Kocadon: Bodrum'un Geleceğini Ranta Kurban Etmeyin

Yaşar ANTER/ BODRUM BODTO Başkanı Mahmut Kocadon, Bodrum'un geleceğine yapılan yatırımlara ve turizme yönelik, DHA muhabirine açıklamalarda bulundu. Bodrum'un hızla yükselen marka değerinin yanı sıra rantın da yükseldiğine dikkati çeken Kocadon, "Hızla ve geniş çaplı araştırmalar yapılmadan günü kurtarma ve ranta yönelik yapılan planlamalar, Bodrum'u uçurumun kenarına getirdi. Bodrumlular olarak yazın çok çalışır, kışın çok tartışırız. Bu Bodrum'un zenginliğidir, bunu böyle kabul etmek gerekir. 2014 yılına bakarsak, '2013 iyi geçti' diyebiliriz. Turizm ve turist sayısında küçük de olsa bir artış var. Bu sevindirici bir şey. 2008 yılında başlayan global kriz dünyanın her tarafını etkiledi. Türkiye'yi de etkiledi. Bodrum turizmini de etkiledi doğal olarak. Bodrum'da bir çok sektör darbe aldı. İnşaat, yat imalatı gibi. Ama artık krizleri geride bıraktık. Bodrum ekonomisi canlanmaya, milyar dolarlık yatırımlar akmaya başladı. Son zamanlarda, 'Rusya'daki ekonomik kriz turizmi etkiler mi?' diye bir soru var. Ben, çok etkileyeceğini zannetmiyorum. Tarımı etkiledi, maalesef. Rusya'ya konulan ambargo, tarımı etkilediği gibi inşallah turizmi etkilemez. Ruslar'ın yeniden tatil yapacakları ve Türkiye'yi de tercih edeceklerini tahmin ediyorum" dedi.
"ÜNİVERSİTE SINAVI MAYIS'A SONUNA KADAR YAPILMALI"
Türkiye'deki turizm sezonu ile gözönüne alınarak özellikle turist bölgeler düşünülerek okulların kapanma ve açılma tarihlerinin turizm sezonuna göre ayarlanması gerektiğini ifade eden Kocadon, "Eğitim sisteminin yaz sezonuna çok girmesi, maalesef yerli turizm hareketinde gecikmeye sebep oluyor. Geçen yıl Haziran'ın 22'sinde üniversite sınavları vardı. Bir hafta sonra tercihler, daha sonra da Ramazan ayı başladı. Neredeyse Temmuz sonuna kadar bunlarla geçti. Maalesef okullar tatil olmadan Türk halkı turizmi hatırlayamıyor. Biz bu konu ile ilgili makamlara defalarca görüş bildirdik. 'Üniversite sınavlarını Mayıs sonunda bitirelim' diye. Zaten sıcaklar başlayınca kimse ders çalışmıyor, bu bir gerçek. Hem Türkiye'nin hem de turistik yerlerin ekonomisi canlanmaya başlaması için bunu yapmalıyız" diye konuştu.
KAPANAN ŞİRKET SAYISI ARTTI
Bodrum'da geçen yıl toplam 855 işletme kurulurken 419'unun da kapandığını belirten Başkan Kocadon, "Bodrum batmadı. Bu olaya siyasi olarak değil, iş adamı olarak bakmak gerekiyor. Bu beyanatlardan sonra banka müdürleri ile görüştüm. 'Arkadaş sizler batan yerlere gelir misiniz?' diye sordum. Hiçbir banka ekonomisi batan bir beldeye gelerek şube açmaz. Düşünün Milas'ta neden 80 banka şubesi yok. Çünkü ekonomisi Bodrum kadar güçlü değil. Yatağan'da, Muğla'da bile 14-15 şube var. Bodrum, Muğla merkez ve ilçelerden çok daha büyük bir ekonomiye sahip olduğu için bankalar buraya geliyor" dedi.
"SADECE KENDİLERİNE DEĞİL BODRUM'A ZARAR VERİYORLAR"
Bodrum'da işyeri açıp, iflas eden bir çok yatırımcı olduğuna dikkati çeken Kocadon, "Bunlar Bodrum'un isminin cazibesine kapılarak geliyorlar. Yanlış yerlerde, yanlış zamanlarda işyerleri açıyorlar. Bodrum'a yatırımların doğru yönlendirilmesi amacıyla 'Sayılarla Bodrum" kitapçığı hazırladık. Bir çok işadamı ve bankacı bu kitapçığa bakarak hareket ediyorlar. 2006 yılında Türkiye'de ilk defa yapılmış bir işyeri envanter sayımı var. Türkiye'de bunu ilk defa yapıp, akademik sonuca da bağladık. Bunları okusunlar, körü körüne Bodrum'un cazibesine kapılıp, sadece marka değerine bakarak araştırmadan gelip, batmasın diye. Ancak, buna bakmadan gelenlerin yüzde 90'ı battı. İşte bu batanlar Bodrum uçurumun kenarındaymış gibi imaj veriyorlar. Hesap kitap yapmadan gelenler aslında Bodrum'a da zarar vermiş oluyorlar. O nedenle gelirken ciddi gelsinler ve fizibilite raporlarını yaparak gelsinler" dedi.
"BODRUM MEMURUN SÜRGÜN YERİ OLDU"
"Eskiden sürgün yeri Şarktı şimdi Bodrum oldu" diyen Kocadon, şunları söyledi:
"Memur arkadaşlar ile konuştuğumuzda hepsi muzdarip. Nasıl şark hizmeti varsa devlet bir de Bodrum hizmeti uygulaması için bütçe koyması lazım, memur ve işçi arkadaşlarımız için. Maalesef hizmet ile kaliteli hizmetin uyuşmadığı yerlerde bu problemi yaşıyoruz. Çok ağır olacak ama bazı işyerleri kazık atıyor. Sunduğu ürünün kalitesi ve hizmeti çok düşük, fiyatını da çok yüksek yapınca pahalılık oluşuyor. bu da memuru mağdur ediyor."
DENİZ TURİZMİNİN YÜZDE 90'NI MUĞLA KIYILARINDA YAPILIYOR
Türkiye'deki deniz turizminin yüzde 90-95'inin Muğla kıyılarında yapıldığını ve dünyaya 'mavi yolculuk' kavramını Bodrumlu denizcilerin tanıttığını dav vurgulayan Kocadon, "Bu tohumları Halikarnas Balıkçısı Cevat Şakir Kabaağaçlı ve arkadaşları ekti, bizler yaşatıyoruz. Şu an yatlarımızda, 8 bine yakın nitelikli kamaramız var, deniz yatağımız var. Bu çok büyük bir rakam. O nedenle Gökova ve çevresi Göcek ve etrafında devletin sahip olduğu yerlerin, lütfen turistik tesis adı altında tahsisi yapılmasın. Bırakın oralar deniz turizmine kalsın. Kara turizminde yeterince yatağımız var. Kara turizmindeki yataklarımızın daha nitelikli hale getirelim önce. Devlet yetkilileri bu koylarımızı tahsis edip, yapılaşmaya açmasın. Deniz turizmi, kara turizminden 6-7 kat daha fazla para getirir, bunu göz önüne almak lazım" dedi.