Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yanıt verdi. CHP lideri, Man Adası adlı devlette kurulan bir şirkete farklı zamanlarda para gönderildiğine ait olduğunu söylediği dekontları kürsüden gösterdi.
Söz konusu iddialar konusunda, "Şimdi geliyoruz kutuyu açmaya" diyerek sözlerine başlayan Kılıçdaroğlu, "Çorum'da 17 Kasım 2017'de bir konuşma yaptım. 21 Kasım 2017'de yine sorular sordum. "Çocuklarının, dünürünün, eniştenin, kardeşinin, eski özel kalem müdürünün bir vergi cennetlerinde bir şirkete milyonlarca dolar gönderdiklerini biliyor musun? Yerli ve milliysen cevabını vereceksin" dedim. 1.5 milyon lira dava açtılar. Açsan ne olur, açmasan ne olur? Sen soruma adam gibi cevap ver. Beni dinliyordur, yanına bir doktor al yanında olsun" dedi.
SUÇ DUYURUSU
Hürriyet'ten Toygun Atilla'nın haberine göre, Erdoğan'ın akrabaları ve yakınları tarafından para aktardığı iddia edilen Bellway Ltd şirketinin sahibi Bahattin Ayan, iddiaların gerçeği yansıtmadığını, şirketlerinin asıl hesaplarında yaptıkları incelemelerde swift mesajlarda ve dekontlarda böyle bir para hareketinin bulunmadığını, Kılıçdaroğlu'nun açıkladığı belgelerin sahte olduğu iddiasıyla suç İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı "yetkisizlik" kararı ile dosyayı Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderdi.
Bellway Ltd. şirketinin sahibi Bahattin Ayan, avukatı Turan Öner aracılığı ile İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu. Suç duyurusunda CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun 28 Kasım'da grup konuşmasında açıkladığı iddialara değindikten sonra şu ifadelerde bulunuldu:
"Şirket asıl evraklarında ve banka kayıtlarımızda yaptığımız incelemede banka hesaplarımıza böyle bir para gelmediği gibi söz konusu swift mesajı ve dekontunun sahte olduğu anlaşılmıştır. Sahte olduğu açık belgeler kullanılarak sahtecilik fiili işlenmiş, bankacılık ve ticaret sınırlarımızın ifşası suçlarının işlendiği ortaya çıkmıştır. Müvekkil ve şirket açısından büyük bir mağduriyet ortaya çıkmıştır. Bu nedenlerle zarar gören müvekkil adına huzurdaki şikayeti yapmak hasıl olmuştur. Tüm belgelerimiz soruşturma sırasında ayrıca ibraz edilecektir."
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı "yetkisizlik" gerekçesi ile dosyanın Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderilmesine karar verdi.
"SWIFT MESAJLARI ELİMİZDE"
"Gözlerinden öperek tekrar sorayım sayın Erdoğan... 30 milyar doları ne zaman nerede, kimin için harcadın?" diyerek konuşmasına devam eden CHP Lideri sözlerini şöyle sürdürmüştü:
"İspat edelim. 1 Ağustos 2011 Man Adası Devleti'nde bir şirket kurulur. Küçücük bir ada. Burada bir şirket kurulur. O şirketin kuruluş belgesi bizde. Bu şirket 2 Ağustos itibarıyla birer yönetim kurulu toplantısı yapar. Sıdkı Ayan'dan oluşur. 1 sterlinlik bir şirket. 15 Kasım 2011'de bu şirketi Kasım Öztaş'a devreder. Sıdkı Ayan kimdir tanıyor musun? Kasım Öztaş'ı tanıyor musun? Bu şirketin bütün kayıtları bizim elimizde. Bu şirkete para gitti. 15-12-2012 tarihinde Ziya İlgen, enişte 2.5 milyon dolar şirkete para gönderiyor. 15.12.2011 tarihinde Mustafa Erdoğan, 2.5 milyon dolar para gönderiyor. 26.12.2011 Ziya İlgen 1.250 bin dolar. Mustafa Erdoğan, 1.250 bin dolar para gönderiyor. 27.12.2011 Osman Ketenci, dünür, 1.250 bin dolar gönderiyor. Mustafa Gündoğan 1.250 bin. Eski Özel kalem müdürü bu. Ahmet Burak Erdoğan, 1.450 bin dolar. Ahmet Burak Erdoğan, 2.300 bin dolar. Diyecekler ki bunların belgesi var mı? Bütün bu paraların swift mesajları elimizde. Bu swift mesajı ne demek? Yurt dışına dolar gönderirken bu mesajla gönderiyorsunuz. Hepsi swift mesajları elimizde."
KÜRSÜDEN DEKONT GÖSTERDİ
Elindeki banka dekontlarını gösteren Kılıçdaroğlu, bu belgelerin sahte olacağını iddia edeceklerini belirterek, "Bunların tamamı bankaların resmi kayıtlarıdır. Yurt dışına göndermişler o şirketlerin de kayıtlarında var. Haysiyetli bir adamsan gereğini yapacaksın" dedi.
Kılıçdaroğlu sözlerini şöyle sürdürdü:
"Senin çocukların dünürün parayı dışarıya götürecek Kılıçdaroğlu ağzına bant çekecek. Ben bunu yapmam. Haksızlıklar karşısında susan dilsiz şeytandır. Umarım sayın Erdoğan'ın yanında doktoru vardır. Sinirlerine hakim oluyordur umarım. Sevgili Erdoğan sen Türkiye'yi felakete sürüklüyorsun. Ben senin bildiğin susan, 2 tane koltuk verdik oturur sesini keser diyen adam değilim. Ben bu milletin evladıyım."