"Mal varlığı tartışması" yargıya taşınıyor

ANKARA (İHA) - AK Parti ile CHP arasında süren "malvarlığı" tartışması yargıya taşınıyor.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, kendisine "Kıvırtma, malvarlığını açıkla" diyen CHP Grup Başkan Vekili Haluk Koç'u mahkemeye veriyor. Hukukçularına dava dilekçesini hazırlamaları için talimat veren Erdoğan, kişilik haklarına hakaret ettiği gerekçesiyle Koç'tan yüklü miktarda tazminat isteyecek.

Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'ın "Bir parti Genel Başkanı'nın hesabında 150 milyon YTL var" yönündeki açıklamasının ardından alevlenen malvarlığı tartışması şimdi de yargıya taşınıyor. Başbakan Erdoğan, hukukçu kurmaylarına talimat vererek CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ve CHP kurmaylarının kendisine yönelik sözlerini incelemelerini istedi. Erdoğan'ın talimatı üzerine harekete geçen Erdoğan'ın hukukçu kurmayı AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı ve avukatı Fatih Şahin, hazırlıkları son aşamaya getirdi. Başbakan Erdoğan, kendisini malvarlığını açıklamaktan kaçmaya çalışmakla suçlayan ve "Başbakan kıvırtıyor, kaçıyor" diyen Koç ile mahkemelik olacak.

Reklam
Reklam

Koç'un bu sözleri üzerine tazminat davası açmaya hazırlanan Başbakan Erdoğan, kişilik haklarına hakaret ettiği gerekçesiyle CHP Grup Başkan Vekili'nden yüklü miktarda tazminat isteyecek. Erdoğan'ın hukukçuları önümüzdeki günlerde dava dilekçesini hazırlayarak mahkemeye sunacak.

CHP Grup Başkan Vekili Haluk Koç, önceki gün Meclis'te düzenlediği basın toplantısında Başbakan Erdoğan'a yönelik şu eleştirilerde bulunmuştu:
"Başbakan kıvırtıyor, kaçıyor. İlk defa olmuyor. Başbakan'da unutkanlık alışkanlığı var. Herhalde, daha son düğünde takılan takıların muhasebesi yapılmadı. Dün bazıları anasının çıkınından kalanlarla malvarlığını açıklıyordu, bugünküler düğünlerde takılan takılarla açıklamaya çalışacaklar herhalde. İktidara, 'Bir lokma, bir hırka' diyerek geldiler. Binlerce lokma yediler, villalarda oturdular, ancak yine de doymadılar. 'Tüyü bitmemiş yetimin hakkını koruyacağız' dediler, ortada ne tüy kaldı, ne yetim. Türkiye'nin kurulu tesislerini, haraç-mezat sattılar. İktidardakilerin hepsi geçinememekten yakınıyor. Çocukları yaşamlarını zor kazanıyor. 'Ne olacak bu çocukların hali' diye Meclis kürsüsünden soruyorlar. Burs veren cömert işadamları olmasa çocuklar nasıl okuyacaklar? Villalara kaçak damgası vurulmasa nasıl barınacaklar, geçimlerini nasıl sağlayacaklar? Yazık değil mi bu yavrucaklara. Yazık değil mi Başbakan'ın, Maliye Bakanı'nın yavrucaklarına. Bizimkiler Davos'ta dünya zenginlerinin sofralarında, herhalde bireysel zengin olmanın yollarını öğreniyor. Sofra arkadaşları Oferler, Saroslar, dünya şirketlerinin CEO'ları. Ülke pazarlamasının adeta doktorasını yapıyorlar Davos'ta, mastırı burada yaptılar".

Reklam
Reklam