BURSA (AA)Çocuğun kesin ölüm sebebinin tespiti ve ölümü üzerinde tıbbi ihmal veya uygulama hatasının bulunup bulunmadığı gibi hususların belirlenmesi için otopsi raporu ve ayrıntılı adli tahkikat dosyasının İstanbul'daki Adli Tıp Kurumu Başkanlığı ilgili Adli Tıp İhtisas Kurulu'na gönderilmesi istendi.
Adli Tıp Kurumu Bursa Grup Başkanlığı tarafından hazırlanan raporda, otopsi sırasında cesetten alınan kan, idrar ve iç organ parçalarının Kimya İhtisas Dairesi'nce incelendiği belirtilerek, şöyle denildi:
"Kanda ve idrarda sistematik yöntemlerle aranılan uyutucu uyuşturuculardan hiçbirinin bulunamadığı, iç organ parçalarında sistematik toksikolojik yöntemlerle aranılan maddelerden hiçbirinin tespit edilemediği, kanda 14188 ng/ml lidokain HCI VE 1231 ng/ml atraküryum bezilat bulunduğu ayrıca mesane yıkama suyunda lidokain HCI ve atraküryum bezilat bulunduğu kayıtlıdır."
Raporun sonuç bölümünde ise Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı'na hitaben şunlar kaydedildi:
"Kişinin kesin ölüm sebebinin tespiti ve ölümünde tıbbi ihmal veya uygulama hatasının bulunup bulunmadığı gibi hususlar için, cesetten otopsi sırasında kurumumuzda hiztopatolojik inceleme amaçlı alınan blok ve preparatların, kurumumuzda çekilen otopsi fotoğrafları ile otopsi raporunun, yatarak tedavi gördüğü tüm hastanelere ait hastane kayıtları, grafi ve tıbbi raporlarının, tanık ve (varsa) müşteki-sanık ifadelerinin bulunduğu ayrıntılı adli tahkikat dosyasının bir arada temin edilerek, Adli Tıp Kurumu Başkanlığı'nin (İstanbul) ilgili Adli Tıp İhtisas Kurulu'na gönderilmesi ve buradan görüş alınması hususu bilgilerinize arz olunur."
-Baba İrfan Kaya'nın iddiası-
Baba İrfan Kaya, konuya ilişkin AA muhabirine, geçen yıl eylül ayında hastanede yaşamını yitiren oğlu Pusat Kaya'nın (4) ön otopsi raporuna göre, ameliyatı gerçekleştiren doktor, anestezi uzmanı ve ameliyatın gerçekleştirildiği hastanenin kusurlu bulunduğunu savundu.
Olayın ardından hemen adli girişimde bulunduklarını ve dava sürecinin başladığını belirten Kaya, şunları söyledi:
"Normal bir hastaya verilmesi gereken narkoz 1500 ila 5100 ng/ml arasında. Benim oğluma verilen narkoz 14188 ng/ml. Ayrıca ameliyatın gerçekleştiği hastanenin ameliyat yetkisi, doktorun da o hastanede ameliyat yapma ruhsatı yokmuş. Biz bunları sonradan öğrendik. Davamızdan vazgeçmeyeceğiz. Sağlık Bakanlığı'ndan da konuyla yakından ilgilenmesini istiyorum. Benim evladım öldü, ama başkasının evladı ölmesin. Evladımın hakkını kimseye helal etmiyorum."
-Olay-
İddiaya göre, Eylül 2011'de, Bursa'da kokoreç dükkanında çalışarak ailesinin geçimini sağlayan İrfan Kaya, kulakları doğuştan kafatasına yapışık olan oğlu Pusat Kaya'yı (4), 2 yaşındayken Uludağ Üniversitesi (UÜ) Tıp Fakültesinden Prof. Dr. R.K'ye götürmüş, ameliyatın 4 yaşında yapılmasının daha doğru olacağının söylenmesi üzerine, 2 yıl sonra yeniden aynı doktora başvurmuştu.
Doktorun talebi üzerine özel bir hastaneye yatırılan çocuk, ameliyata alınmış, bu sırada fazla narkoz yüzünden solunum yollarında sorun olduğu açıklanan Pusat Kaya, müdahaleye rağmen kurtarılamamıştı.
Sağlık Bakanlığı, ihmal iddiaları üzerine soruşturma başlatmış, Bursa İl Sağlık Müdürlüğü de ameliyatın yapıldığı özel tıp merkezinin cerrahi ve ameliyathane faaliyetlerini 30 gün süreyle durdurmuştu.
(DAT-HLK-MUR)