Canlı, modern, heyecan verici, çok kültürlü ve cesur ancak aynı zamanda gösterişli, tarihi ve lüks... Birleşik Krallık ve İngiltere’nin başkenti ve en büyük şehri olan Londra, sayılamayacak kadar çok birinci sınıf müzeleri, dünyadaki belki de en iyi gece hayatı, tiyatrolar, pazarlar, parklar, katedraller, saraylar ve diğer tarihi mekânlarıyla bir turistin kolayca haftalar geçirebileceği bir şehir.
Bu boyutta bir şehirde görülecek ve yapılacak pek çok şey olduğu için iyi seçmek ve eleme yapmak gerekiyor. Birkaç günlük tipik bir Londra gezisinde, gündüz Buckingham Sarayı, Londra Kulesi, Trafalgar Meydanı ve Westminster Abbey gibi yerler (hepsine giriş ücretsiz!) ile British Museum, Tate Modern ve National Gallery gibi müzeleri dolaşarak dolu dolu geçer. Akşam ise şehrin geneline dağılmış restoranlarda yiyip içebilir, isterseniz West End’de bir oyun izleyebilirsiniz.
Planınızda kalan boşlukları ise sonsuz alışveriş olanağı ile doldurabilirsiniz. Londra hem uygun fiyatlı yiyeceklerden antikalara kadar pek çok şeyin satıldığı muhteşem pazarlara, hem de Oxford ve Regent caddeleri gibi çok büyük olanlardan Bond Caddesi ve Carnaby Caddesi gibi daha şık ve samimi olanlara kadar çeşitli alışveriş caddelerine ev sahipliği yapıyor.