İstanbul, 30 Ocak (DHA) - Uluslararası vergi, denetim ve danışma firması KPMG’nin son araştırması, ilaç sektöründe artan sayıda ilaç ve tıbbi cihaz şirketinin, özellikle diyabet ve onkoloji alanlarında teknoloji şirketleriyle ortaklık ya da birleşme yoluna gittiğini ortaya koydu.
KPMG’nin hazırladığı ve ilaç sektöründe değişen eğilimleri incelediği “Pharma 2030” raporunda, ilaç sektöründe gelecek 10 yılda yaşanacak öngörüler kapsamında her geçen gün daha fazla ilaç ve tıbbi cihaz şirketinin, sektördeki değişim dalgasına uyum sağlayabilmek için teknoloji işletmeleriyle ortaklığa gitme yolunu tercih ettiği görülüyor. Rapora göre, teknoloji firmalarıyla ortaklık ya da birleşme yolunu seçen ilaç şirketleri özelikle diyabet ve onkoloji alanlarında faaliyet gösteriyor.
KPMG Türkiye İlaç ve Sağlık Sektör Lideri Hakan Orhan, ilaç firmalarının iki büyük değişim dalgasının sektörlerinde oluşturduğu etkiyi kabul etmeye başladığını söyledi. Orhan, şu değerlendirmeleri yaptı:
“Fiyatlandırmadaki aşağı yönlü baskı ile önleme, teşhis ve gerçek sağaltıma doğru geçiş, ilaç sektöründeki kurulu düzeni tehdit ediyor. Bu değişimler aynı zamanda yeni rekabet kapı aralayarak, şirketleri nerede ve kiminle rekabet ettiklerini yeniden düşünmeye yöneltiyor.”
Yeni alanlar ortaya çıkıyor
İlaç sektöründe yaşanan değişimin yıkıcı etkilerine karşın sektörde yeni alanlar da ortaya çıkıyor. Raporda söz konusu alanlar ilaç teknolojisi, genetik ve immünoterapi olarak adlandırılıyor.
İlaç teknolojisi kapsamında ilaç sektöründeki pek çok firma, önleme ve teşhise yönelik tedavi yöntemleri için teknoloji şirketleriyle işbirliği yapıyor. Bu alanda en fazla yazılım firmalarıyla ortaklıklar ön plana çıkıyor.
Raporda ayrıca bir diğer alan olan genetik alanında şirketlerin, gelecek 10 yılda gen düzenlemesinin nörolojik hastalıklar ve kanser gibi farklı rahatsızlıkların tedavisinde bir devrim niteliği taşıyacağını düşündüğü ve Alzheimer, Parkinson ve Huntington gibi nörolojik hastalıkları önlemeye yönelik tedaviler geliştirmeye çalıştığı belirtildi.
İmmünoterapi kapsamında ise teknolojinin, bağışıklık sisteminin etkinliğini artırmayı amaçlayan ve hedefe yönelik bir tedavi olan immünoterapiye de hız verdiği görülüyor. Rapora göre, sektördeki irili ufaklı pek çok şirket, tedavi ve önlemeye yönelik immünoterapi yöntemleri geliştirmeye odaklanıyor. İmmünoterapi daha çok kanser türlerinin tedavisinde kullanılsa da diyabet ve kardiyovasküler hastalıklarla Parkinson, MS gibi kronik rahatsızlıkların tedavisinde de uygulanması yönünde araştırmalar yapılıyor. (Fotoğraflı)