MUĞLA (İHA) - Muğla'nın Yatağan İlçesi'ne bağlı Turgut Beldesi sınırları içinde bulunan Lagina Antik Kenti'nde, kazı çalışmalarının bu yıl kesintisiz süreceği bildirildi.
Muğla Valisi Temel Koçaklar, beraberindeki İl Kültür ve Turizm Müdürü Erdem Uyanık, Yatağan Kaymakamı Şehmus Günaydın, İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Ali Topçuoğlu ve Muğla Müze Müdürü Şevki Bardakçı ile birlikte Lagina Antik Kenti'nde bu yıl yapılan arkeolojik kazı çalışmaları hakkında Kazı Heyeti Başkan Yardımcısı ve Selçuk Üniversitesi Öğretim Üyesi Arkeolog Halime Arslan'dan bilgi aldı. Arslan, bu yılki kazıların yıl boyu kesintisiz süreceğini, kazıların Güney Ege Linyitleri'ne (GELİ) ait kömür havzası Börükçü mevkisinde kalan bu yılki bölümünde, M.Ö. 4 ile M.S. 12. yüzyıl arasındaki uygarlıklara ait, Menteşe Beyliği tarafından kullanıldığı belirlenen çeşitli yapıların temellerinin ortaya çıkarıldığını, belirtti. Kazılar sırasında ayrıca küçük heykelciklerin, kolyelerin, çeşitli sikkelerin, seramik parçaları ve çeşitli ev eşyalarının bulunduğunu söyleyen Arslan, ortaya çıkarılan taşınabilir tarihi eserlerin Muğla Müzesi'nde koruma altına alındığını kaydetti.
Vali Koçaklar da, Muğla'nın sahip olduğu kültürel değerlerin restorasyonu ve kültür turizmine kazandırılmasıyla ilgili valiliğin koordinesinde yapılan çalışmalar hakkında ayrıntılı bilgiler verdi. Vali Koçaklar, Muğla'da deniz, kum ve güneş turizmi yanında kültür turizmini de canlandırmak için çok sayıda projenin aynı anda yürütüldüğünü söyledi. Vali Koçaklar, Lagina Antik Kenti'nde yılın 12 ayı arkeolojik kazıların devam ettiğini ifade ederek, bu projelerin gerçekleşmesinde destek veren tüm kişi ve kuruluşlara teşekkür etti.
Karia ve Likya gibi uygarlıklara başkentlik yapan Muğla yöresinde 195 tarihi antik kentin ve ören yerinin bulunduğu belirtildi. Hekate Tapınağı ve Hekate Kutsal Alanı'nın bulunduğu Lagina Antik Kenti'nde, Selçuk Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Tırpan başkanlığında Selçuk ve Pamukkale Üniversitesi işbirliğiyle sürdürülen kazıların bu yılki bölümü, Lagina Kutsal Alanı içinde kalan Şapel adı verilen küçük kilisede, Stao adı verilen seyircilerin oturma yerinde ve mermer sütunların bulunduğu kutsal kapı çevresi ile Güney Ege Linyitleri'ne ait kömür havzası içinde kalan Börükçü mevkisinde gerçekleştirildi.