PARİS (İHA) - Fransız Le Monde Gazetesi'nde yer alan bir ilanda Türkiye'deki Kürt sorununa kalıcı bir çözüm bulunması çağrısında bulunuldu.
Fransa'da ırkçılıkla mücadele kuruluşu SOS Rasisime'nin himayesinde ve çeşitli ülkelerden 120 aydın ile AB Parlamenterinin imzasıyla verilen ilan "Türkiye'de Barış ve Diyalog İçin Dayanışma" başlığı altında Le Monde Gazetesi'nde yayınlandı.
Söz konusu ilanda şu görüşler dile getirildi:
"Kürt sorununu çözümlenmemiş durumdadır ve Ortadoğu'da barış ve istikrara anlamlı bir şekilde katkıda bulunacak adil ve demokratik bir çözüm beklentisi içerisindedir. Ancak Kürt sorunu konusunda, Türk makamları katı bir tutum içerisindedir. Bu uzlaşı kabul etmeyen tutum ülkedeki toplumsal gerilimleri arttırmaktadır.
Bu kritik dönemde, bir grup Türk aydını girişimde bulunarak, şiddet ortamına son vermek üzere tüm askeri operasyonlara hemen son verilmesi yönünde tüm taraflara çağrıda bulunmuştur. Aynı şekilde Türk hükümetine de çağrıda bulunularak Kürt sorununa demokratik bir çözüm bulunması yönünde ciddi adımlar atması istenmiştir.
Bugüne dek ilk kez Türk Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan Kürt sorunu varlığını alenen kabullenmiştir. Bir grup Türk aydını ile yaptığı görüşme sonrası Diyarbakır'da 12 Ağustos 2005 tarihinde bir konuşma yapmıştır. Erdoğan Türk politikasında Kürtlere karşı bazı hataların yapıldığını kabul etmiştir. Konuşmasında, Kürt sorununa, Türkiye'deki demokratik reform süreci içerisinde bir çözüm bulunmasına destek vermiştir. Bu yapıcı politika değişimini umutla karşılıyoruz. Bu bir çözüm için temel bulma şansı vermektedir. Bununla birlikte, geçmişte bu tür siyasi jestler teorik düzeyde kalmıştır. Şiddete son vermek için çatışmadaki iki tarafın da ciddi adımlar atması gerekmektedir.
Kürt tarafınca ilan edilen bir aylık ateşkes bir diğer yapıcı değişimdir. Bu Kongra-Gel'in barış yanlısı tutumunun ifadesidir. Son yıllardaki şiddet ve gözyaşı, Kürt sorununun şiddet yoluyla çözümlenemeyeceğini açıkça göstermiştir. Mevcut durum, demokrasi ve kalıcı bir barış zemini üzerinde bu sürecin sürdürülmesini gerekli kılmaktadır.
Türkiye'de son günlerde kaydedilen gelişmeler iyimser olmamıza ve Kürt sorununun yakın bir gelecekte çözümlenebileceğini düşünmemize imkan tanımaktadır. Bizler, Avrupalı aydınlar, sanatçılar, sivil toplum ve değişik hükümet dışı kuruluşların temsilcileri ve de bireyler olarak, iki taraftan da mevcut sürecin kalıcı bir barışa varabilmesi için gerekli adımları atmalarını istiyoruz.
İki tarafa da barış, demokrasi ve insan haklarına saygı anlayışı içerisinde, kalıcı bir barışa ulaşabilmek için mevcut süreci sürdürmeleri çağrısında bulunuyoruz. Avrupa Birliği'ne, gerçek bir barış sürecini başlatmak üzere, siyasi diyaloğu teşvik ederek bu süreç içerisinde aktif bir rol üslenmesi çağrısında bulunuyoruz. Tüm uluslararası kuruluşlara da, Türkiye'de barış ve demokrasi mücadelesi veren kuruluş ve grupları desteklemeleri çağrısında bulunuyoruz"