Eskişehir Küçük Millet Meclisi’nin (EKMM) düzenlediği 'Sivil Toplum Örgütleri Adaylardan Ne Bekliyor' konulu toplantı, Taşbaşı Kültür Merkezi Kırmızı Salon’da gerçekleşti.EKMM Girişimcisi Sevim Şahin’in başkanlığında gerçekleştirilen toplantıda, İşitme Engelli Grafik Tasarım Uzmanı Mert Küçüktaşkın, ‘Türkiye Oylama Sistemi’ ile ilgili hazırladığı projeyi sundu. Küçüktaşkın, hazırladığı projeyle seçimlerde bilgisayar kullanımı ve parmak izinin dijital ortamda alınmasıyla güvenilir ve sağlık bir oylamanın sağlanabileceğini anlattı. Yerel seçimlerde sivil toplum örgütlerinin çalışmalarına ilişkin konuşan Kent Konseyi Başkanı Prof. Dr. Nadir Suğur, şunları söyledi:“Apartman toplantılarına bile katılımın sağlanamadığı bir ülkede seçimlere katılımın sağlanması zor görünüyor. Bu anlamda sivil toplum kuruluşlarına önemli görevler düşüyor. Yerel seçimler önemli bir fırsat. Halk, sivil toplum kuruluşları, belediye başkan adaylarından ne bekliyor bunu anlatmalıyız. Sivili toplum kuruluşları, Eskişehir'de tüm toplumsal kesimleri temsil edebilecek, herkesin eşit olduğu bir platform oluşturularak seçimler öncesinde buluşsun ve adaylardan neler beklediğini açıklayan bir metin oluşturulsun. Bunun için Kasım ayı sonuna kadar ciddi bir çalışma içine girerek, metni oluşturup bunu adaylara sunmalıyız. Sonrasında adaylara “Bu metne evet diyor musunuz?” diye sormak ve seçim sonrasından da seçilen kişinin bunu ne kadar uyguladığını takip etmek güzel olacak. Milletvekili takip sistemi daha önce de sivil toplum kuruluşlarınca, farklı illerde uygulanmıştı. Bu sene de pek çok şehirde buna benzer çalışmalar olacak. Eskişehirliler olarak buna hazırlıklı olmalıyız. Bunu Eskişehir’e 'Sahip Çıkıyoruz Platformu' çatısı altında ya da başka bir platform kurarak yapabiliriz.”ŞEFFAFLIK TANIMLANMALIBütün belediye başkan adaylarının şeffaflık, demokrasi eşit katılım, hesap verilebilirlik gibi sözleri kullandığını belirten Suğur, “ 'Bu adaylara nasıl şeffaf olacaksın?' diye sormamız lazım” dedi. Şuğur sözlerine şöyle devam etti:“Başka kentlerde de Eskişehir’de de çok sayıda reklam panosunun kentin içine yerleştirildiğini görüyoruz. Bu panolarda belediyeler çalışmalarını anlatıyor, kendi reklamlarını yapıyor. Bir sinevizyon kaça mal olmuş? 1 hafta boyunca burada yayınlanmalı derim. İşte şeffaflık budur. Bu panolar belediyelerin bütçeleri, nereye ne harcandığının anlatılması için de kullanılmalı. Biz istediğimiz zaman istediğimiz belgelere ulaşabilecek miyiz? İşte şeffaflık budur. Kent hakkı diye bir şey vardır. O kentle ilgili her tür projenin halkla paylaşılmasıdır bu. Projeler halkla birlikte karar verilmesidir. Bu kent herkesin hakkıdır. Kararlarda da kentliler söz sahibi olmalıdır.”
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz