Leyla Gencer'in "baba ocağı" turizme kazandırılacak

20. yüzyılın önemli sopranolarından biri olarak görülen, 10 yıl önce hayatını kaybeden Leyla Gencer'in baba ocağı Karabük'ün Safranbolu ilçesindeki Yörük köyünün, ayrı bir destinasyon çalışmasıyla turizmin önemli noktalarından biri haline getirilmesi hedefleniyor - Safranbolu Kaymakamı Fatih Ürkmezer: - "Yörük köyü sadece barındırdığı evleriyle tarihiyle değil, Leyla Gencer gibi dünyaya mal olmuş bir sopranoya ev sahipliği yapmasıyla da güzel bir köy. Bizler de gerek kaymakamlık gerekse belediye olarak elbetteki Yörük köyünde yaşayan hemşehrilerimizle beraber Leyla Gencer'in isminin yaşatılması, onun anılarının korunması, Leyla Gencer gibi bir değerin Safranbolu'nun tanıtımına katkıda bulunmak için elimizden geleni yamaya devam ediyoruz" - "Yörük köyünün evleri, tarihi dokunun yaşaması için çalışmalarımız devam ediyor. Bu çalışma içerisinde onu bütüncül bir yaklaşımla değerlendirmek istediğimizden Leyla Gencer'in meydanda bulunan büstü ve arkasında bulunan evi de o kapsamda turizme kazandırma çalışmalarımız devam ediyor"

ERSİN TURAN - 20. yüzyılın önemli sopranolarından biri olarak görülen, "La Diva Turca", "La Gencer", "La Regina" olarak ün kazanan ve 10 yıl önce hayatını kaybeden Leyla Gencer'in baba ocağı Karabük'ün Safranbolu ilçesindeki Yörük köyü, turizmde önemli bir destinasyon haline gelecek.

UNESCO Dünya Miras Listesi'nde yer alan Safranbolu'nun küçük bir maketi görünümünde bulunan ve Gencer'in babası Safranbolulu Müslüman bir ailenin oğlu olan Hasanzade İbrahim Bey'in memleketi olan Yörük köyü, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından 1997'de Türk-Türkmen köyü oluşu ve tarihi yapılarının görkemi nedeniyle koruma altına alındı.

Reklam
Reklam

93 tescilli eserin bulunduğu Yörük köyü, her yıl bilerce yerli ve yabacı turisti ağırlıyor.

- Yörük köyü ayrı bir destinasyon olarak canlanacak

Safranbolu Kaymakamı ve Belediye Başkanvekili Fatih Ürkmezer, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Safranbolu'nun kültürün, tarihin, turizmin başkentlerinden birisi olduğunu söyledi.

Safranbolu'nun UNESCO Dünya Miras Listesi'nde olmasının önemine değinen Ürkmezer, "Safranbolu'da yaşayan, sanatın, kültürün oluşmasında emeği olan insanlar da var. Leyla Gencer de bir Safranbolulu, Yörük köylü olarak sadece Safranbolu'da değil, hem Türkiye'de hem dünyada soprano olarak Türk sanatına, Türk kültürüne, opera sanatına yaptığı katkılar unutulmaz. Biz Safranbolulular olarak da Leyla Gencer gibi hem kendi isminin hem ülkemizin ismini hem Safranbolu'nun ismini Türkiye ve dünyada duyuran biri olması dolayısıyla onunla hemşehri olmaktan gurur duyuyoruz." diye konuştu.

Yörük köyünün sadece barındırdığı evleriyle tarihiyle değil Leyla Gencer gibi dünyaya mal olmuş bir sopranoya ev sahipliği yapmasıyla da güzel bir köy olduğunu aktaran Ürkmezer, şöyle devam etti:

Reklam
Reklam

"Bizler de gerek kaymakamlık gerekse belediye olarak elbetteki Yörük köyünde yaşayan hemşehrilerimizle beraber Leyla Gencer'in isminin yaşatılması, onun anılarının korunması, Leyla Gencer gibi bir değerin Safranbolu'nun tanıtımına katkıda bulunmak için elimizden geleni yamaya devam ediyoruz. Daha önce baba evinin çatısı onarılmıştı. Kaymakamlık ve Özel İdare ile mutabık, sadece orayı değil, Yörük köyünün ayrı bir destinasyon olarak planlanmasında, Yörük köyünün evleri, tarihi dokunun yaşaması için çalışmalarımız devam ediyor. Bu çalışma içerisinde onu bütüncül bir yaklaşımla değerlendirmek istediğimizden Leyla Gencer'in meydanda bulunan büstü ve arkasında bulunan evi de o kapsamda turizme kazandırma çalışmalarımız devam ediyor."

Daha önce Leyla Gencer ile ilgili çeşitli etkinlikler yapıldığını hatırlatan Ürkmezer, opera ile klasik müzikle ilgili etkinlikler yapıldığını, budan sonra Leyla Gencer'le köprü oluşturarak Safranbolu'nun yurt içi ve dışında tanıtımına katkılarından mutlaka faydalanmak istediklerini belirtti.

Reklam
Reklam

- Leyla Gencer

Leyla Gencer, 10 Ekim 1928'de Polonezköy'de dünyaya geldi. Solistlik kariyerine 1950'de Ankara Devlet Tiyatrosu'nda, Cavalleria Rusticana eserindeki "Santuzza" rolüyle adım atan sanatçı, İtalya'da da ilk kez bu rolle seyirciyle buluştu. Gencer, zengin repertuvarı ve mükemmel tekniği sayesinde kısa zamanda dünya çapında tanınarak "La Diva Turca", "La Gencer" ve "La Regina" olarak ün kazandı.

Milano, Roma, Napoli, Venedik, Viyana, Paris, San Francisco, Köln, Buenos Aires, Londra, Rio de Janerio, Bilbao, Chicago'da sahne alan sanatçı, Lucia, Norma, Lady Macbeth, Queen Elizabeth, Filoria Tosca, Lucrezia, Madam Butterfly, Alceste, Aida, Violetta ve Leonora'nın sesi oldu.

Kariyeri boyunca, 23 bestecinin 72 eserini repertuvarına alan sanatçı, konserlerini 1992'ye kadar sürdürdü. Sonraki yıllarda eğitimcilik kariyerine ağırlık vererek, genç sanatçıları yetiştiren Gencer, 10 Mayıs 2008'de hayata veda etti.

Anahtar Kelimeler: