Odunpazarı ilçesine bağlı Orta Mahallesinde bulunana tarihi çeşmelerin muslukları kimliği belirsiz kişi veya kişilerce çalınıyor. Bazı çeşmelerin Osmanlı zamanında kaldığı tarihi mahallede, yaşanan hırsızlık olaylarına mahalle sakinleri anlam veremiyor. Muslukları ne amaçla çalındığını anlayamayan mahalle sakinleri, özellikle gece geç saatlerde gerçekleşen hırsızlık olaylarında, sadece musluklar değil yola sabitlenen dubaların dahi çalınıyor olmasına tepki gösteriyor. 1 yıldır aralıklarla gerçekleşen hırsızlık olaylarının bir çözüme ulaşmasını isteyen mahalle sakinleri, hırsızların ilerleyen zamanlarda evlerine de girilmesinden tedirginlik duyuyor.
Orta Mahallesi’nde gerçekleşen ilginç hırsızlıklar hakkında konuşan Mahalle Muhtarı Erol Erdal Gürdoğan, mahallede bulunan tarihi çeşmelerin musluklarının 1 yıldır belirli aralıklarla sökülüp çalınmasına şaşkınlıkla karşıladığını belirti. Böyle bir olayların son zamanlarda artmasından endişe duyduğunu dile getiren Gürdoğan, “Mahallemizde tarihi çeşmeler var. Bu çeşmelerimizin muslukları son bir senedir sökülüyor. Bir musluk ne kadar eder, çok mu para kazandırıyor bilmiyorum ama böyle. 3-4 çeşmemizin muslukları devamlı sökülüyor. Bazen hayırseverler, bazen belediyenin fen işlerine söyleyip taktırıyoruz. Dediğim gibi 1 senedir biz mücadele veriyoruz ama ısrarla çalıyorlar. Polis suçüstü yapılması gerektiğini belirtiyor, onu da yapamıyoruz çünkü bu herkes uyurken belli saatlerde yapılıyor” diye konuşarak ilginç hırsızlığı anlattı.
Uzun yıllardır Orta Mahallede ikamet ettiğini belirten Süleyman Denktaş, mahallesindeki tarihi çeşmelerden muslukların çalınmasının dışında demirden dubaya birçok materyalin hırsızlarca çalındığı ifade etti. Hırsızlığı yapan şahsıların henüz belli olmadığı olayda Süleyman Denktaş, başka mahallerden gelen ve genellikle uyuşturucu kullanan gençlerin mahallerinde sıklıkla dolaştığını iddia etti. Süleyman Denktaş, “Çeşmeyi bırakın buradaki dubaları bile götürüyorlar. Hâlbuki çeşme Osmanlıdan kalma bir hayır, hasenat aracıdır. Ama gel gör ki sevabın dışında vukuat olmaya başladı. Geliyorlar, buradan çeşmeyi söküyorlar, su buraya akmaya başlıyor, ben gece kalkıp kör tıpa takıyorum sabah da çeşme takıyorum. Bunu direkt sökebiliyorlar ya da ellerinde anahtarlarla dolaşıyorlar. Başka mahalleden gelip hap alıyor vs. o kendi sorunu, örneğin komşum şu yola demirini koydu, içeri girdi Turgut ağabey beni arıyor ‘demirler yok’ diye. Kaşla göz arasında, sanki uzaktan anı bekliyorlarmış gibi hemen aldıkları gibi kayboluyorlar. Bizim bu çeşmemizi o kadar pis kullanıyorlar ki, bulaşık yıkayanı var, affedersiniz gece buraya özel çamaşırlarını yıkamaya gelen var. Aşağı mahalleden gelmiş, sanki burası kendi lavabosu gibi kullanıyor. Çöpünü giderin içine atanlar var. Benim odam bu çeşmenin hemen üzerinde ve rahatsız oluyorum” diye konuşarak durumla alakalı serzenişte bulundu.
İHA