Konya Baro Başkanı Kayacan'dan, İstanbul Barosu'na kınama

Konya Baro Başkanı Fevzi Kayacan, İstanbul Barosu'nun, CMK'nın 250. Maddesi ile görevli ve yetkili 10. Ağır Ceza Mahkemesi duruşmasına müdahalesinin,

Konya Baro Başkanı Fevzi Kayacan, İstanbul Barosu'nun, CMK'nın 250. Maddesi ile görevli ve yetkili 10. Ağır Ceza Mahkemesi duruşmasına müdahalesinin, şaşırtıcı olmamakla birlikte esef ve kaygı verici olduğunu savundu.

Kayacan, yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye'de son yıllarda kamuya mal olmuş ve esasen Türk demokrasisi açısından yaşamsal önem taşıyan kimi davaların görüldüğünü, zaman zaman bu davaların kamuoyunda tartışma konusu yapıldığını bildirdi.

Yasalar çerçevesinde yapılan ve yapılacak olan bu tartışmaların yararlı olduğuna, demokrasiye ve hukuk uygulamalarına katkı vereceğine inandıklarını vurgulayan Kayacan, şunları kaydetti:

Reklam
Reklam

"Birleşmiş Milletler ve Adalet Bakanlığınca ortaklaşa düzenlenen Türkiye Barolar Birliği Başkanı ve birçok baro başkanının da katıldığı uluslararası toplantıyı basarak müdahale eden İstanbul Barosu'nun aynı müdahale anlayışı ve alışkanlığı ile 6 Nisan 2012 tarihinde CMK'nın 250. Maddesi ile görevli ve yetkili 10. Ağır Ceza Mahkemesi duruşmasına katılarak, duruşmaya müdahalesi şaşırtıcı olmamakla birlikte esef ve kaygı vericidir. Öncelikle ve önemle belirtmek isteriz ki, İstanbul Barosu Yönetim Kurulu adına Başkan Doç. Dr. Ümit Kocasakal tarafından verilen 6 Nisan 2012 tarihli dilekçede baroların, savunmanın, avukatın anlam ve önemi ile ilgili tespit ve değerlendirmeleri öteden beri tüm baro ve hukukçuların, daha birçok kişi ve kurumun da kabul ettiği tespit ve değerlendirmelerdir."

Davanın tarafı olmadığı halde mesleki kuruluş unvanı ile duruşmaya müdahale edilmesinin, yazı ve sözle tavsiye, telkin ve talimatlarda bulunulmasının ilgili Anayasa ihlalini ve yine 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 288. maddesinde yer alan adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs suçunu oluşturduğunu savunan Kayacan, şöyle devam etti:

Reklam
Reklam

"İstanbul Barosu Başkan ve yönetim kurulunun, mahkeme heyetine hitaben yazdığı 6 Nisan 2012 tarihli dilekçe ile verdiği emir, tavsiye ve talimatları 1136 sayılı Avukatlık Kanunu kapsamında barolara yüklenmiş bir görev değildir. Aksi halde her hukuk kuralının yanlış olduğu kanı ve iddiasında olan baroların görülmekte olan tüm davalara bu şekilde müdahale hakkı olduğu sonucu doğar ki, böyle bir anlayışın yerinde ve çağdaş olmadığı açıktır."

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

Anahtar Kelimeler: