Dilan Polat ve Engin Polat uzun bir süredir sosyal medyanın gündeminde. Haklarında çok çeşitli iddialar bulunan ünlü çift, her geçen gün yeni bir olayla gündeme gelmeye devam ediyor. Gazeteci Fatih Altaylı da çok konuşulan konuyla ilgili çarpıcı ifadeler kullandı.
YouTube kanalında konuşan ve MASAK raporuna değinen Altaylı "Benim okuduğum şu; MASAK bu kişilerin, yani Polat ailesinin, şey gibi Kurtlar Vadisi gibi isimleri de acayip, Polat ailesinin yapmış olduğu işlerin gerçek iş olmadığı yolunda bir izlenime kapılmış. Şirketler arasında büyük para gidiş gelişler var diyor, hepsi Polat'lara ait veya onların yakınlarına ait, onlar tarafından kurulmuş veya kurdurulmuş şirketler arasında büyük bir para trafiği var diyor. 200 milyon liralık bir alışveriş görmüşler baktıkları yerlerde, belki fazlası da vardır. Ve burada diyor, ortalıkta alınan satılan bir mal yok, üretilen herhangi bir şey yok, burada bir naylon fatura işi var gibi duruyor, sahte faturalar yapılıyor, ciro varmış gibi gösteriliyor, ortada bir ciro yok. Demek burada diyor büyük ihtimalle kaynağı belirsiz bir paranın trafik yapılarak ortadan kaybedildiği, kaynağı belirsiz paranın sisteme sokulduğu şeklinde bir iddiası var MASAK'ın ve demiş ki bütün bu paralara ve hesaplara tedbir koyun demiş. Bu mahkemenin alacağı bir karar. Genellikle MASAK'ın böyle kararları uygulanır mahkeme tarafından. Göreceğiz." dedi.
Devamında Altaylı "Çünkü bunların belli ki arkalarında biri olmasa, güvendikleri bir dayıları, abileri, amcaları bir şeyleri olmasa bu kadar rahat at oynatamazlardı. Ya bunların dayıları artık etkisini kaybetmiştir ve gereken yapılacaktır. Veyahut da dayıları hala güçlüdür, başka dayıları da vardır, ya da ellerinde bir takım bilgiler, şantaj veya benzeri işler yapabilecekleri çeşitli görüntüler veyahut da yazışmalar vardır belki ve bu işi kapatmaya çalışacaklardır. Ama MASAK'ın bu raporundan sonra işler biraz zorlaşıyor. Bu rapor artık bir kere yazıldıysa eğer gerçekten bu ortadan kaldırılamaz kolay kolay. Doğrusu, bir şey de yapılması lazım eğer rapor doğruysa, eğer rapor gerçekleri yansıtıyorsa. Ve benzer işleri yapanların da 'ya bir dakika' demeleri lazım. Hakikaten memlekette işler çığırından çıkmış vaziyette. Sadece Dilan Polat meselesi değil bu. Daha kimler kimler var bildiğimiz veya bilmediğimiz. O yüzden de 'ya bir dakika kardeşim bu iş de bu kadar kolay değil' demek lazım. Çünkü şöyle oluyor; bu naylon fatura işleri yapıyorlar, bir takım garip yerlerden paralar falan kazanılıyor, sonra bunlar bir bakıyorsun böyle bir takım reklamlarla ya da direkt yatırımlarla, medya işleri falan filan oluşturuluyor. Ondan sonra bir dokunulmazlık, bir zırh falan garip yerlere gidiyor işler. Sonra bir bakıyorsun ki dünün hırsızı veya dünün naylon faturacısı bugün karşımıza saygın iş adamı, büyük patron falan diye lanse edilebiliyor 3 kuruş karşılığında. O yüzden kamunun, devlet otoritesinin 'hop bir dakika, bu işler o kadar da ucuz değil' demesi lazım." ifadelerini kullandı.