Kurtulmuş: Türkiye Olarak Bunun Altında Kalmayız

Coşkun MENEK/ERZİNCAN, Çeşitli temas ve ziyaretlerde bulunmak üzere bu sabah karayolu ile Erzurum'dan Erzincan'a gelen Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Vali

Coşkun MENEK/ERZİNCAN, Çeşitli temas ve ziyaretlerde bulunmak üzere bu sabah karayolu ile Erzurum'dan Erzincan'a gelen Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Vali Ali Arslantaş’ı makamında ziyaret etti. Kurtulmuş, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun Hollanda’ya uçuş izninin bugün iptal edilmesi konusuna değinerek, Avrupa da Türk siyasetçilere yönelik engellemeleri sert dille eleştirdi. Avrupa'daki uygulamalardan rahatsız olduklarını ifade eden Kurtulmuş, şöyle dedi:
"Ciddi şekilde bu uygulamalardan endişe duyuyoruz. En son olarak Almanya'daki bir takım toplantıların iptal edilmesinden, bakanlarımızın konuşturulmamasından sonra Avusturya’dan gelen son derece sert mesajlardan sonra, Hollanda’dan önce mesajlar arkasından bugün itibariyle Sayın Dışişleri Bakanımız Çavuşoğlu’nun Hollanda’ya uçuş izninin iptal edilmesi dolayısıyla, son derece yanlış, son derece sakat, neresinden bakarsanız bakın, ne demokrasiyi, ne insan haklarını, ne fikir özgürlükleriyle, ne de Avrupa'nın baştan aşağı saydığımız değerlerinin hiçbirisiyle bağdaşmayan son derece faşist bir uygulama ile karşı karşıya kaldık. Bu kabul edilebilir bir durum değildir. Hollandalı siyasetçileri aklı başında davranmaya, makul davranmaya davet ediyoruz. Bu doğrudan doğruya bir seçim kampanyasında hayır cephesinde yer almanın ötesinde Türkiye’ye karşı açık bir husumet belirtisidir. Bunu kabul edemeyiz. Türkiye Cumhuriyeti’nin Dışişleri Bakanı dünyanın her yerine gider, bütün dost, müttefiklerimizi ziyaret edebilir. Kampanyaya katılır, görüşlerini ifade eder, bütün siyasetçiler istediği şekilde hareket edebilir. Ama bunun kabul edilebilmesi mümkün değil."
"TÜRKİYE OLARAK BUNUN ALTINDA KALMAYIZ"
Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş konuşmasında yapılan engellemelerin akla, mantığa aykırı olduğunun altını çizerek şöyle konuştu:
"Dostluğa, demokrasiye, insanlığa, insan haklarına aykırı, son derece yanlış bir uygulamadır. Çok açık söylüyorum, Türkiye olarak bunun altında kalmayız, Türkiye gerekli her türlü cevabı bu uygulamayı yapanlara verir. Şunu da hep düzünden anlatmaya çalıştık. Avrupa değerleri, insan hakları, fikir özgürlükleri falan dedik anlamıyorlar. Şimdi birazda tersinden anlatalım. Ne kadar yasaklarsanız yasaklayın, Avrupa da bizim 5 milyona aşkın Türk Vatandaşımız nasıl davranacağını iyi bilir. Bu yasaklarla Hayır kampanyasına destek olmuyorlar. Bu yasakları bizim milletimiz ferasetle görüyor. Niye bunların yasaklandığını, niye bizim arkadaşlarımıza oralarda toplantı yapma imkan sağlanmadığını görüyorlar ve Allah’ın izniyle vatandaşlarımız da bizim hiç konuşmamıza gerek kalmadan hayır cephesinin içerisinde yer alan bu faşist mantıkları, zihniyetleri görerek, çok kuvvetli bir şekilde cevaplarını vereceklerini anlıyoruz. İnşallah bu anlamda 16 Nisan Kampanyası Avrupa bakımından da çok yüksek oranda evetin çıkacağı bir kampanya olacak."
"FAŞİZMİN AYAK SESLERİ AVRUPA'NIN HER TARAFINDA YÜKSELMEYE BAŞLADI"
Avrupa ülkeleri tarafından yapılan engellemelerin Türkiye’ye hiçbir zarar veremeyeceğini ifade eden Numan Kurtulmuş konuşmasını şöyle tamamladı:
“Biz oradaki kardeşlerimize illa gidip yüz yüze görüşmemize gerek yok, biz gönülden gönüle görüşür, kalpten kalbe haberleşiriz. Bütün imkanlarımızı kullanarak oradaki vatandaşlarımızın dertleri ile dertleniriz. Onlarda her halükarda bizim yanımızda yer alırlar; 15 Temmuz’da yer aldıkları gibi. Bu Türkiye’ye karşı açık bir saldırıdır, ama daha kötüsü Avrupa'nın kendi değerlerine karşı yapılan bir saldırıdır. Şunu anlayabiliyoruz, Avrupa'da bu yıl seçim yılı, önümüzdeki dönemde seçimler var. Avrupa da son derece derinden, güçlü bir şekilde yükselen aşırı sağcı, aşırı milliyetçi, faşist eğilimler var. Hollanda, Avusturya’da, Almanya’da ve Fransa’da da var. Bu göçmen düşmanlığı olarak tezahür ediyor. Yabancı düşmanlığı olarak, İslam düşmanlığı olarak tezahür ediyor. Türk düşmanlığı olarak tezahür ediyor, Türkiye karşıtlığı olarak tezahür ediyor. En nihayetinde Tayyip Erdoğan düşmanlığı olarak ortaya çıkıyor. Bunların hepsi aynı çevrelerden beslenen Avrupa'nın faşist, neofaşist çevreleri tarafından desteklenen, beslenen görüşlerdir. Bunlar bize zarar vermenin ötesinde hemen yakın vadede Avrupa'nın siyasetine büyük zarar verecektir. Şimdi bunu yasakladılar ya marifet zannediyorlar. Halbu ki kendi ülkelerindeki ne faşist zihniyetlerin ekmeğine yağ sürdüler. Bunun farkında değiller, bir müddet sonra bugün Türkiye’nin siyasetçilerini konuşturmayanlar, meydanlar da bu neofaşist zihniyetin, bu kaba, yeni akım ırkçı zihniyetin altında belki kendileri konuşma fırsatı bulamayacaklar. Akıllarını başlarına alsınlar, makul bir şekilde davransınlar. Avrupa'daki 5 milyon Türkiye vatandaşını, büyük bir çoğunluğu da Avrupa ülkelerinde artık çifte vatandaşlığını almış olarak, o toplumların hiçbir problem çıkarmayan azınlıkları olan Türklere karşı bu uygulamalardan vazgeçsinler. Avrupa adına endişeleniyorum, Avrupa'nın geleceği adına endişeleniyorum. Bu kararları alanların çok kısa bir süre içerisinde mahcup olacağını biliyorum. Faşizmin ayak sesleri Avrupa'nın her tarafında yükselmeye başladı. Avrupa'nın yakın geleceği için yakın bir tehdittir. Ümit ederim ki bunu gözden geçirirler ve bu yanlışlardan dönerler. Biz her türlü tedbiri alarak gerekli cevapları veririz."

Reklam
Reklam

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

Anahtar Kelimeler: