Kömür sobasıyla ısınanların, özellikle lodosun etkili olduğu günlerde karbonmonoksit zehirlenmelerine karşı bir dizi önlem almaları gerektiği bildirildi.
Edirne Belediyesi İtfaiye Müdürü Aydın Baskak, AA muhabirine yaptığı açıklamada, lodosun neden olduğu geri tepmeler sonucu yaşanan karbonmonoksit zehirlenmelerinin tehlikeli sonuçlar doğurabileceğini söyledi.
Lodos estiği günlerde, sobayı söndürüp yatmanın yapılacak en doğru adım olduğunu ifade eden Baskak, "Lodosun etkili olduğu gecelerde hava basıncı aşağıya doğru olduğu için, bacalar yukarıya doğru çekme yapmaz. Sobanın içindeki karbonmonoksit gazı da içeriye çökerek bizi uyku halinde yakalar. Bu gaz da sinir sistemini etkiler ve yavaş yavaş zehirlenmeye neden olur. Sobayı söndürüp yatmak olası zehirlenmeleri önler" dedi.
Sobayla ısınanların dikkat etmesi gereken bir başka önemli konunun da bacalarının bakımını yaptırmak olduğunu vurgulayan Baskak, temiz baca kullanımının, yakıt ve ısı tasarrufu sağlamasının yanında, çatı yangınlarının da önüne geçeceğini belirtti.
Baca yangınlarının öncelikli olarak bacalardaki çatlaklardan kaynaklandığını anlatan Baskak, şöyle konuştu:
"Isınmadan dolayı bacadaki kurumlar tutuşarak baca yangınlarını meydana getirir. Bacaların havalandırma deliklerine plastik kapak takarak görünümünün daha güzel olması düşünülüyor ama oraya düşen bir kıvılcım çevresini tutuşturarak yangına sebep olabiliyor. Bu tehlikenin önüne geçmek için sactan imal edilmiş kapaklardan tercih edilmesi lazım. Soba bacaları da 2 ayda bir temizlenmelidir. Çünkü hazneleri dardır ve çabuk dolar. Boruların daha sağlıklı kullanılması için ayda bir temizlenmesi gerekir. Soba ile baca arasında, kullandığımız yakıtın ısısının içeride tutulabilmesi için 8 boruluk mesafe olması gerekir. Yakıtın çıkardığı dumanı yakın mesafeden bacaya verirsek, sıcaklığı bacadan dışarıya atmış oluruz. Bu da bize ekonomik olarak zarar verir. Kalorifer bacaları da kış döneminde 2 defa temizlenmelidir."
-"Havalandırmaları kapatmak zehirlenmeyi getiriyor"-
Trakya Üniversitesi (TÜ) Tıp Fakültesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ahmet Yılmaz da karbonmonoksit zehirlenmelerinin, önlenebilir ölüm sebepleri arasında yer aldığını belirtti.
Karbonmonoksit gazının, havadan biraz daha ağır, renksiz ve kokusuz bir gaz olduğunu anlatan Yılmaz, "Bütün bu özellikleri fark edilmesini zorlaştırıyor. Bir diğer özelliği son derece zehirli bir gaz olması. Ortamda çok az bile olsa kana bağlandığı zaman çözülemiyor ve gittikçe yükselen bir grafik izliyor. Bu yönü zehirlenmelerin en önemli sebeplerinden biri. Zehrin gücü, oksijenden 300 kat daha fazla ve birikimsel bir yol izliyor" ifadesini kullandı.
Yılmaz, evlerde kullanılan katı yakıt sobalarının çok yoğun bir karbonmonoksit üreticisi olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
"Yanmanın sağlıklı, alevli olması temel güvenlik unsuru. Tasarruf tedbiri olsun diye genellikle kısık bir havalandırmayla havalandırma deliklerini kapatarak ekonomik olsun düşüncesi, çok yanlış bir amaçtır. Hatta gece yatarken sobaların arkasındaki baca bağlantılarını kapatan insanlar biliyoruz. Bu resmen ölüme davetiye çıkarmaktır. Yapılması gereken şey, sobanın içindeki yakıtın kor dökünceye kadar yanmasını bekleyip, ondan sonra kısmak, asla havalandırmasını kapatmamaktır."
Yılmaz, karbonmonoksit zehirlenmelerinde en önemli görevin, zehirlenen kişiyi ivedilikle bulunduğu ortamdan çıkarmak olduğunu kaydetti.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz