Kök hücre bağışı için farkındalık çağrısı

3.5 yaşındaki Öykü Arin Yazıcı’yla yeniden gündeme gelen lösemiye karşı farkındalık çağrıları gelmeye devam ediyor.

Geçen yıl 18.1 milyon yeni kanser vakası ortaya çıktı ve 9.6 milyon kişi kanser nedeniyle hayatını kaybetti. Yine Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre kanserin pençesine düşen çocuk sayısı ise 2018’de 300 bin oldu. Bu tablonun en dramatik kısmı ise gelişmiş ülkelerdeki çocukların yüzde 80’i kanserin pençesinden erken teşhis ve tedavi ile kurtulurken gelişmekte olan ülkelerde hayata tutunabilen çocuk sayısının sadece yüzde 20 olması. Üstelik çocukluk çağı kanserinin çok da pahalı olmayan ilaçlarla tedavi edilebilmesine rağmen. Çocukluk çağı kanserleri arasında en sık görüleni ise lösemi. Aslında uzmanlara göre löseminin en etkili ilacı farkındalık. Bazen erken teşhis edilememesi bazen de yeterli donör bulunamaması nedeniyle hayatının henüz başındaki çocukların yaşamını kaybetmesine neden olan lösemi, Türkiye’de 3.5 yaşındaki Öykü Arin Yazıcı ile tekrar gündeme geldi. Löseminin milyonda bir görülen saldırgan bir türüne yakalanan minik Öykü için başlatılan kampanya ile 3 ayda 150 bin kök hücre numunesi toplandı. Fakat Öykü gibi donör bekleyen binlerce çocuk daha var.

Reklam
Reklam

“BİNLERCE ÇOCUĞUN İLACI SADECE BİR FARKINDALIK“

Bu farkındalığa dikkat çekmek isteyen Tudors, CEO’su Yaşar Ayaydın’ın öncülüğünde harekete geçti ve tüm çalışanlarını kök hücre bağışına davet etti. Ayaydın’ın çağrısı sonrası 100’den fazla Tudors çalışanı Kızılay’a kök hücre bağışında bulundu.

Tudors CEO’su Yaşar Ayaydın farkındalık kampanyasını, “Öykü gibi löseminin pençesindeki binlerce çocuğun hayatı sadece bir ufak farkındalığa bağlı. Elbette her bireyin tek tek bunun çözümü konusunda farkındalığa sahip olması önemli. Fakat bizim gibi şirketlerin bu farkındalığa öncülük etmesi daha da önemli. Tek seferde yüzlerce çocuğa umut olabilecek farkındalığa ve kök hücre bağışına sektörümüzdeki diğer şirketleri de davet ediyoruz. ‘Haydi sen de elini uzat, kök hücre bağışında fark yarat’ diyoruz” sözleriyle özetledi.