İstanbul'da, Gürcü üvey annesi ve anneannesi tarafından vahşice öldürülen 9 yaşındaki Fırat Sezer, memleketi Şanlıurfa'da gözyaşları arasında toprağa verildi.
[
Gaziantep'ten gelerek cenazeye katılan küçük Fırat'ın annesi ve yakınları ise tabuta kapanıp gözyaşı döktü. Küçük Fırat'ın cenazesi camiden çıkarılıp mezarlığa götürülürken anne Meryem Gül'ün gözyaşları içerisinde "Fıratım nereye gidiyosun" demesi herkesin yüreğini burktu.
Önceki gün İstanbul'un Sultangazi Mahallesinde Gürcü üvey anne ile üvey anneannesi, 9 yaşındaki Fırat Sezer'i bıçakla parçalayarak öldürdü. İki kadın daha sonra küçük çocuğun parçaladıkları cesedinin her bir parçasını poşetlere koyup sokaklara atarken polis tarafından yakalandı. Duyanların kanını donduran vahşi cinayetin ardından üvey anne ve anneanne tutuklandı.
Küçük Fırat'ın cenazesi Adli Tıp Kurumu'nda yapılan otopsisinin ardından teslim alan yakınları tarafından toprağa verilmek üzere memleketi Şanlıurfa'ya getirildi. Küçük Fırat'ın cenazesi ilk olarak Sezer ailesinin yaşadığı Kara Meydanı Mahallesi'ne getirildi. Fırat'ın tabutunun eve getirilişi sırasında gözyaşına boğulan baba Necmettin Sezer ile akrabalarını, yakınları teselli etti.
ANNENİN FERYATLARI YÜREK BURKTU
Fırat Sezer için daha sonra Yusuf Paşa Cami'nde cenaze töreni düzenlendi. Sezer ailesi ve yakınlarının katıldığı cenaze töreninde gözyaşları sel olurken, yakınları küçük Fırat'ı vahşice öldüren üvey anne ve anneanneye lanet okudu. Bu sırada küçük Fırat'ın cenazesine Gaziantep'te yaşayan annesi Meryem Gül ile yakınları da katıldı. Yusuf Paşa Camii'ne gelen Meryem Gül ve yakınları, cami avlusundaki Fırat'ın tabutuna kapanıp gözyaşı döktü. Camide bulunan Sezer ailesi fertleri, Meryem Gül ve beraberindekilerin son kez Fırat'ın yüzünü görme isteğine olumsuz yanıt verdi. Tabut başında ağıtlar yakan ve gözyaşı döken Meryem Gül, baygınlık geçirince yakınları tarafından dışarı çıkarılıp yakında bulunan bir polikliniğe götürüldü.
MÜFTÜ: SÖZÜN BİTTİĞİ YER
Öğle namazının ardından düzenlenen cenaze namazını Şanlıurfa Müftüsü Ramazan Tahiroğlu kıldırdı. Namaz öncesi kalabalığa hitap eden Müftü Tahiroğlu, cinayeti hangi kelimeyle ifade edeceğini bilemediğini belirterek, "Şu an sözün bittiği yerdeyiz. Allah'ın rahmetinden uzakaşan insanların neler yapabileceğini gördük. Onun için ülkemizde anne baba, öğretmenlerimiz ve biz hocalar insanlara rahmet ve merhamet eğitimini daha çok vermemiz gerekiyor. Çocuklara her sabah okulda ders başında merhameti anlatmamız gerekiyor. Ben hem bu çocuğumuza hem de Kayseri'deki 3 çocuğumuza rahmet, yakınlarına sabır diliyorum. Keşke herkes onlar gibi günahsız olsa" dedi.
ANNE: FIRAT'IM NEREYE GİDİYORSUN
Baba Necmettin Sezer'in ön saflarda gözükmediği cenaze namazının kılınmasının ardından omuzlara alınan küçük Fırat'ın cenazesi toprağa verileceği Bediüzzaman Mezarlığı'na doğru götürülmeye başlandı. Kalabalık şekilde camiden çıkanların omzunda bulunan tabutu gören anne Meryem Gül ve beraberindeki kadınlar, gözyaşına boğuldu. Yürüyen kalabalığın önünü kesen anne Meryem Gül, tabuta dokunduktan sonra baygınlık geçirdi. Tabutun önünden alınan Meryem Gül, kenarda ise oğlunun arkasından gözyaşı döküp, "Fıratım nereye gidiyorsun. Beni buralarda bir başıma bırakma. Seni böyle tabutlarda mı görecektim" diye feryat etti. Annenin feryadı cenazeye katılanların yüreğini burktu. Küçük Fırat'ın cenazesi daha sonra camiden 500 metre uzaklıktaki mezarlığa omuzlarda taşınarak götürüldü. Küçük Fırat'ın cenazesinin toprağa verilmesi sırasında yakınları gözyaşına boğlulurken, fenalaşan babasını ise yakınları teselli etti. Küçük Fırat, burada gözyaşları arasında defnedildi.
DHA