Koronavirüsle ilgili yeni bilgi: İlk bulgu deri döküntüsü olabilir

Sağlık Bilimleri Üniversitesi Öğretim Üyesi Dermatoloji Uzmanı Prof. Dr. Ülker Gül, yeni tip koronavirüsün çok çeşitli deri döküntüsüne neden olabileceğini belirterek, "Pandemi döneminde gözlenen her deri bulgusu için Kovid-19 hastalığı da akla gelmelidir. Kovid-19'un ilk bulgusu deri döküntüsü olabilir. Deri döküntüsü nedeni ile şüphelenilen hastalarda ateş, öksürük gibi ana bulgular olmasa bile PCR tetkiki yapılmalıdır." dedi.

Prof. Dr. Gül, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Kovid-19'un Dünya Sağlık Örgütü tarafından 11 Mart'ta pandemi olarak ilan edildiğini hatırlattı.

Kovid-19'lu hastaların üçte biri ila dörtte birinde deri döküntüsü ortaya çıktığını dile getiren Gül, enfeksiyonun hastalar arasında farklı seyir gösterdiğini söyledi.

Prof. Dr. Gül, bazı kişilerde hastalık bulguları gözlenirken, bazı kişilerde ise virüsü taşıdıkları halde hiçbir bulgu olmayabileceğini anlatarak, şunları kaydetti:

"Hastalık bulguları da hastadan hastaya farklılık gösterir. Bazı kişilerde hafif, bazı kişilerde çok ciddi bulgular olabilir. Bazen de hastalık bulguları varken teşhis için kullanılan testlerde bulgu gözlenmeyebilir. Sonuç olarak pandemi sürecinde deri döküntüsü ile muayeneye gelen kişiler taşıyıcı, süper bulaştırıcı, bulgusuz korona virüs hastası ya da bulgulu korona virüs hastası olabilir. Bu nedenler ile Kovid-19 hastalık bulguları olsun ya da olmasın, bu pandemi sürecinde ortaya çıkan her deri bulgusunda Kovid-19 akla gelmelidir."

Reklam
Reklam

KORONAVİRÜS BİRBİRİNDEN FARKLI GÖRÜNÜMDE DERİ DÖKÜNTÜSÜNE NEDEN OLABİLİR

Prof. Dr. Ülker Gül, koronavirüsün birbirinden farklı görünümde deri döküntüsüne neden olabileceğine işaret ederek, "En sık kırmızı renkli deri döküntüleridir. Bunların bir kısmı üzerine basınç uygulayınca solar, bazıları da solmayabilir. Kırmızı döküntüler vücutta çeşitli yaygınlıkta bulunabilir. Bazı hastalar ürtiker (kurdeşen) bulguları ile muayeneye gelebilirler. Ürtiker koronavirüs hastalığı bulunanların yüzde 2-4'ünde gözlenir. Ürtiker döküntüsü bir bölgede ya da yaygın olabilir." diye konuştu.

İçi su dolu küçük döküntülerin (veziküller) de koronavirüs enfeksiyonunda gözlenebileceğini aktaran Gül, şöyle devam etti:

"Bu bulgu Kovid-19 bulgusu gözlenmediği dönemde yüzde 15 oranında görülebilir. Kovid-19 bulguları bulunmadığı için, hastalık akla gelmeyebilir. Bazı hastalarda döküntüler uçuk hastalığına (herpes), bazı hastalarda da suçiçeği hastalığına benzeyebilir. Bir diğer önemli durum da koronavirüs hastalarında zona hastalığının görülme sıklığı artmıştır. Ayakta soğuk ısırmasına benzeyen kırmızımsı mor lekeler koronavirüs hastalığının önemli bulgularından biridir. Bulgular tek bir ayakta gözlenebileceği gibi; 2 ayakta ve hatta elde de görülebilir. Sıklıkla küçük bir leke gibi gözlenir, bazen yaygın da olabilir. Ayakta kırmızımsı mor lekeler çocuklarda ve gençlerde daha sıktır. Bu lekeler koronavirüs hastalık bulgularının gözlenmesinden 10 gün önce ortaya çıkar. Bu nedenle özellikle çocuk ya da gençlerde ayakta kırmızımsı mor lekeler gözlenince, Kovid-19 hastalığı akla gelmelidir."

Reklam
Reklam

Ayakta döküntü görülen bazı olgularda damarlarda pıhtılaşma (tromboz) görülebileceğini, nadiren kangren bile gelişebileceğini vurgulayan Prof. Dr. Gül, bu döküntüler dışında koronavirüs hastalığı olanlarda vaskülit, eritema multiforme, akut hemorajik ödem, Kawazaki hastalığı benzeri döküntüler, venöz tromboemboli gibi birçok hastalık da ortaya çıkabileceğini söyledi.

Prof. Dr. Ülker Gül, bazı hastalarda ağız içinde kırmızı leke, su dolu küçük keseciklerin olabileceğini dile getirerek, "Sonuç olarak, koronavirüs çok çeşitli deri döküntüsüne neden olabilir. Pandemi döneminde gözlenen her deri bulgusu için Kovid-19 hastalığı da akla gelmelidir. Kovid-19'un ilk bulgusu deri döküntüsü olabilir. Deri döküntüsü nedeni ile şüphelenilen hastalarda ateş, öksürük gibi ana bulgular olmasa bile PCR tetkiki yapılmalıdır." değerlendirmesinde bulundu.

(AA)