Küba polisi önde gelen muhalif eylemcilerden Oswaldo Paya’nın cenazesinin ardından çok sayıda muhalifi gözaltına aldı.
Polisin gözaltına aldığı kişiler arasında muhalif liderlerden Guillermo Farinas da bulunuyor.
Paya, geçtiğimiz Pazar günü bir trafik kazasında hayatını kaybetmiş, ertesi gün oğlu BBC’ye babasının aracının bilerek yoldan çıkarıldığına inandığını söylemişti.
Kübalı yetkililer kazaya sebep olan İspanyol asıllı sürücünün kontrolü kaybederek ağaca çarptığını ve hala polis tarafından sorgulanmakta olduğunu söylüyor.
Muhalifler cenaze töreninin yapıldığı kilisenin dışarısına yerleştirilmiş sivil kıyafetli polisler tarafından gözaltına alındı.
Ülkedeki siyasi tutukluların kötü koşullarına dikkat çekmek üzere açlık grevleri düzenleyen eylemci Guillermo Farinas, 2010 senesinde Avrupa Birliği’nin insan hakları ödülü Sakharov Prize’a layık görülmüştü. Aynı ödül 2002 senesinde Paya’ya verilmişti.
Gelen haberlere göre, Farinas, kilisede düzenlenen cenaze töreninin ardından mezarlığa gitmek üzere dışarı çıktığında diğer eylemcilerle beraber hükümet karşıtı slogan atarken tutuklandı.
Küba’nın ileri gelen insan hakları kampanyacılarından bazıları Paya’nın ölümüne rağmen Komünist adada demokrasi için mücadele etmeye devam edeceklerini ilan etti.
‘Ölüm tehditleri’
Paya ile beraber bir başka eylemci, 31 yaşındaki Harold Cepero da Granma eyaletinin doğusunda meydana gelen kazada hayatını kaybetmişti.
Kazada, arabada bulunan diğer iki kişi, 27 yaşındaki İsveçli siyasetçi Jens Aron Modig ve 27 yaşındaki İspanyol siyasetçi Angel Carromero Barrios da hafif yaralanmıştı.
Arabayı kullanan Carromero gözaltına alındı ve sorgulaması devam ediyor. İfadesinde söylediklerine dair henüz bir açıklama bulunmuyor.
Paya’nın oğlu, kazadan hayatta kalan bu iki kişinin arabalarını defalarca sıkıştıran bir kamyon tarafından yoldan çıkarıldıklarını söylediklerini iddia ediyor.
Reuters haber ajansına konuşan diplomatlar bu iddiaları destekleyecek kanıt bulunmadığını ve arabanın yoldan çıkmasının gerçekten kaza olduğuna inandıklarını söylüyor.
Küba’nın yolları, hatta otoyolları bakımsızlığı ve tehlikeli olmasıyla biliniyor.
60 yaşındaki insan hakları savunucusu, adada demokrasiye geçiş sürecinin barışçı yollardan olması çağrısıyla öne çıkıyordu.
Paya, Küba'da tüm kesimlerin katılımıyla ulusal diyalog ortamı oluşturulmasını istiyordu.
Oswaldo Paya, uluslararası toplumun dikkatini ilk kez 2002 yılında Küba'da demokratik reformlar üzerine referandum çağrısıyla 30 bini aşkın imza toplayarak çekmişti.
Dindar bir Katolik olan Oswaldo Paya, 1969 yılında inançları nedeniyle çalışma kampına gönderilmişti.
Hükümet, Paya’yı ülkenin devrimini devirmeye çalışan bir ABD ajanı olarak tanımlıyor.
Ancak ABD’de yaşayan Castro karşıtı muhalefet Paya’yı fazla ılımlı olmakla eleştiriyordu.