Tarık Demirkan
Budapeşte
Macar hükümeti, toplumun üst gelir kesimi için yeni bir vergi hazırlığı içinde.
Son veriler Macar hükümetinde soğuk duş etkisi yaptı
'Dayanışma vergisi”'adıyla anılan bu yeni vergi türünün, toplumun hangi gelir düzeyine sahip kesiminden alınacağı henüz net olarak belli olmasa da, hedef kesim, genel olarak “toplumun zenginleri” olarak tanımlanıyor.
Hükümetin üzerinde tartıştığı yeni verginin ayrıntılarına dair kamuoyuna yansıyan bilgiler henüz çok net değil. Ekonomistler ve maliye uzmanları, dayanışma vergisiyle toplumun mutlu azınlığından gelecek olan ek gelirin, hükümetin içinde bulunduğu zor durumu biraz rahatlatacağını düşünüyorlar.
2010 genel seçimlerinde mecliste üçte ikilik bir çoğunluk sağlayarak iktidara gelen FIDESZ ve Hıristiyan Demokratlar ittifakı, tüm ekonomi hayatını yeniden düzenlemiş ve vergi sistemini de değiştirerek büyümeye yönelik bir ekonomi stratejisi uygulamaya başlamıştı.
Geçen yıl hemen seçimlerin ardından uygulanmaya başlanan yeni vergi stratejisinin özü, toplumda orta ve üst gelire sahip kesimlerin vergisini azaltmaktı. Beklentilere göre, daha az vergi veren, dolayısıyla cebinde daha fazla para kalan üst kesim, tüketime yönelecek, bu ise ülkede üretimi ve istihdamı arttıracaktı.
Yeni ekonomi programına göre, 2011 yılı sonunda GSMH en az % 3 artacak, ve iki yıl içinde de yaklaşık bir milyon kişiye yeni iş imkanı doğacaktı.
Geçtiğimiz günlerde devlet istatistik kurumunun açıkladığı veriler hükümet için soğuk duş etkisi yaptı. Buna göre 2011 yılı sonunda GSMH artışı yüzde 3 değil, en iyi tahminle ancak % 1.5 olacak.
Bu ise yılsonuna kadar önemli bir bütçe açığının ortaya çıkacağı anlamına geliyor.
İşte toplumun zenginlerinden ek vergi alınması projesinin ardında yatan gerçek bu.
İlk tepkiler olumlu. Varlıklı kesimin temsilcileri gerekirse bu tür yeni bir vergiye katlanabileceklerini, ama bunun süresi belirli, örneğin iki yıllık bir vergi olması gerektiğini vurguladılar.
Sorun, bu verginin Macar ekonomisini düzlüğe çıkarmak için yeterli olup olmayacağı.