su sorununun kuraklıktan değil, kent yönetiminin demokrasi ve katılımcılıktan uzak, bilimsel yönetimi reddeden bir anlayışta olmasından kaynaklandığını savundu.