Korkmaz Olayında 6 Polis Tanık Karşısına Çıktı

Eskişehir'de Gezi Parkı eylemleri sırasında eli sopalı 5-6 kişinin saldırısı sonucu öldüğü iddia edilen üniversiteli Ali İsmail Korkmaz olayıyla ilgili yeni bir gelişme yaşandı. Sosyal medyada yayınlanan ve Korkmaz'ın ölümünde şüpheli olduğu iddia edilen 6 polis memuru için jandarmada tanık teşhisi yaptırıldı. İddiaya göre, tanıkların söz konusu polisleri teşhis edemediği öğrenildi.

Korkmaz'ın ölümüylü ilgili Eskişehir Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen soruşturma derinlemesine sürüyor. Korkmaz'ın ölümüyle ilgili iddiaların odağında olan emniyet mensupları için bugün tanık teşhisi yaptırıldı. Soruşturmayı yürüten savcının talebi üzerine Korkmaz'ı sopalarla döverek ölümüne neden olduğu idia edilen sivil giyimli kişilerin saptanması için olay günü bölgede görevli olan ve görüntüleri sosyal medyada da yayınlanan 6 polis bugün tanık karşısına çıkarıldı.

Sabah saatlerinde İl Jandarma Komutanlığı'na getirilen ve olay günü giydikleri elbiseleri üzerinde bulanan 6 polis memuru, tanıklarla farklı bölümlerde tutuldu. Polisler, daha sonra olay günü üzerlerinde olan elbiselerle tek tek bir odaya alındı. Olayı gördüğü iddia edilen tanıklar da bir odaya alınarak, Korkmaz'ı dövdüğü iddia edilen kişilerin bunlar olup olmadığı soruldu. Teşhis işlemlerine Korkmaz ailesinin avukatları da katıldı. Yapılan teşhis işlemi sonrasında tanıklar ve Korkmaz ailesinin avukatları jandarmadan ayrıldı. Tanıkların söz konusu polisleri teşhis edip edemediği konusunda ise herhangi bir açıklama yapılmadı. Ancak, alınan bilgiye göre, tanıkların söz konusu polisleri teşhis edemediği öğrenildi.

BU ZAMANA KADAR 40 CD İZLENDİ, 1 KİŞİ TUTUKLANDI

Konuyu yürüten savcı ile koordineli ve düzenli şekilde İl Jandarma Komutanlığı ile çalışma yapılırken, çeşitli kurumlara 52 adet müzekkere yazıldı. Olayla ilgili 15 kişinin ifadesi alındı, bilirkişi incelemeleri ise ayrı ayrı 3 kişi tarafından gerçekleştirildi. El konulan 40 CD izlendi, 3 hard disk üzerindeki incelemeler ise sürüyor.

Eskişehir'deki Gezi Parkı eylemlerinde üniversiteli Ali İsmail Korkmaz'ın ölümüyle ilgili gözaltına alındıktan sonra serbest bırakılan ve hakkında tutuklama kararı çıkarılan şüpheli Serkan K., adliyede karar yüzüne okunmasının ardından cezaevine gönderilmişti. A.Ö. isimli şahıs da gözaltına alınmış ve ifadesinin ardından serbest bırakılmıştı.

"BANA 5-6 KİŞİ VURMUŞTU"

Korkmaz, olaydan bir süre sonra Odunpazarı Polis Merkezi'ne giderek konuyla ilgili ifade vermişti. Olayın 3 Haziran gecesi saat 02.00 sıralarında, eski otogar arkasından evine gittiği sırada meydana geldiğini anlatan Korkmaz, o gece yaşadıklarını şöyle aktardı: "5-6 kişilik grup önüme geçerek ellerindeki sopalarla bana saldırdı. Kafama, sırtıma, bacaklarıma ve omuzuma vurdular. Ben yere düştükten sonra saldıranlar kaçtı. Evime gitmeye çalışırken 'Özbesin' isimli marketin orda arkadaşım Fırat Köse ile karşılaştım. Durumu, kuzenim Okan'a haber verdi. Fırat ve Ahmet isimli arkadaşımla Mavi Hastane'ye gittik. Gerekli tedavim yapıldı. Burada tomografi olmadığı için Yunus Emre Hastanesi'ne yönlendirdiler."

"BANA KİMLERİN VE NEDEN VURDUĞUNU BİLMİYORUM"

Burada tomografisinin çekildiğini, kolunu bandaja aldıklarını kaydeden Korkmaz, "Dün konuşma zorluğu yaşamıyordum. Bugün hatırlama zorluğu çekiyorum. Bir dişim olay nedeniyle sallanıyor, başım ağrıyor, konuşma zorluğu çekiyorum. Bana kimlerin neden vurduğunu bilmiyorum. Ancak şahıslar sivil kıyafetliydi. Şahısların küfür edip etmediğini de hatırlamıyorum. Bu şahıslardan davacıyım ve bulunmasını istiyorum." dedi. Tomografisi çekildi ve daha sonra evine gönderildi. Uyuduktan sonra fenalaşan Korkmaz, götürüldüğü Eskişehir Devlet Hastanesi'nde yapılan tetkiklerinde beyin kanaması geçirdiği belirlendi. Bunun üzerine Korkmaz, Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne gönderildi. Korkmaz, buradaki ilk tedavisinin ardından hemen beyin ameliyatına alındı. Durumdan haberdar edilen anne Emel Korkmaz ve baba Şahap Korkmaz ile avukat olan ağabeyi Gürkan Korkmaz, Eskişehir'e geldi. Bu arada, Korkmaz ailesinin, olayların çıktığı sırada oğullarını eylemlere katılmaması için sık sık uyardığı ve başına bir şeylerin gelebileceği konusunda telkinde bulunduğu öğrenildi.