DİYARBAKIR (İHA) - Diyarbakır'da 2007 yılı Nevruz kutlamaları sırasında terör örgütünün propagandasını yapmak suçundan hakkında dava açılan eski DEP Milletvekili Leyla Zana için savcı tarafından verilen mütalaada 5 yıl hapis cezası istendi.
21 Mart 2007 tarihinde Diyarbakır'da yapılan Nevruz kutlamaları sırasında terör örgütünün propagandasını yaptığı gerekçesiyle hakkında dava açılan eski DEP Milletvekili Leyla Zana'nın yargılanmasına devam edildi. Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya tutuksuz yargılanan Zana katılmazken, Leyla Zana'nın PKK terör örgütü lideri Abdullah Öcalan için bilinçli bir şekilde "lider" ifadesi kullanarak örgütün eylemlerine sahip çıktığı gerekçesiyle 5 yıl hapis cezasıyla cezalandırılması
istendi.
Bilirkişi heyeti tarafından yapılan CD çözümleri sonrası Cumhuriyet Savcısı Sacit Yılmaz tarafından sanık Leyla Zana için hazırlanan mütalaada şu ifadelere yer verildi:
"21 Mart 2007 günü Diyarbakır fuar alanında düzenlenen Nevruz kutlamalarında konuşma yapan sanık Leyla Zana'nın bu konuşmasında, 'Kürtlerin üç önderi var. Birincisi, hepimiz diyoruz ona Celal amca; o bugün Irak'ın cumhurbaşkanıdır, Kürtlerin lideridir. Ya ikincisi, her zaman söylüyoruz Mesut kardeş, Kürdistan Bölgesel Başkanı. Ya üçüncüsü, siz hepiniz dile getiriyorsunuz. Siz diyorsunuz Kürt önderi başkanı Öcalan'dır. Ben bu üç önder için minnetlerimi dile getiriyorum. Bunların üçü bizim değerlerimizdir.
Her üçünün de Kürtlerin gönlünde, beyninde yeri vardır' dediği CD çözümünden anlaşılmaktadır. Ulusal ve uluslararası hukukta PKK, terör örgütü olarak tanımlanmasına ve halen bu örgütün lideri olarak yargılanıp ceza alan ve hükümlü sıfatıyla İmralı Cezaevi'nde bulunan Abdullah Öcalan da terör örgütünün lideri olarak kabul edilmesine rağmen, olayımızda sanık Leyla Zana'nın bu kişi için 'Kürt önderi' sıfatıyla bahsetmesinden, terör örgütü liderine ve örgütün eylemlerine sahip çıktığı, terör örgütünün liderinin kişiliğinden terör örgütünü övdüğü ve bu yolla örgütün propagandasını yaptığı açıkça anlaşılmaktadır.
Sanığın eski bir milletvekili ve siyasi parti yöneticisi olduğu hususları dikkate alındığında, bu sözleri söylerken bilinçli davrandığı, cümleleri özellikle seçebilecek durumda olduğu da unutulmamalıdır. Sanığın yaptığı bu konuşma ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmeyeceğinden, terör örgütünün propagandasını yapan sanığın eylemine uyan 3713 sayılı 7/2, 5237 sayılı maddeler uyarınca cezalandırılmasına karar verilmiştir."
Mütalaa üzerine Leyla Zana'nın avukatları, savunma yapmak için mahkemeden ek süre talep etti. Mahkeme heyeti, avukatların talepleri doğrultusunda duruşmayı 24 Ocak 2008 tarihine erteledi.