Kök hücreden zenginleştirilmiş yağ enjeksiyonu, yağ dolgusu amacıyla kullanılmasının yanı sıra dokulardaki tahribatı onarma görevini de üstlenir. Estanbul Plastik Cerrahi Kurucusu Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanı Dr. Osman Şenel ; “klasik yağ enjeksiyonu işlemlerinden çok daha farklı bir uygulama olan kök hücreden zengin yağ enjeksiyonu uzun süre kalıcılık sağlamaktadır, hem lokal hem de genel anestezi altında gerçekleştirilebilen bu işlemde donör hastanın kendisidir” dedi.
Klasik yağ transferinde enjekte edilen yağ dokusu kendisini besleyemediği için el de edilen dolgunluk ve kalıcılık süresi kısadır ve kişiden kişiye değişir. Kök hücreden zenginleştirilmiş yağ dokusu ile transferde doku kendini besler, çoğalabilir, bu yüzden kalıcılık çok daha uzundur. Kök hücre elde etmek için ayrı bir yağ dokusu alınır. Özel işlemlerde geçirilerek kök hücre elde edilir. Saf yağ dokusu ve kök hücre ayrıştırılır. Planlanan yüz ve vücut bölgesine enjekte edilir. Yağ enjeksiyonu sonrası hastanın hastanede kalmasına gerek duyulmaz, aynı gün evine gidip istirahat edebilir. Hasarlı dokuları onarabilen kök hücrelerin yara ya da yanık izlerinin tedavisinde kullanılabildiği gibi kök hücreden zengin yağ enjeksiyonunun da sıklıkla yüz bölgesine uygulandığını belirten Dr. Osman Şenel; vücudun pek çok bölgesine enjeksiyon gerçekleşitirebilir; memede dolgun ve diri bir görünüm elde etmek, diz içinde dolgunluğu sağlayarak daha düz bacak görünümü oluşturmak, liposuction sonrası oluşan çökük deri dörünümünü düzeltmek, ellerdeki dirilik kaybını gidermek, popoya kalkık ve daha dolgun bir görünüm kazandırmak uygulama alanları içinde sıralandırılabilir” dedi.
NANO YAĞ ENJEKSİYONU
Yağ enjeksiyonları insanın kendi yağ dokusundan alınıp hazırlandıktan sonra belirli bölgelerde dolgu amacıyla kullanılan bir yöntemdir. Nano yağ enjeksiyonları en küçük iğnelerin bile ucundan geçebilecek hücre partikülleridir. Nano yağ enjeksiyonunda amaç belirli bir bölgede dolgu yapmak, hacim kazandırmak değildir. Özel yağ alma kanülleri ile yağ dokusu alınır. Alınan yağ dokusu mekanik olarak parçalanır. Parçalanma sonucu ortaya çıkan hücre sıvısı özel bir yöntem ile süzülür. Elde edilen hücre solüsyonu kök hücreden zengindir. Kolay ve ucuz bir şekilde elde edilen kök hücreden zengin hücre kokteyli, cildin gençleşmesi ve cilt kalitesinin arttırılması önceliğiyle kullanılır. Kök hücreden zengin nano yağ enjeksiyonu ince kırışıklıkların tedavisinde yüzde, boyunda, dekolte ve el üstünde çok başarılıdır. Birçok kişinin sorunu olan gözaltı morluk tedavisinde etkindir. Nano yağ enjeksiyonları tek başına veya klasik yağ enjeksiyonu ile bir arada kullanılabilmektedir. Hem lokal anestezi hem de genel anestezi altında gerçekleştirilebilen yağ enjeksiyonunda donör hastanın kendisidir. Yağ enjeksiyon işleminde herhangi bir yan etki olmadığını ve genellikle tek seans içinde uygulamanın tamamlanabildiğinin altını çizen Dr. Osman Şenel; vücudun yağ hücresi bakımından zengin olan bölgelerinden yağ hücreleri özel kanüller kullanılarak alınır. Ardından yağ hücrelerinin hava ile temas etmesi önlenecek şekilde enjeksiyona hazır olabilmesi için saflaştırır.’’ dedi.
NANO YAĞ ENJEKSİYONU İLE İNCE KIRIŞIKLIKLARIN GÖRÜNÜMÜNÜ TAMAMEN YOK EDEBİLMEK MÜMKÜN…
Yaşın ilerlemesiyle ve çeşitli çevresel faktörlerin etkisiyle kırışıklıklar belirmeye başlar. Ameliyatsız çözümler, cerrahi girişimler, dolgu ve botoks gibi pek çok uygulamalar kırışıklıkların giderilmesi açısından tedavi yolu olarak tercih edilmektedir. Nano yağ enjeksiyonu vücudun tüm bölgelerinde olduğu gibi ciltte oluşan kırışıklıkların giderilmesinde de en etkili ve en uzun süre kalıcılığı sağlayan yöntem olarak nitelendirilmektedir. Nano yağ enjeksiyonu ile özellikle ince kırışıklıların görünümünü azaltılır, derin kırışıklıkların görünümünde ise yararlıdır diyen Dr. Osman Şenel; sadece tek bir seans şeklinde yapılan uygulama ile yüzdeki kırışıklık görünümünün %70’kadar olan bölümünü ortadan kaldırmak mümkün. Yaşlanma ile birlikte meydana gelen hacim kayıplarını gidermek adına da nano yağ enjeksiyonu ve klasik yağ enjeksiyonunun bir arada kullanılması başarılı bir tekniktir. Yanak, alın, çene ve yüzün diğer bölgelerine de kolaylıkla uygulanabilmekte ve son derece doğal bir yüz görünümü elde etmekteyiz” şeklinde ifade etti.