Mandelson: Ankara'nın çabası ciddiye alınmalı

Berlin - AB Komisyonu'nun ticaretten sorumlu üyesi Peter Mandelson, Türkiye'nin Kıbrıs sorunu konusunda çaba göstermeye hazır olmasının ciddiye alınması gerektiğini söyledi.

Mandelson, yarın yayımlanacak Frankfurter Allgemeine Sonntagszeitung gazetesine yaptığı açıklamada, "Kıbrıs sorunu konusunda Ankara'nın çaba göstermeye hazır olması ciddiye alınmalı" dedi.

Türkiye'nin önerisini reddedenleri eleştiren Mandelson, AB'nin bir ültimatom verdiğini ve Türkiye'nin zamanında "reaksiyon" gösterdiğini belirterek, "Ankara'nın önerisini doğu pazarlığı diye görmezden gelmek düşünülemez. Bu teklif sürecin bir parçası ve zamanında geldi" diye konuştu.

Reklam
Reklam

Türkiye'yi "kandırmaca" ile suçlayanların kafalarındaki düşüncenin başka olduğunu söyleyen Mandelson, "Bunlar, ilke olarak Türkiye'yi AB'ye almak istemiyorlar. Ancak bu AB'nin tutumuna aykırıdır" dedi.

Avrupa Parlamentosu'nun Türkiye ile üye olmak amacıyla müzakereler yapılmasına yönelik 2004 yılında karar aldığını hatırlatan Mandelson, şunları kaydetti:
"Müzakereler ucu açık yürütülmeli. Ancak hedef açık olarak belirlenmiş. AB, hedefteki uzun yolda mesafe alabilmek için Türkiye'nin Kıbrıs anlaşmazlığındaki teklifini ciddiyetle değerlendirmeli."

Türkiye'nin AB'ye üye olmasını "Büyük bir şans" olarak nitelendiren Mandelson, "Şimdi ciddi olmak gerekirse bu çok önemli sürecin Kıbrıs sorunu nedeniyle felç edilmesini kabul edemeyiz" şeklinde konuştu.

Mandelson, Türkiye'nin Kıbrıs Rum kesimi için bir liman ve havalimanı açma önerisinin ciddi bir teklif olduğunu belirterek, "Eğer Türkiye'ye Kıbrıs konusunda harekete geçmesi için bir ültimatom verdiysek, şimdi istenen her şeyi bir anda yapmıyor diye kapıyı yüzüne kapatamayız" dedi.

Reklam
Reklam

AB'nin ticari bir güç olarak geleceğinin en temel şartlarından birisinin Türkiye'nin günün birinde AB'ye alınması olduğunu söyleyen Mandelson, şunları söyledi:
"Bizim Türkiye'ye ekonomi, enerji politikaları, güvenlik ve istikrar açısından ihtiyacımız var. Türkiye, AB için bir kazanç olurdu. Türkiye topluluğun sürekli dışında kalırsa bu bizim zararımıza olur."