Olay, 12 Temmuz 2017’de Mimar Sinan Mahallesi’nde meydana geldi. Apartmanda oturan Ali Yıldırım, asansör kullanımı, çamaşır asma gibi çeşitli nedenlerle sorun yaşadığı üst kat komşusu Miyase Gülsoy ile tartıştı. Ali Yıldırım, konuşmak için Miyase Gülsoy’un dairesine gitti. Burada Yıldırım ile Gülsoy arasında tartışma çıktı. Tartışmanın kavgaya dönüşmesi üzerine Ali Yıldırım, komşusu Gülsoy ile yanında bulunan akrabası Elif Akkaç’ı önce dövdü, ardından da meyve bıçağı ile bıçakladı.
İhbar üzerine adrese polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Dilinden ve vücudunun 10 yerinden bıçaklanan Miyase Gülsoy ile el ve kollarından yaralanan Elif Akkaç, Çorum Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Gözaltına alınan Yıldırım ise sevk edildiği adliyede çıkarıldığı mahkemece adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Tedavilerinin ardından 2 kadın taburcu oldu.
Ali Yıldırım hakkında ‘kasten yaralama’ suçundan dava açıldı. Çorum 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde davanın karar duruşması görüldü.
Ali Yıldırım, duruşmadaki savunmasında mahkeme hâkimine “Burada olduğum için çok pişmanım, utanıyorum, şeytanın tuzağına düştüm Hakim Bey. Olay günü elimde evimdeki su bidonlarını pazar arabasına koydum, asansörün önüne bıraktım, uzun süre beklememe rağmen asansör gelmedi. Bunun üzerine merdivenlerden indim, bahçede iki tane cevizim vardır, bunları aşılamak niyetindeydim. Miyase’nin kızlarını gördüm, asansörle oynamayın, kapısını açık bırakmayın, ben yaşlıyım merdivenlerden inip çıkıyorum dedim. Asansörün kapısını açık bırakmak hoş değil, böyle yapma dedim. Ayrıca hasta olduğumu da söyledim. Konuşmalar sürerken kavga çıktı. Miyase ve kızları bana saldırdı ben tek kaldım, beni yere düşürdüler. Ben dört bayanla boğuşmaya başladım, bu sırada elimde cevizleri aşılamak için kullanacağım bıçak vardı. Bu kargaşalıkta ne yaptığımı hatırlamıyorum, yere düşmüştüm, sizden af diliyorum. Hem kalp hastasıyım hem de böbrek hastasıyım. Beraatımı talep ediyorum” ifadelerini kullandı.
Miyase Gülsoy ise, “Oturduğum kattaki asansör sürekli takılıyordu. Yorgan dikerken yanımıza geldi ve ‘sen ne pis bir kadınsın kapıyı açık bırakmışsın’ dedi. Beni el sallayarak tehdit etti. 9 yaşındaki kızıma saldırdı, kızıma elleriyle şamar atmaya başladı. ‘Sen ne yapıyorsun Ali Amca’ diye ben yanına varınca, cebinden çakı bıçağını çıkarıp beni 11 yerimden bıçakladı. Bıçak darbesinin birisi dilimi kesti. Sanık bana bıçak sallarken, yolun sonuna geldik gibi söyler sarf ediyordu. Araya girenler olmasa sonum ne olurdu bilemiyorum. Şikayetçiyim” dedi.
Kavgayı ayırmaya çalışırken elinden yaralanan Elif Akkaç, da “Miyase’yi bıçak darbesiyle yere düşürdü. Sürekli Miyase’ye bıçak savurdu. ‘Dur kurban olayım yapma öldü’ diye bağırdım. Bunun üzerine bıçak savurmayı bıraktı, ben de mani olmaya çalışırken nasıl oldu anlamadım. Elimden yara aldım, fakat bu kez Ali, bıçağı bana savurdu. Göğsüme doğru hamle yaptı. Şu an sağ elim çalışmıyor” diye konuştu.
Savunmaların ardından mahkeme heyeti Ali Yıldırım’ı, Miyase Gülsoy’a yönelik eyleminden 7,5 yıl, Elif Akkaç’ı elinden yaraladığı gerekçesiyle de 5 bin TL para cezasına çaptırıldı.
Miyase Gülsoy’un avukatı Eşref Kaya karara itirazda bulunup, maddi ve manevi tazminat davası açacaklarını söyleyerek, “Müvekkilim 11 yerinden yaralamıştır. Müvekkilim bu nedenle hayati tehlike yaşamış, ameliyat olmuş üstelik engelli bir bayan ve bir ayağı sakattır. Yargılama süreci yaklaşık 4 yıl sürdü. Mahkeme adam öldürmeye teşebbüsle yaralama arasında değerlendirmiş ve adli tıp raporuna göre de sanığın eyleminin kasten yaralama olarak değerlendirerek 7,5 yıl hapisle cezalandırılmasına karar vermiştir. Bu süreçte sanık hiçbir şekilde tutuklu kalmamıştır. Müvekkilimi kurtarmaya çalışırken yanındaki arkadaşı da yaralanmıştır. Onun yarasının hafif olması nedeniyle para cezasıyla cezalandırılmıştır” ifadelerinde bulundu.
DHA