Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Jeofizik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Toker, Van Gölü ile İran sınırı arasındaki bölgede çok yüksek kırılma alanları tespit ettiklerini belirterek, "Buraların deprem potansiyeli gelecek yüzyıllarda risk barındırmaya devam edecek" dedi.
Van’da oluşan depremler ve sonraki artçı şoklarla ilgili matematik modelleme yapan Van YYÜ Mühendislik Mimarlık Fakültesi Jeofizik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Toker, Van Gölü doğusunun yüksek oranda sismik risk barındırdığını keşfetti. Bölgede riskli alanları haritalayan Öğretim Üyesi Doç. Dr. Toker’ın çalışması dünyanın prestijli dergilerinden biri olan ‘Physics of the Earth and Planetary Interiors’ dergisinde yayımlandı.
İHA muhabirine konuşan Jeofizik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Toker, Van Gölü doğusunun depremselliği ve sismik risk analiziyle ilgili yaptıkları son çalışmalarda Van Gölü’nün doğusunun yüksek oranda sismik risk barındırdığını keşfettiklerini belirtti.
Van Gölü’nün doğusundan Erçek Gölü’nü de içerisine alabilecek şekilde yüksek sismik riske rastladıklarını ifade eden Doç. Dr. Mustafa Toker, "Bu çalışmamız da dünyanın prestijli dergilerinden biri olan ‘Physics of the Earth and Planetary Interiors’ dergisinde yayımlandı ve çok ilgi gördü. Van Gölü’nün doğusunda kuzey-güney hat boyunca Özalp’a kadarki bir alan içerisinde hatta bu doğuya doğru uzanan Başkale ve Saray ilçelerinden geçen fayı da katabiliriz. Bu alan içerisinde deprem üretebilen yüksek bir kırılma zonunu kırmızı noktalar halinde haritaladık. Buraların deprem potansiyelini gelecekte yüksek deprem üretebilecek, deprem potansiyelini saptamış ve yayınlamış olduk" dedi.
Gelecek yüzyıllarda bölgede tekrar 6 ve 6.5 büyüklüğünde yüksek oranda depremler görülebileceğini dile getiren Toker, "Tabi bu bugün ve yarın için değil, gelecek yüzyıllar içerisinde bu gerçekleşecek. Diğer taraftan hatırlanacağı üzere, Çaldıran fayı 7 büyüklüğünde bir deprem üretmişti. Van Gölü’nün kuzey doğusunda yer alan Çaldıran fayının hareketli olduğunu ve deprem üretme potansiyelinin yüksek olduğu, kırılma indeksi yüksek bir alan içerisinde bulunduğunu doğrulamış olduk. Dolayısıyla Van Gölü ile İran sınırı arasındaki bölgede çok yüksek kırılma alanı var. Buraların deprem potansiyeli gelecek yüzyıllarda risk barındırmaya devam edecek" diye konuştu. (İHA)