Maliye Bakanı Naci Ağbal, Torba Yasa Tasarısına ilişkin, "Özellikle Antalya ve Muğla yöresinde olan çok sayıda turizm yatırımcısını ilgilendiren bir düzenleme getiriyoruz." dedi.
Bayburt'ta çeşitli ziyaret ve incelemelerde bulunan Ağbal, bir gazetecinin Torba Yasa'nın içeriğine ilişkin sorusu üzerine, Torba Yasa'nın çok farklı toplum kesimlerini ilgilendiren, ekonomiyle ilgili çok önemli düzenlemeleri içerdiğini söyledi.
Torba Yasa'yı hükümet olarak bir süre önce Meclise gönderdiklerini, yaklaşık iki haftadır da üzerinde görüşmelere devam edildiğini belirten Ağbal, "Umut ediyorum ki pazartesi günü Torba Yasa ile ilgili görüşmeleri Plan Bütçe Komisyonunda tamamlayacağız. Çok farklı konuları bir arada taşıyan Torba Yasa düzenlemesi yapıyoruz." diye konuştu.
Ağbal, öncelikle vergi konularında, vatandaşın özel iletişim vergisinin aşağıya çekilmesine ilişkin çok önemli bir düzenlemenin yer aldığına dikkati çekerek, şöyle devam etti:
"Emlak vergi değerlerinin tespitine ilişkin belediyelerin yapmış olduğu değerlemelerde yüzde 50 üst sınır getirenbir düzenleme var. Yine vatandaşlarımızın belediye mücavir alan sınırları içerisinde tarım arazisi olarak kullanmış olduğu taşınmazları doğrudan satın almalarının önünü açıyoruz. Yaklaşık 54 bin adet bu şekilde yer var. İstiyoruz ki vatandaşlarımız bu taşınmazları edindikten sonra yine aynı şekilde tarımsal amaçlı kullanmaya devam etsinler. Yine 2019'dan önce Hazineye ait taşınmazlar üzerinde yapı yapan vatandaşlarımızın bu yerleri doğrudan almalarının önünü açıyoruz. Bu da bence son derece önemli bir düzenleme."
- "Bu son derece önemli bir düzenleme"
Turizm sektörü bakımından da geleceğe dönük çok önemli bir düzenleme yaptıklarını vurgulayan Ağbal, şu değerlendirmede bulundu: "Özellikle Antalya ve Muğla yöresinde olan çok sayıda turizm yatırımcısını ilgilendiren bir düzenleme getiriyoruz. 1980'li ve 1990'lı yıllarda verilen Hazineye ait yerlerin süreleri bitmeye yakın. Bazıları için 3 yıl, 5 yıl, 10 yıl var. Burada turizm yatırımcımız önünü görmek istiyor. Maliye'den, Orman'dan veya Turizm Bakanlığından kiraladığı bu yerlerin kira süresinin uzatılmasını ve böylelikle de bu tesislere yatırım yapmak istiyorlar. Bu anlamda yasa ile yapmış olduğumuz düzenlemede turizm yatırımcılarımıza bu yerler için 49 yıl yeniden süre verme imkanı getiriyoruz. Bu aslında turizm sektörünün geleceği için son derece hayati önemli bir düzenleme. Böylelikle turizm sektöründe inşallah ümit ediyorum ki ikinci bir hamleyi de başlatan bir ilk adım olacak. Bu da turizm yatırımcımızın önünü açacak. Yine bu düzenlemede turizm yatırımcımız isterse kullanmış olduğu bu yeri satın alabilecek. Böylelikle belki de yeni bir ortak alacak yanına veya kendi sermayesi varsa satın aldığı bu yerle ilgili de yeni yatırımlarını yapabilecek. Bu son derece önemli bir düzenleme."
Ağbal, kamu lojmanlarının ekonomiye kazandırılmasına ilişkin çok önemli düzenlemeleri getirdiklerini belirterek, "Lojmanlarda oturan kamu görevlilerine bu lojmanları öncelikle alma hakkı getiriyoruz. Böylelikle de kamu çalışanları dilerlerse bu lojmanları edinebilecekler." dedi.
Kamu lojmanlarının satışından ne kadar gelir beklendiğine ilişkin soruya Ağbal, şu yanıtı verdi:
"Plan Bütçe Komisyonunda dağıttığımız etki analizinde tek tek belirledik. Lojman satışı tabii ki bir yılda başlayacak ve bitecek bir proje değil. Yıllar içerisinde Maliye Bakanlığı olarak kurumlarla çalışarak bunu belirleyeceğiz yani yerine göre bazı konutlardan 500 milyon lira gelir bekliyoruz, bazılarından 1 milyar lira gelir bekliyoruz dedik."
- "Birçok sosyal kesimi etkileyen düzenlemeler getiriyoruz" Ağbal, Torba Yasa'da, birçok sektörde ve birçok alanda uzun süredir bekleyen konuları çözen çok önemli düzenlemeler olduğunu belirterek, şöyle devam etti: "Mesela telekom sektörünün vergilendirilmesiyle ilgili veya telekom sektörünün süre gelen sorunlarını çözecek çok radikaldüzenlemeleri bir bütün içerisinde bu pakette çözüyoruz. Yine madencilik sektörüyle ilgili Enerji Bakanlığımızın getirdiği çok önemli düzenlemeler var. Madencilik sektöründe öngörülebilirliği artırıyor hem de geleceğe ilişkin olarak madencilik sektörünün önünü açan düzenlemeler var. Yine burada birçok sosyal kesimi etkileyen düzenlemeler getiriyoruz yani özellikle burada yapmış olduğumuz düzenlemelerle hükümet olarak sosyal devlet uygulamalarının da önünü açıyoruz. Onun için 130'dan fazla maddeyi içeren bu düzenleme aslında birçok bakanlığı ilgilendiren meseleleri de topluca çözüyor. Pazartesi günü Plan Bütçe Komisyonunda bitirdikten sonra süratle genel kurula gelecek tasarı ve yıl bitmeden önce de yasalaşarak birçok meselenin de önünü açmış olacak."
- "Kesinlikle yaylalardaki yapılaşmalarla ilgili düzenlemeler getirmiyor" Yasada, yaylalardaki yapıları ilgilendiren düzenleme bulunup bulunmadığına ilişkin soruyu Ağbal, şöyle yanıtladı: "Hükümet olarak bu yaylalarda kaçak yollarla yapılan her türlü yapılaşmaya karşıyız. Bu konuda hükümet olarak, bu yapılaşmaların engellenmesi ve yapılmış olanların da mevzuata uygun hale getirilmesiyle ilgili, ilgili bakanlıklarımız çalışmalarını yürütüyorlar. Dolayısıyla bizim burada yapmış olduğumuz düzenlemeler kesinlikle bu yaylalardaki yapılaşmalarla ilgili düzenlemeler getirmiyor."
Ağbal, düzenlemenin 2010, 2009 yılından önce kent merkezlerinde Hazine arazileri üzerinde yapılanyapılaşmalarla ilgili olduğunu anlatarak, sözlerini şöyle tamamladı:
"Aslında 2003 yılına kadar yapılan bu tür yapılarla ilgili bir düzenleme vardı, biz süreyi 2009'a çekiyoruz ama yaylalar konusunason derece hassasız. Özellikle Karadeniz Bölgesi'nde biliyorsunuz hükümet olarak Yeşil Yol Projemiz var, çok önemsiyoruz. Türkiye'nin turizmi bakımından son derece önemli bir potansiyel, ayrıca Karadeniz Bölgesi'nin bu yeşil kuşağı bizim için son derece önemli yani dedelerimizden, atalarımızdan gelen bu yeşil kuşağın korunması ve gelecek nesillere de aynen aktarılması lazım. Burada zaman içerisinde oluşmuş kaçak yapılaşmaların da ortadan kaldırılması için her türlü tedbiri de ilgili bakanlıklarımız alacak."