Kalabalık sofraları ve uzun sohbetleri seven Mustafa Kemal Atatürk, sofra adabına son derece özen gösteren biriydi. Yemeğe çok düşkün olmasa da sevdği birkaç çeşit vardı: Kurufasulye ve pilav baş yemeğiydi. Aynı zamanda beyaz leblebiyi çok sever ve ayrana ekmek doğrayıp yemekten keyif alırdı.
Okuduğumuz kaynaklara göre İsmet İnönü, kilosunu kontrol altında tutmak için çeşitli perhizler uygulardı. Her gün tartılır ve küçük not defterine günlük kilosunu not ederdi. Kilosunu korumak için ise haftada bir ekşi elma yer veya süt içerdi.
Sağlıklı yaşamak için öğünlerine son derece dikkat eden Süleyman Demirel akşam yemeklerinde genellikle balık tercih ederdi.
Yöresel yemeklere düşkünlüğüyle bilinen Özal'ın en sevdiği yemekler; içli köfte ve kiraz yaprağı sarmasıydı. Bu yemeklerin yanı sıra Malatya yöresine ait tüm yemekleri afiyetle yer, pek ayırt etmezdi.
Devlet Bahçeli'nin Adana mahalli yemekleri çok sevdiği söyleniyor. Hamur işlerini ağzına koymamaya çalışan Bahçeli, bunun dışında yemek ayrımı yapmamaya çalışıyor.
İnsan sağlığı açısından son derece önemli olan deniz ürünlerini Erdoğan da sık sık tüketenlerden. Özellikle mezgit ve Trabzon kalkanını çok sevdiği söyleniyor. Bunun dışında çikolata, şeker, kuruyemiş gibi şekerli ve işlenmiş gıdalardan uzak duruyor. En sevdiği çorbalar ise yayla ve sebze çorbası. Yemekten önce ise mide asidini dengelemek için portakal suyu içiyor.
Kılıçdaroğlu'nun favori yemekleri Tunceli'nin yöresel yemeklerinden oluşuyor. Kılıçdaroğlu'nun mutfakla pek arası olmadığını söyleyen Selvi Kılıçdaroğlu: " Kemal Bey, yemek yapmayı pek bilmiyor, acıktığı ve evde yemek bulamadığı zaman yoğurt ekmek yemeyi seviyor" şeklinde yaptığı açıklamayla Kılıçdaroğlu'nun yemekle olan ilişkisini açıklıyor.
Mutfağa girmeyi seven Demirtaş, "Erken kalktıysam kahvaltıyı ben hazırlarım" diyor. Yemek pişirme konusunda iddialı olduğunu söyleyen Demirtaş'ın favori yemekleri ise güveç ve pilav.