Kuraklıkla ilgili çektiği kısa filmle yurt dışından 30 birincilikle döndü

"Çatlak" filminin yönetmeni Mahmut Taş: - "İtalya, İspanya, Almanya, Sırbistan ve Özbekistan gibi birçok ülkeden çok güzel geri dönüşler aldık. Ülkemizi yurt dışında temsil etmek bize çok gurur verdi" - Filmin başrol oyuncusu, yönetmenin 9 yaşındaki kızı Azra Taş: - "Çevredeki kuraklığın nasıl çözülebileceği ile ilgili bir senaryoydu, çekimlerde yoruldum ama pes etmedim. Çektik ve güzel ödüller aldık"

GÜLSEM ADAM - Antalya'da kuraklığa karşı farkındalık oluşturmak için yazdığı "Çatlak" isimli kısa film senaryosunda kızını oynatan inşaat mühendisi ve yönetmen Mahmut Taş, yurt dışında katıldığı festivallerden 30 birincilik ödülüyle döndü.

İki kız çocuğu babası 35 yaşındaki yönetmen Taş, Yıldız Teknik Üniversitesi İnşaat Bölümünden mezun olduktan sonra iş hayatına başladı.

İş hayatı devam ederken çocukluk hayali olan film çekme arzusunun peşinden gitmeye karar veren Taş, kurslara giderek çekim ve senaryo yazım teknikleri hakkında eğitim aldı.

Reklam
Reklam

Başarısız denemelerine rağmen film çekmekten vazgeçmeyen Taş, kuruyan bir gölün derin yarıklardan esinlenerek "Çatlak" adını verdiği kısa filmin çekimleri için 2021 yılında yönetmenlik koltuğuna oturdu.

Küçük kızı 9 yaşındaki Azra'nın da oyunculuğuyla destek verdiği çekimler sonunda kısa filmi yarışmalara gönderen Taş'ın "Çatlak" filmi 45 ülkede, 164 festivalde gösterildi.

Taş, çektiği kısa filmle aralarında İspanya, ABD ve Özbekistan'ın da bulunduğu çeşitli ülkelerdeki 30 festivalde birincilik ödülüne layık görüldü. Taş'ın ödülleri arasında İspanya'da 32. Maria Luisa Film Festivalinde en iyi çevre filmi, Amerika Birleşik Devletleri'nde 19. Accolade Global Film Competititon'da en iyi çevre doğa filmi ve Özbekistan'da 13. Taşkent International Film Festivali'nde en iyi ekolojik film birincilikleri bulunuyor.

Genç yönetmen Taş, AA muhabirine, 2009'da inşaat mühendisliğinden mezun olduktan sonra aile, iş hayatı derken çok sevdiği sinema hayalini gerçekleştirmeye fırsat bulamadığını söyledi.

Çocukluğundan bu yana sinemanın kendisi için bir tutku olduğunu belirten Taş, "Sinema-televizyon bölümünü okuyamadım ama 'ben sinema yapmalıyım' dedim. Bunun üzerine okumasam da sinema eğitimlerini dışarıdan alıp bir şekilde başlamaya karar verdim. Kurslara gidip, senaryo yazımı, kamera çekim teknikleri hakkında eğitim aldım. Bu şekilde yola çıktım." dedi.

Reklam
Reklam

Aldığı eğitimler ve araştırmaları sayesinde eşinin de desteğiyle iki film çektiğini anlatan Taş, ilk denemelerinde başarı elde edemediğini ifade etti.

- "İlk filmimde başarılı olmadım ama hiç pes etmedim"

Film çekme denemelerinden vazgeçmediğini ve çekmeye devam ettiğini dile getiren Taş, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Hata yaptıkça daha iyi öğreniyorsun. İlk filmimde başarılı olmadım ama hiç pes etmedim. Başarısız olduğum her filmde başarısız yönlerimi görüp onların üzerine gittim. Antalya'da filmi çekmek için birçok yeri geziyordum. Döşemealtı ilçesindeki bir köyde kocaman bir gölün kuruduğunu gördüm. Çatlakların genişliği 10 santim, derinliği 1 metreyi bulan bölge kurumuş haldeydi. Bu duruma çok üzüldüm ve o anda 'burada bir film çekmeliyim' dedim, o şekilde kuruyan toprağın çatlamasından esinlenerek Çatlak filmi ortaya çıktı. Bu şekilde son yıllarda artan iklim değişikliği ve kuraklığa karşı farkındalık oluşturmak istedim."

Filmde annesinin kendisine verdiği bir bardak suyun yarısını içip diğer yarısını da biriktiren küçük kızın bu suyu kuruyan göldeki çatlaktan büyüyen çiçeğini suladığını anlatan Taş, bu şekilde filmde herkesin tüketilen sudan tasarruf etmesiyle kuraklığa çözüm yolunu gösterdiğini ifade etti.

Reklam
Reklam

Kısa filmde diyalog olmadığını, kızının başrol oynadığını ve bütün zorluğa rağmen pes etmediğini ifade eden Taş, "Azra 'yoruldum' bile demedi, sürekli çekmeye devam ettik en sonunda böyle güzel bir film ortaya çıktı. Başarısına gelince gerçekten çok gururlandım. İtalya, İspanya, Almanya, Sırbistan ve Özbekistan gibi birçok ülkeden çok güzel geri dönüşler aldık. Ülkemizi yurt dışında temsil etmek bile bize çok gurur verdi." diye konuştu.

Mühendislik ve yönetmenliğin birbirine çok benzediğini belirten Taş, mühendisin güzel bir bina yapmaya çalıştığını, yönetmenin ise güzel bir film ortaya koymak istediğini kaydetti.

Genç yönetmenin kızı Azra Taş da babasının kısa filminde oynama fikrini duyunca önce çok heyecanlandığını anlattı.

Babasının yazdığı senaryoyu okuyunca çok beğendiğini belirten Taş, "Çevredeki kuraklığın nasıl çözülebileceği ile ilgili bir senaryoydu, çekimlerde yoruldum ama pes etmedim. Çektik ve güzel ödüller aldık. Ben de yönetmen olmak, filmler çekmek istiyorum. Senaryolar yazıp babamla birlikte çekmek istiyorum." ifadelerini kullandı.

Reklam
Reklam

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz