Kütahya çinileri yurt dışında da camileri süslüyor

Kütahya'da üretilen el sanatı çini ve seramikler, dünyanın dört bir tarafında inşa edilen camilerin de süslenmesinde kullanılıyor - Kütahya Çiniciler Odası Başkanı Erilbaylı: - "Kütahya çinileri, taşıdığı soyut niteliklerle Türk İslam sanatının aradığı geleneksel bir sanattır. Bu nedenle mimari ile iç içedir. Dünyanın en ünlü camileri, sarayları ve mabetlerinde Kütahya çinileri de kullanılmıştır" - Çini üreticisi Kıratlı: - "Avrupa, Amerika ve Ortadoğu ülkelerinde inşa edilen birçok cami, Kütahya çinileriyle süslenmiş durumda. 20 saatlik bir uçak yolculuğuyla gidilen Avustralya'nın Melbourne şehrinde bir caminin çini süslemelerini yaptık. Almanya, Fransa, Belçika, Hollanda gibi ülkelerdeki camilerde örnek çalışmalarımız var"

MUHARREM CİN - Kütahya'da üretilen el sanatı çini ve seramikler, dünyanın dört bir tarafında inşa edilen camileri süslüyor.

Çini çamurundan yapılan bisküviler, usta ellerde hat, tezhip ve desenleri çizilip boyandıktan sonra sırlanıp 900 ile bin 200 derecelik fırınlarda pişiriliyor, camilerin mihrap, minber ve duvarlarında yerini alıyor.

Kütahya Çiniciler Odası Başkanı Sadık Erilbaylı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Osmanlı'dan günümüze kadar gelen çinilerle cami süsleme geleneğinin Kütahya çinileri ile devam ettirildiğini söyledi.

Reklam
Reklam

Çiniyi, "toprağın insan eliyle hayat bulduğu sanat olarak" anlatan Erilbaylı, şöyle konuştu:

"Toprak, insanın elleriyle hayat bulur, yoğurulur, çarka vurulur, şekillendirilir, çiçeklerle süslenir. Çini sabrın, emeğin, yaratıcılığın ve geleneğin adıdır. Çini, aşktır, özlemdir, sevgidir, sabırdır. Çini Kütahya'nın adıdır, ekmeğidir, aşıdır, Kütahyalı olmanın anlamıdır. Kütahya çini sanatı tarihine baktığımızda 14. yüzyıldan bugüne kesintisiz devam ederek günümüze taşındığını görüyoruz. Bunun en büyük sebebi ise Kütahya'nın çini ustalarının beğeni ve isteklerinden kopmayan bu sanatı sevgi ve sabırla kuşaktan kuşağa aktarılmasıdır. Ayrıca Kütahya çinileri taşıdığı soyut niteliklerle Türk İslam sanatının aradığı geleneksel bir sanattır. Bu nedenle mimari ile iç içedir. Dünyanın en ünlü camileri, sarayları ve mabetlerinde Kütahya çinileri de kullanılmıştır."

- Los Angeles ve Melbourne'deki camilerde çini süslemeleri

1982 yılından beri cami çinileri üretimi yapan bir çini ve seramik fabrikasının sahibi Mustafa Kıratlı (71) da Kütahya'nın asırlardır çini üretimi yapılan bir kent olduğunu hatırlatarak, "Kütahya, çini ve seramiğin başkentidir." dedi.

Reklam
Reklam

Birçok ülkede inşa edilen camilerin Kütahya çinisiyle süslendiğini anlatan Kıratlı, şunları kaydetti:

"Dünyanın her yerindeki camilerde Kütahya çinileri var. Avrupa, Amerika ve Ortadoğu ülkelerinde inşa edilen birçok cami, Kütahya çinileriyle süslenmiş durumda. Ağırlıklı olarak bilinenin aksine daha çok Müslüman olmayan ülkelerde yapılan camilerin çinilerini yaptık. Müslümanların azınlıklı olarak yaşadığı ülkelerde camilerin süslenmesine daha fazla önem veriliyor. Buralarda da genellikle Kütahya çinisi tercih ediliyor. 20 saatlik bir uçak yolculuğuyla gidilen Avustralya'nın Melbourne şehrinde bir caminin çini süslemelerini yaptık. Almanya, Fransa, Belçika, Hollanda gibi ülkelerdeki camilerde örnek çalışmalarımız var."

Kıratlı, yaptıkları çini çalışmalarının dünyanın her yerinde çok beğenildiğini aktardı.

ABD'de bir caminin ve minaresinin dışının çinilerle kaplandığını anımsatan Kıratlı, yaşanan olayı şöyle anlattı:

"Amerika'nın Los Angeles şehrinde Müslümanlar tarafından yaptırılan bir caminin içini ve dışını çinilerle kaplamıştık. Cami o kadar güzel ve göz alıcı olmuştu ki yoldan geçen sürücülerin dikkatini dağıtmasına sebep olur düşüncesiyle çinilerin sökülmesi için şikayette bulunularak dava açılmıştı ancak dava daha sonra reddedilmişti."

Reklam
Reklam

- Umman'da, Bahreyn'de de Kütahya çinisi imzası

Çini süslemelerinin ibadethanelere değer kattığını dile getiren Kıratlı, "Çini sanatı hat ve tezhip sanatıyla birleştirilerek camilerimizde yerini alıyor. Camilerimize bir estetik ve güzellik kazandırıyor. 1987 yılında Ankara'da Kocatepe Camisi'nin çini süslemelerini firma olarak biz yapmıştık. 1970'li yıllarda yapımına başlanan cami, ilk ibadete açıldığında çiniler yoktu. Çiniler döşendikten sonra caminin gerçek bir ibadethaneye döndüğü şeklinde yorumlar yapıldı." dedi.

Kıratlı, ibadethanelere hizmet etmekten çok memnun olduklarını ve şükrettiklerini vurguladı.

Çininin ibadethaneler dışında özel binaların iç ve dış duvarlarının süslemelerinde de kullanıldığını belirten Kıratlı, "Çini birçok özel, simgesel binaların süslemelerinde de kullanılıyor. Umman'da bir kütüphanenin duvarlarını çiniyle kapladık. Bahreyn'de bir hastanede çalışma yaptık. İstanbul metrosunda çini pano çalışmalarımız var. Kütahya'nın şehir giriş kapılarında çiniler var. Hamam ve havuz süslemelerinde de çini kullanılıyor." ifadelerini kullandı.

Reklam
Reklam
Anahtar Kelimeler: