Sivas'ta Anadolu Selçuklu Devleti tarafından 1200'lü yılların başında Kızılırmak üzerine yaptırılan Eğri Köprü ile yine aynı dönemde yapılan eski adıyla 'Gürcü Hüseyin Köprüsü' olarak da bilinen Kesik Köprü kimliği belirsiz kişi ya da kişilerce sprey boyalı yazıların hedefi haline geldi. Yetkililer tarafından defalarca silinmesine rağmen tarihi eserlerin üzerine sprey boyayla yazılar yazılmaya devam ediliyor. Köprülerin genelde iç duvarlarına yazılan yazılar tarihi dokuya zarar veriyor. Yaklaşık 10 liraya alınan sprey boyaların tarihi köprülerden silinmesinin maliyeti yazının şekil ve büyüklüğüne göre 5 ile 50 bin lira arasında değişiyor.
SCÜ Mimarlık Fakültesi Mimarlık, Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi öğretim üyesi Doç. Dr. Uğur Tuztaşı, 10 liraya alınan bir sprey boyanın tarihi dokuya hem manevi hem de maddi olarak büyük zarar verdiğini belirterek, "Tarihi yapıtlarımız toplum kültürünü yansıtan örneklerdir. Tarihi yapının korunmasında yazılan yazılar kimsenin dikkatini çekmiyor olabilir. Ancak özellikle duvar yazıları meselesi restorasyon aşamasında ciddi maliyetlere sebep oluyor. Herhangi bir tarihi esere yazılan yazının temizlenmesi ciddi bir maliyet farkı ortaya koyabilir. Bu konuda çocuklara ve gençlere bilinç kazandırılması gerekiyor. Bu tip tarihi yapılar şehrin kültürüne ahenk katan eserlerdir. Belki bu yazılar 5 saniyede yazılabiliyor ancak bunların silinmesi ise çok daha kapsamlı ve sistemli bir restorasyonu gerektiriyor. Ayrıca bu yazılar silinirken de yapıya farklı bir zarar verilmesine de yol açabiliyor" dedi.
Bu yazıların uzun süre tarihi dokuda kaldığını söyleyen Doç. Dr. Tuztaşı, "Yazılarda farklı boyalar da kullanılıyor. Normal bir duvar örgüsünde ya da bezemeli dokularda 10-15 kat arasında bir temizleme maliyet farkı oluyor. Yazının boyutu ve yazılan yerin durumuna göre silinmesi 5 bin lira, 10 bin lira, hatta 50 bin lirayı bulabiliyor. Boyanın tarihi dokuya nasıl bir sızma yaptığı da önemli. Gençliğin getirdiği heyecanla yazılan bu yazılar, tarihi dokuya büyük ölçüde zarar veriyor. Tarihi yapılarımızı korumalıyız. Onlara daha insani yaklaşmalıyız. Bunlar kuşaktan kuşağa geçmiş önemli eserlerimizdir. Daha erken yaşlarda çocuklarımıza bu konuyla ilgili eğitimler verilmelidir. Bu tip eserlerin kültürümüzdeki yeri ve önemi anlatılmalıdır" diye konuştu.
(DHA)