Ne yazık ki Kurban Bayramı’nda ailecek yenen yemekler, kalabalık misafirlerle oturulan sofralar yemek miktarlarının fark etmeden artmasına yol açıyor. Bu dönemden en çok etkilenenler ise kilo problemi çekenler ve sağlıklı beslenme programına uymaya çalışanlar. Kurban Bayramı bu yönüyle kilo vermek isteyenler için diyet yapmak noktasında zor bir zaman gibi görünse de, dengeli beslenerek ve yemek yiyerek de dikkatli beslenmek mümkün. Peki bunun için neler yapmak, nelere dikkat etmek gerekiyor?
Diyetisyen Mehtap Yakut, kırmızı etin ve tatlıların bol bol tüketildiği bu dönemde sağlıklı ve dengeli beslenme noktasında tavsiyelerde bulundu.
ET YİYELİM ANCAK…
Etin sindirimi birçok gıdaya göre daha uzun sürer. Ortalama 4 saat süren kırmızı etin sindiriminden dolayı, öncelikle öğün sayımızı azaltmamız gerekiyor. Bununla beraber kurban etinin 24 saat dinlendirilmeden de yenmemesi oldukça önemli. Bayram döneminde ve etin fazlasıyla tüketildiği takip eden süreçte etten yeterince protein alacağınız için, böbreklere aşırı yüklenmemek açısından süt ve yumurta gibi protein kaynaklarını sınırlandırmamız gerekiyor.
Gelelim eti nasıl pişireceğimize. Kavurma ve kızartma bol yağlı olacağı için tercih edilmemeli. Bunun yerine ızgara yapmak daha az yağlı tüketim açısından her zaman daha avantajlıdır ancak burada da dikkat edilmesi gereken önemli bir husus var. Yüksek ateş kullanmamak ve eti kömürleştirmemek. Böyle bir durum oluştuğunda, yani et ateşe yakın pişirildiğinde içerisinde zengin bulunan B1, B12 gibi vitaminler yok olabilir. Aynı zamanda kanserojen maddeler de açığa çıkarak sağlığınızı tehdit edebilir. Izgaranın yanında asitli içecekler yerine komposto ve meyve suyu gibi daha sağlıklı içecekler tercih etmek de isabetli olacaktır.
BAYRAM VE ŞEKER SORUNSALI
Bayram denilince akla etten hemen sonra ise elbette basit karbonhidrat geliyor, yani şeker… Her ne kadar koronavirüs nedeniyle sosyal mesafeden ötürü ziyaret yapmamamız gerekiyorsa da, olası misafirliklerde ve evimizde baklava ve şerbetli tatlılar gibi basit şekerden uzak durmamız gerekiyor. İlla tatlı yenilecekse sütlü tatlılar tercih edilmeli ya da o gün yapılan sporun muhakkak artırılması gerekiyor.
DOYMUŞ YAĞLARIN ADRESİ: KIRMIZI ET
Bir diğer dikkat etmemiz gereken düşman ise doymuş yağlar! Kurban Bayramı’nda etin kendi yağı ve kuyruk yağının tam karşılığı olan bu doymuş yağlar, damar çeperlerinize yapışarak kalp damar hastalıkları ve aşırı kilo gibi birçok sıkıntıya yol açarlar. Bu yüzden eti olabildiğince yağsız ve ızgarada tüketmeyi tercih etmelisiniz. Eti yemekte kullanırken de yine yağsız et tercih etmek ve ekstra yağ kullanmak istenirse de pişirirken tercihiniz her zamanki gibi zeytinyağı kullanmak en doğrusu olacaktır.
KABIZ VE ŞİŞKİNLİĞE DİKKAT!
Bu dönemde en büyük şikayetlerden biri de şişkinlik, hazımsızlık ve kabızlık olacaktır. Ancak bunu engellemek de elbette elinizde. Et tüketirken eti tek başına tüketmemeniz, mutlaka yanında sebzelerle zenginleştirmeniz gerekiyor. Doğal antioksidan kaynağı olan sebze dostlarımız, hazmı kolaylaştıracaktır. Ayrıca ette bulunmayan C ve E vitamini gibi önemli bileşenleri de bu sayede almış oluruz.
Bir diğer dikkat edilmesi gereken nokta ise etin hemen ardından meyve tüketmemek. Çünkü sindirimi zor olan ve uzun süren etin ardından yenen meyve, sindirim için sırasını beklerken mayalanır ve şişkinliğe yol açar. Bu durum da hazımsızlığı tetikler. Buna ek olarak elbette su tüketimi de bu noktada her zaman olduğu gibi en önemli yerlerden birini tutuyor. Hazmı kolaylaştırmak ve kabızlıktan kaçınmak için günde en az 3-3,5 litre su tüketmeye gayret etmek bayram ve sonrası süreci daha sağlıklı atlatmanızı sağlayacaktır.
Diyetisyen Mehtap Yakut