Diyarbakır Kozan Köyü'nde iki gencin aileleri aralarında gizli ilişki olduğu gerekçesiyle haklarında ölüm kararı aldı. İnfaz küçük çocuklarca gerçekleştirildi. Aile meclisine ise azmettirici değil olaya yardımcı oldukları gerekçesiyle 7 yıl hapis cezası verildi.
Mahkeme Yargıtay tarafından onaylanan kararın gerekçesinde "aile olaya tepki vermeseydi toplum tarafından dışlanırdı" dedi. Diyarbakır 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi, yıllardır gündemden düşmeyen töre cinayetleriyle ilgili ilginç bir karar verdi.
Mahkemenin Kozan Köyü'nde gizli ilişki yaşadığı ileri sürülen Nurcan Kaçan'ın ağır yaralanması ile Ferit Demir'in öldürülmesiyle ilgili kararı Yargıtay tarafından da onaylandı. Mahkeme gerekçeli kararında olayı anlatırken sık sık "yöredeki inanışların bir sonucu olarak" gibi vurgular yaptı. Davaya konu olan olay, mahkeme kayıtlarına göre şöyle gelişti:
Kozan Köyü'nde Nurcan Kaçan'ın, nikahsız eşi Halit Tarlak'ın askere gitmesi üzerine Ferit Demir ile ilişki yaşıyordu ve bu olay köylüler tarafından da konuşulmaya başlandı. Kaçan ve Demir aileleri toplanarak, yöresel adet ve töre gereği, 'Köyde insan içine çıkacak yüzümüz yok, bu namusu beraber temizleyeceğiz' diyerek iki genç hakkında ölüm kararı aldı. Kayınbirader Mehmet Tarlak, Nurcan Kaçan'ın öldürülmesi için ailenin en küçük ferdi olan kardeşi Abdullatif Tarlak'ı görevlendirdi.
Demir'i öz kardeşi öldürdü
Abdullatif Tarlak'ın, ağabeyi Mehmet'in verdiği tabancayla yengesine 9 el ateş etti. Bu sırada evde bulunan Tarlak'ın dayısı Rütbedin Temel'in, yere düşen Nurcan Kaçan'ın nabzını kontrol ederek, 'Daha ölmemiş kafasına sıkın' demesi üzerine Tarlak 4 el daha ateş edip yengesini göğüs ve sırtının 7 yerinden yaraladı. Ameliyata alınan genç kadın hayati tehlikeyi atlattı. Kaçan ile yasak ilişki yaşayan Ferit Demir de aileler arasında kan davası başlamaması için, öz kardeşi 15 yaşındaki Remzi Demir tarafından vurularak öldürüldü.
Tehditle tecavüz etmiş
Nurcan Kaçan'ın olay sonrası jandarma tarafından yaralıyken alınan ifadesinde Ferit Demir 'gece evin penceresinin önüne gelerek, "Ya beni içeri alırsın, ya da 'Benimle birlikte oldu' diye sana iftira atarım" dediğini ve kendisine tecavüz ettiğini anlattı. Ancak Kaçan mahkeme aşamasında bu ifadeyi değiştirip, kayınbiraderinin kendisini çıkan bir tartışma sonucu vurduğunu söyledi.
Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi ağabeyini öldüren Remzi Demir'i 10 yıl , yengesini vuran Abdullatif Tarlak'ı da 5 yıl hapis cezasına çarptırdı. Yargıtayca da onaylanan kararın gerekçesinde, töre saikiyle hareket edilen olaylarda mutlaka aile büyüklerinin yer almasının yadsınamaz bir gerçek olduğu, 14 yaşındaki küçük Abdullatif'in tek başına cinayet kararı almasının da hayatın olağan akışıyla bağdaşmadığı belirtildi.
‘Hoş görülmeyen davranışlar'
Olayda azmettirici olmakla suçlanan Mehmet Tarlak ile dayısı Rükbedin Temel'in önce ağırlaştırılmış müebbet, ardından 'Suça yardım eden kişi' olarak 7'şer yıl 6'şar ay hapisle cezalandırılmalarının gerekçesi de kararda şöyle açıklandı:
"Öncelikle sanıklar, yörenin koşulları da dikkate alınarak azmettiren mi, yoksa yardım eden mi olarak değerlendirilmelidir? Mağdurenin gayrı resmi evli olmasına rağmen, bir başkasıyla yasak ilişkisi nedeniyle Abdullatif Tarlak tarafından öldürülmeye kalkışıldığı ve yöre itibariyle tüm aile bireylerinin bu yasak ilişki karşısında tepki vermemeleri durumunda, toplumsal olarak dışlanacak olmaları nedeniyle, bu tip olaylarda sert tepkiler göstermek zorunda kaldıkları, bunun da kadına şiddete dönüştüğü bilinmektedir. Bunun doğal sonucu olarak da aile namusunun veya şerefinin saldırıya uğradığını düşünen bireylerin büyük kısmının, kadına sert ve şiddetli tepki gösterme olasılığı gözönüne alındığında, Abdullatif Tarlak'da mağdurenin toplum kurallarına uymayan davranışlarından kaynaklanan ve toplumun hoş görmediği davranışlarından dolayı, yengesine şiddet uygulama iradesinin varlığının kabulünü zorunlu kılmıştır. Bu nedenle sanıklar Mehmet Tarlak ile Rükbedin Temel'in suça ‘yardım eden kişi'olarak katıldıkları anlaşılmıştır. Abdullatif Tarlak'ta öldürme isteği yok iken, sanıkların bunu oluşturduklarına ilişkin delil bulunmaması, ayrıca ‘şüpheden sanık yararlanır'ilkesi gereğince her iki sanığın ağırlaştırılmış mübbet yerine 18'er yıla, cezada yarı oranında indirim yapılarak 9'ar yıla, duruşmalardaki hal ve davranışları nedeniyle de cezanın 7'5'ar yıl hapse indirilmesine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır."