Mahkeme başkanını kızdırdı, gazetecilere kafa salladı! Sinan Ateş cinayeti duruşmasında anlattı: '10 kişiyi vurduk'

Sinan Ateş suikastının azmettiricisi olarak yargılanan Doğukan Çep, duruşma sırasında mahkeme başkanını kızdırdı. Daha önce Hasan Ferit Gedik'in öldürüldüğü olaylarda 10 kişiyi vurduğunu söyleyen Çep'e mahkeme başkanı "Ne anlatıyorsun sen?" diyerek tepki gösterdi. Sinan Ateş'le aralarında geçtiğini iddia eden olayları da anlatan Çep, gazetecilere ise tehditvari bir şekilde kafa salladı.

Sinan Ateş suikastının azmettiricisi Doğukan Çep, 1,5 yıl sonra hakim karşısına çıktı. Duruşmada savunma veren ve azmettirici olduğunu kabul eden Çep, "Nasıl öldü bilmiyorum, Özyağçi'ya ayaklarına sık dedim. Şok oldum" dedi. Daha önce yaptığı silahlı saldırıları anlatmaya başlayan Çep'e mahkeme başkanı “Sabahtan beri ne anlatıyorsun?” diyerek tepki gösterdi.

Sözcü'de yer alan habere göre; Çep, daha sonrasında ise cinayetten önce Sinan Ateş'le aralarında geçtiğini iddia ettiği olayları anlattı.

Reklam
Reklam

MAHKEME BAŞKANI: NE ANLATIYORSUN SEN?

Çep, şunları söyledi:

  • 2013 yılında Gezi olayları sıradan Gazi Gümüşsuyu’nda DHKPC’li teröristlerle vurma olaylarım olmuştu. Kırmızı fularlı kız Ayşe Deniz, Öykü Dilara Keskin… En son bunları vurduktan sonra ESP’nin derneğine giriyoruz, basıp içeride 10 kişiyi vuruyoruz.

En son Hasan Ferit Gedik ölüyor. Uyuşturucuya karşı yürüyormuş. Biz yakalandık, yargılanmaya başladık. Google Hasan Ferit Gedik yazın Allah için tabutun üstüne bakın. DHKPC bayrakları. Biz bunları vurmuşuz, yargılanmaya başlamışız. Ayşe Deniz, Gezi’ye gidiyor, Gezi de ağaç içinmiş ya. Ayşe Deniz Gezi’den sonra Kandil’e gidiyor. Karayılan’ın yanında fotoğrafları var, Karayılan kızları sever. Sonra Ayşe Deniz Rakka’ya gidiyor, orada ölüyor.

Mahkeme Başkanı “Sabahtan beri ne anlatıyorsun” diye araya girip Çep’e kızarak tepki gösterdi.

Reklam
Reklam

Çep, şöyle devam etti:

  • Vurduğum Cebrail Günebakan da 'Kobani’ye gideceğiz' diyor. Halbuki bunlar MLKP’de silah eğitimi alıyor. Amara Kültür Merkezi’nde pankart açmışlar, ölüyorlar. Bu şekilde davalarım düştü. CHP’nin milletvekilleri gelir, davalarımı sever.

"ERAY 'ABİ BEN VURURUM' DEDİ"

Çep, cinayetten önce Sinan Ateş'le aralarında geçtiğini iddia ettiği olayları şöyle anlattı:

  • Aziz Mahmut Hüdai Camisi’nde namaz kılıyordum. Bir gün sabah namazı Sinan Ateş geldi. Yan yana namaz kıldık, zikir yaptım. 2013’te Hasan Ferit Gedik'ten ceza almışım, 'Bana yardım eder misin?' dedim, 'Elimden geleni yaparım' dedi. Bana 'bizim yapamadıklarımızı, hayallerimizi yapmışsın' dedi. Sonra ‘Dosyanı halledecekler’ dedi. Ben aradım, 'bunu ayarladım' dedim. Taksim’de bir otele çağırdı, otelde parayı verdim. 2021’de telefonum çaldı, 'kardeşim' dedi 'bir 200 bin TL ödememiz lazım' dedi. 4-5 günde ayarladım.

  • 2022 yılının Kasım ayı, 'kardeşim artık sona yaklaştık, eli kulağında' dedi, 'abi ben paranın tamamını ayarlayamadım' dedim. Sağdan soldan borç istedim, bir hafta içinde 200 bin TL ayarladım, 'kardeşim Ankara’ya gelir misin' dedi. 'Ankara’dayım' dedim, 'Çukurambar Liva Pastanesi'nin konumunu yaz, gel' dedi. Ben gittim, geldi. Oturduk, parayı verdim, poşetti. Ama 'bundan sonra seni aradığımda paranın tamamını ayarlaman lazım' dedi.

  • Çıktık dışarıya, 'kardeşim burası benim ofisim' dedi. Tam binanın önünde beyaz bir arabanın içini açtı, benim verdiğim parayı koydu. Bir tane Mercedes, ben oradan ayrıldım İstanbul’a gittim. Ben aramaya başladım, aralık ayı oldu. 'Kardeşim sabret' dedi. 'Olmuyorsa paramızı geri alalım' dedi. Arıyorum arıyorum açmıyor, açan adam açmamaya başladı. Ben de bir iki gün daha bekledim. 'Ben bunu ayaklarından vuracağım, Ankara’ya gidiyorum' dedim. Eray da yanımda. 'Abi ben gider vururum' dedi."
Reklam
Reklam

Cep, “Ben öldürmeye gönderseydim, öldürmeye gönderdim derdim. Allah’tan başka kimseden korkum yok. Ölmesini de istemezdim, nasıl öldüğünü de bilmiyorum. Delikanlı gibi öldürdüm derdim. Sevip sevmemek önemli değil. Bunu öldür, öldürtme demem” dedi.

Reklam
Reklam

'TETİKÇİ ÖLDÜRMEDİ' İDDİASI

Çep, şöyle devam etti:

  • 'Ben bunu vururum' deyince (Eray) voltayız biz… Suat abiyi aradım, 'abi benim bir işim var halleder misin' dedim. 'Bana bir iki gün Ankara’dan ev lazım' dedim. Cinayet desem bunlar benim telefonumu açmaz. 'Suat abi, Liva Pastanesinde oturdum, ofisi şurada, sadece çıkınca haberi ver'. Ben arkadaşımı, dostumu bile isteye yakmam, hain biri değilim.
  • Suikast yapmaya gelen insan arkadan vurur gider, yüzünü kapatır gider, karşıdan gelir göğsü gerer vurur. Suikast yapmaya gelen insan silahı böyle tutmaz. Nasıl öldü bilmiyorum, şok oldum, Suat abi şok oldu. Dünyam başıma yıkıldı, bütün film bitti. Dört gün sonra yakalandım. Halk TV, Sözcü Gazetesi 'suikast' dedi. Halk TV, Sözcü hiçbir şehit ailesinin haberini yapmadı. Suat abi Allah korkusu olan bir insan, 'niye böyle oldu' deyince 'böyle olsun istemedim' dedim.
Reklam
Reklam

GAZETECİLERE BAŞINI SALLADI

Çep, ayrıca Ateş’i öldüren kurşunun Eray Özyağci'nin silahından, onun bulunduğu ve silahı tuttuğu açıdan çıkmasının mümkün olmadığını, öldüren kurşunun açısının Selman Bozkurt’un (Sinan Ateş’in yanında olan arkadaşı/müşteki) açısı olabileceğini söyledi ve araştırılmasını istedi.

Öte yandan Suat Kurt'un savunması devam ettiği sırada, sanık sandalyesinden geriye dönen sanık Doğukan Çep, gazetecilere gülerek başını salladı.

Anahtar Kelimeler: