SP lideri Kutan, DYP Genel Başkanlığı'na seçilen Mehmet Ağar'ı parti genel merkezinde ziyaret ederek, yeni görevinde başarı diledi. Ziyarette SP GİK üyeleri Latif Öztek ile A.Cemil Tunç da hazır bulundu. Ağar için "Çok sevdiğim ve saydığım eski dostumun genel başkan olarak seçilmesi beni ve arkadaşlarımızı fevkalede mutlu etmiştir" diyen Kutan, Ağar'ın Meclis'te olmasının, parlamentoda temsil edilemeyen yüzde 60'lık bir tabanın en azından bir kısmının temsilcisi olacağını kaydetti. DYP lideri Ağar da, Kutan ile çok eski tarihlere dayalı yakınlıkları olduğunu belirterek, Meclis dışında kalan siyasi partilelerle yakın ilişki halinde olacaklarını ve ihtiyaç duydukları hususları Meclis kürsüsünden dile getireceğini söyledi.
Gazetecilerin, Doç.Dr. Necip Hablemitoğlu'nun öldürülmesine ilişkin bir soru üzerine, her iki liderde cinayete sert tepki gösterdi. Bu tür konuların speküle edilmemesi için uzman ve resmi kişilerin açıklamalarını beklemek gerektiğini belirten Ağar, Ankara DGM ve Ankara Emniyet Müdürlüğü'nün olaya el koyduğunu hatırlattı. "Değerli bir vatan evladının kaybından dolayı şahsen ve parti olarak büyük bir üzüntü duyuyoruz" diyen Ağar, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Türkiye'de bu tür teşebbüsler, menful düşünceler içerisinde olanlar varsa bilmelidir ki bu ve buna benzer teşebbüslerin hiçbirisi başarıya ulaşmaz. Kitlelerde nefret uyandırmıştı. Fevkalede vahim bir olaydır. Ek tesellimiz fail veya varsa faillerin mutlaka bulunup adalete teslim edilmesi. Olayı şiddetle kınıyoruz. Milletimiz bu tür hareketlerden nefret etmektedir. Bu bakımdan bu tür düşüncelerde olanlar varsa bunlardan vazgeçmelidirler".
SP Genel Başkanı Kutan da, SP olarak kimden ne maksatla gelirse gelsin her türlü terör eylemini nefretle karşıladıklarını bildirdi. Olaydan duyduğu üzüntüyü dile getiren Kutan, bu tür eylemlerle hiçbir şeyin elde edilemeyeceğini kaydetti. Kutan, fail veya faillerin en kısa zamanda yakalanarak, adalete teslim edilmelerini temenni etti. Kutan, Kıbrıs konusundaki bir soru üzerine, parti olarak görüşlerini daha önce açıkladıklarını hatırlatarak, Annan planının haksızlıklar ve adaletsizliklerle dolu olduğunu ifade etti. Sorunun dialogla çözülmesi gerektiğini vurgulayan Kutan, şunları kaydetti: "Masada meseleler müzakere edilmeli ancak bu haksız ve adaletsiz olan hükümlerin hiçbirinin kabul edilmesi mümkün değil. Mesele diyelim ki uygun bir çözüme ulaşamadı o vakit bunun sorumlusu Türk tarafı değil, Rum tarafı olacaktır. Yunanistan ve Rum kesiminin bu meselede uzlaşır bir tavır içerisinde olmasını diliyorum".