İSTANBUL (İHA) - 17. Bölge Karayolları Müdür Yardımcısı Asım Öztürk, köprü ve viyadük gibi yapılarda düşünüldüğü gibi bir problem olmadığını belirterek, "Çelik köprülerde en önemli hadise korozyona karşı koruma hadisesidir. Bu konudaki çalışmaları yeteri kadar yaptığımızı düşünüyoruz" dedi.
ABD'nin Minnepolis kentinde önceki gün 9 kişinin ölümü 20 kişinin kaybolmasıyla sonuçlanan köprünün çökmesinin ardından 17. Bölge Karayolları Müdür Yardımcısı Asım Öztürk, İstanbul'daki köprü ve viyadüklerin son durumu ve çalışmalarla ilgili basın açıklaması yaptı. Boğaz Köprüsü'nde bulunan Karayolları binasında yapılan açıklamada Öztürk, 1999 yılında meydana gelen büyük Marmara depremleri, Kocaeli-Gölcük ve Bolu-Düzce depremlerinden sonra bölge müdürlüğünün yabancı uzmanların katılımıyla çeşitli çalışmalar yürüttüğünü söyledi. Yürütülen etüt sonuçlarıyla ilgili bilgi veren Öztürk, "Yürütülen etütler sonucunda fay hattı üzerinde kalan Arifiye ve Adapazarı köprüleri dışındaki köprü ve viyadüklerde kullanım dışı bırakılmalarını gerektirebilecek ciddi hasarların olmadığı tespit edilmiştir. Bir başka ifadeyle bu yapıların hiç birinde yıkılma riski söz konusu olmayıp, hala normal ve emniyetli koşullarda hizmetlerine devam etmektedirler" dedi.
"Marmara denizi tabanındaki aktif faylar üzerinde İstanbul'da yakın konumda meydana gelmesi olası şiddetli bir deprem dikkate alınarak bu şartlar yol ve yapıların (köprü-viyadük ve tünel) depreme karşı güçlendirilmelerine karar verilmiştir" diyen Öztürk, bunun için yabancı uzmanların Türkiye'ye geldiğini ve onlarla birlikte fizibilite çalışmaları yaptıklarını söyledi.
Bunların neticesinde hasar görmemesine rağmen büyük ulaşım askları üzerinde olan bu yapıların daha güvenli hale getirilmesi için yabancı uzmanlarla birlikte 1999 yılından itibaren ciddi çalışmalar yaptıklarını dile getiren Öztürk, "Bu çalışmaların büyük kısmını Japon hükümetiyle yaptık. En önemli yapılarımız Fatih, Boğaziçi Köprüsü viyadükler ve bunların güçlendirilmesi Japon kredisiyle yapılan çalışmalardır. 2009 yılı sonuna kadar güçlendirme çalışmalarını bitirmeyi amaçlıyoruz. Şöyle bir soru sorabilirsiniz? 'madem problem yoktu güçlendirme çalışmaları neden yapılıyor?' 25-30 yıllık yapılar o zaman ki deprem kriterleri ve şartlarına göre hazırlanmış yapılar. Tabi dünyada ve ülkemizde oluşan depremler sonucu şartlar değişti. Bir takım ilave kriterler konuldu. Biz de bu kriterlere göre bu yapılarımızı test ettiğimizde yapılarımızın tekrar güçlendirilmesi ve kuvvetlendirilmesi ihtiyacı doğuyor. Bu nedenle biz de bu yapılarımızı daha güvenlik hale getirmeyi planladık ve çalışmalarımıza devam ediyoruz" diye konuştu.
Öztürk, yapılarda düşüldüğü gibi herhangi bir problem olmadığının altını çizerek, "Kesinlikle söylemek mümkün o bakımdan bir endişeye gerek yok. diye ifade edebilirim. Amerika'daki köprünün neden yıkıldığı konusunu bilmek pek mümkün değil. Çok çeşitli sebepler olabilir. Bildiğim kadarıyla araştırılması devam ediyor. Biz Boğaziçi Köprüsü'nde boya çalışmaları ve korozyona karşı güçlendirme çalışmalarını 2 sene önce başlayarak bitirdik. Teknik çalışmasını bitirdik. Çelik köprülerde en önemli hadise korozyona karşı koruma hadisesidir. Biz de bunu yeteri kadar yaptığımızı düşünüyoruz" ifadelerini kullandı.
Öztürk, bir soru üzerine Boğaziçi Köprüsü'nün yaya trafiğine açılmasını konusunda toplantıların devam edildiğini dile getirdi.