ANTALYA (İHA) - Antalya'da yaşayan 29 yaşındaki Murat Kefeli, 3 yıl önce sağır oldu. İki kulağı duymayan ve dünyada sadece 52 kişinin yakalandığı nöropati hastalığına yakalanan Murat Kefeli, bir süre sonra da kör oldu. Dünyası tamamen kararan ve sessizliğe bürünen Kefeli, kendi hayatını anlattığı 'Anne Neden Ben?' isimli kitabı kaleme aldı.
Antalya'nın Belek ilçesinde yaşayan 29 yaşındaki Murat Kefeli, 3 yıl önce bir gecede duyma yetisini kaybetti. İstanbul ve Antalya'daki gittiği bütün doktorların psikolojik tanısı koyduğu ve bir gecede sessizliğe bürünen Kefeli, "Ben sorunumun fiziksel olduğunu düşünüyordum. Nöroloji, ortopedist ve psikiyatriler ile tedaviler gördüm.
Dışarıdaki sesleri duyuyordum ancak çözümleyemiyordum. Sesin nereden geldiğini farkedebiliyorum ancak anlayamıyorum. Bir süre sonra ellerim ve ayaklarım tutmaz oldu. Yemek için kullandığım kaşıkları bile kaldıramaz hale geldim. Birçok tahlile girdim ancak doktorlar bir hastalığa rastlayamadı" dedi. Bütün doktorların sorunun psikolojik olduğunu söylediğini anlatan Kefeli, sözlerine şöyle devam etti:
"Hatta gittiğim bir psikolog bana sürekli eloktroşok vererek el ve ayak hareketlerimin tekrar açılmasını sağladı. Ellerim ve ayaklarımın tekrar gücüne kazanması için doktorların deyimi ile 'İçimdeki diğer Murat'ı tekrar çıkartmak için tahtaları zımparalıyor, yerleri siliyordum. Hayallerim olan muhabirlik yapmak için duymam gerekiyordu. Ancak ben muhabirlik yapamayacağımı anlayınca bilgisayar programcılığına önem verdim. Bir süre sonra bilgisayarda çalışarak ve psikologumla yaptığım egzersiz sayesinde elimdeki ve ayağımdaki hissizlik duygusu gitti."
HASTALIK DÜNYADA SADECE 52 KİŞİ DE GÖRÜLÜYOR
Psikolojik tedavi görürken Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'nde kendisine nöropati hastalığı teşhisi konduğunu söyleyen Kefeli, bu hastalığın dünyada sadece 52 kişide bulunduğunu söyledi. Kulak ve gözün beyne giden sinir sistemlerinin kaybolmasıyla oluşan bu hastalık nedeniyle bir süre sonra görme yetisini kaybettiğini anlatan Kefeli, şöyle konuştu:
"Önce sağ gözüm yavaş yavaş karardı. Sol gözümün de kararacağını biliyordum. Tamaman kör olduğum gün 'Oh be' dedim. Çünkü tamamen kör olmayı beklemek kör olmaktan daha zor bir durum. Artık sağır ve görmüyordum. 8 ay odama kapandım, hiç çıkmadım. Bilgisayar programcılığı da yapamıyordum."
"AŞIK OLDUĞUM KIZIN HAYATINI KARARTMAYA HAKKIM YOK"
Yaşadıklarını bir kitapta toplamaya karar verdiğini söyleyen Kefeli, iletişim okuduğunu ve yazmayı çok sevdiğini söyledi. Sağır ve kör olunca insanın başka bir şey yapamadığını anlatan Kefeli, şöyle devam etti:
"Hayatımı bir kitapta topladım. Hayatım boyunca hiç üzmek istemediğim anne ve babamı sürekli üzdüm. Onları ağlattım. Bu nedenle kitabımın ismini 'Anne Neden Ben' diye koydum. Şu an bir kıza aşığım ancak benim durumum belli. O da beni seviyor ancak onun hayatını da karartmaya hakkım yok. Bundan sonra duygularım içimde yaşayacak. Ben başkalarını üzmek istemiyorum. Kitabım yakında basılacak. Bu kitabın ardından başkalarına muhtaç yaşamamak için yeni kitaplar yazmak istiyorum."
Avucuna el ile yazılan harfler ile iletişim kuran ve kör olmadan önce kendisinin yaptığı sinema koleksiyonundaki DVD filmleri hiç izleyemeyen Kefeli, "Benim hikayemi duyanlar lütfen ağlamasın. Kimse bana acımasın. Ben yaşamımdan mutluyum" ifadelerini kullandı.
"ÖLMEYE HAKKIMIZ YOK"
Yaşadıklarını gözyaşları içerisinde anlatan acılı anne Sadiye Kefeli ise, oğlunun gencecik yaşta bu hale geldiğini söyledi. "Oğlumun bana sevinçle, heyecanla, hayat dolu gözlerle bakmasını ve anneciğim demesini özledim" diyen Sadiye Kefeli, şunları ifade etti:
"Onun bize ihtiyacı var. Bizim ölmeye hakkımız yok. Biz ölürsek ona kim bakar? O bizim hiçbir zaman üzülmemizi istemedi. Bizim yanımızda hiç ağlamadı. Sürekli duygularını içine attı. O her şeyi anlıyor. Şu an ağladığımı bile hissediyor."